Hem işkence hem soruşturma
Yüksel Direnişi’nde işkencecilere soruşturmaya yer yoktur kararı çıktı.
Zehra ÖzdilekYüksel Direnişi’nin 500. gününde işkenceye maruz kalan Tarih öğretmeni Acun Karadağ’ında aralarında bulunduğu 6 kişi hakkında “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçunu işlediği iddiasıyla soruşturma başlatıldı. Soruşturma başlatılan Mehmet Dersulu, Nazan Bozkurt, Oktay İnce, Selvi Polat, Alev Şahin ve Karadağ yoğun işkenceye maruz kalmıştı. Ters kelepçe takılarak dövülmüşlerdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdi. KHK ile görevden uzaklaştırıldıktan sonra açlık grevine başlayan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’nın Yüksel Caddesi’nde başlattığı eylemi sürdüren kişiler eylemin 500. gününde basın açıklaması yapamadan, alana giremeden darp edilerek gözaltına alınmıştı. Serbest bırakıldıktan sonra haklarında soruşturma açılan 6 kişi hakkında savcılık tarafından kovuşturmaya yer yoktur kararı verildi. Kararda yapılan ihtarın usulüne uygun olmadığı ve ihtarın gerekli unsunlarını içermediği belirtilerek suç unsurunun oluşmadığına karar verildi.
‘İktidar kavga ediyor’
Soruşturma açılan isimlerden Acun Karadağ eylemlerinin 500. gününde yaşadıklarını anlatarak, “Mehmet’in üzerinde neredeyse 10 polis tepiniyordu. Arabanın içine ters kelepçeli atmaya çalıştılar. Arabanın tam girişine ayakları dışarıda kalacak şekilde bıraktılar, sonra demir kapıyı bacaklarını kırmak ister gibi şiddetle kapatmaya çalıştılar” dedi. Karadağ koskoca iktidarın 500 gündür Nuriye-Semih ve birkaç direnişçi ile kavga ettiğini belirterek şöyle devam etti: “Biz 500 gündür yedi düvele karşı dövüşüyor gibiyiz. Ne var ki görünen yani pratikte 10-15 kişiyiz. Demek ki iktidar arkamızdaki gücü de görmektedir. 2 yıl önce okulun önünde tek başıma oturma eylemi yaparken dev gibi dört polis gelip dağılın diye bağırmıştı bana.” Yoğun işkenceye maruz kalan Mehmet Dersulu da, “Yere yatırarak bacaklarımın, sırtımın, boynumun üstüne oturup kafamı da yere yapıştırarak işkenceyle ters kelepçe taktılar. 500 gün boyunca direnişimizi kırmak, bizleri yıldırmak için her yolu denediler. Defalarca yapılan işkenceler bizleri yıldırmadı, yıldıramayacak” dedi. Nazan Bozkurt ise “Akşam 18 açıklamamıza 1 saat kala polis sokağın iki ucunu da TOMA ve çeviklerle kapatmıştı. Bir kısmımız daha yolda yürürken gözaltına alındı”dedi.”