HDP'den Osmanlı Ocakları hamlesi

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Osmanlı Ocakları'nın araştırılması hakkında Meclis Araştırması istedi. Baluken, "Osmanlı Ocakları adı altında dernek olarak örgütlenen yapının araştırılması, kamuoyunda kendileri ile ilgili şaibelerin incelenmesi ve bu yapının ilişkilerinin açığa çıkarılması amacıyla Anayasa’nın 98’inci İç Tüzüğün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini arz ve teklif ederiz" dedi.

Meclis Başkanlığı'na verdiği araştırma önergesinde Baluken, 7 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye’nin içerisine girdiği kaos ortamında adı en fazla konuşulan, hakkındaki iddialarla ilgili her gün yeni haberler çıkan Osmanlı Ocakları Derneği’ne ilişkin tartışmaların devam ettiğini söyledi.

Osmanlı Ocakları'nın, ilk olarak 2006 yılında dergi olarak örgütlendiğini dile getiren Baluken, bu dergi çevresinin yaptığı çalışmayla birlikte 2009 yılında Osmanlı Ocakları adı altında bir dernek kurduğunu ifade etti. Osmanlı Ocakları'nın misyonunu Osmanlı kültürünün araştırılması ve yaygınlaştırılması olarak belirlediğini aktaran Baluken, oysa Osmanlı Ocakları’na ait internet sitesi incelendiğinde ilginç ibarelerle karşılaşıldığını kaydetti.

Baluken, şöyle devam etti: " 'Osmanlı halkı ve medeniyeti için kefen giymiş bir lider Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , Osmanlı Ocakları’nın NAMUSU…' ibaresi bunlardan en çarpıcı olanıdır. Yine internet sitelerinde yer alan bir bölümde ' Recep Tayyip Erdoğan Namusumuzdur' şeklindeki belirleme de söz konusu Osmanlı Ocakları’nı tanıyabilmek için bir ipucu vermektedir. Osmanlı Ocakları Başkanının adı A. Kadir Canpolat’tır. Canpolat, kamuoyunda, Türkiye’ye ziyarete gelen Papa’ya suikast iddiası ile gözaltına alınmış, hakkında kovuşturma yapılmış kişi olarak bilinmektedir. Canpolat portresine yakından bakıldığında Osmanlı Ocakları’nın internet sitesindeki yayın çizgisine yakın açıklamalar yaptığı görülebilir. Örneğin; Canpolat’ın bir açıklamasında 'Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyorum. Osmanlı Ocaklarını ona borçluyuz. O olmasaydı şimdi bizler olmazdık' ifadelerini kullandığı çeşitli basın yayın organlarına yansımıştır.

AKP ’li bir büyükşehir belediye başkanının oğluna ait televizyon kanalında yapılan haberde Osmanlı Ocakları’na ilişkin kullanılan ifadeler oldukça dikkat çekicidir. Söz konusu haberde 'AK Parti gençliği Osmanlı Ocakları'nı kuruyor. Osmanlı hoşgörüsü yeniden inşa ediliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın isteğiyle kurulan Osmanlı Ocakları bir basın açıklaması yaptı' ifadelerine yer verilmiştir.

Osmanlı Ocakları hakkında daha ayrıntılı bir inceleme yapıldığında yukarıdaki bilgilerin buzdağının görünen yüzü olduğu açığa çıkmaktadır. Osmanlı Ocakları’nı salt Osmanlı kültürünü araştırma, yayma veya Erdoğan’a bağlılık üzerinden tanımlanmak yerine, son dönemde gerek partimize gerekse de basın yayın kuruluşlarına yapılan saldırılarda oynadığı rolle açıklamak daha yerinde olabilir.
Bu kapsamda, Osmanlı Ocakları’nın İstanbul Gençlik Kolları Başkanı’nın Suruç katliamı sonrası yaptığı basına da yansıyan kan dondurucu açıklamaya bakmak gerekir. 'Suruç katliamını gerçekleştiren canlı bombaya rahmet ve yakınlarına sabır diliyoruz.'

Osmanlı Ocakları’na ilişkin çok sayıda bilgi ve iddia araştırılmayı beklemektedir. Bunların başında Osmanlı Ocakları mensuplarının AKP tarafından sokak çatışmalarında kullanıldığı iddiasıdır. Nitekim partimize ve bazı basın yayın kuruluşlarına yapılan saldırılarda yer alan kişilerin Osmanlı Ocakları ile bağlantıları bu durumun bir an önce araştırılmasını gündeme getirmektedir.

Bunun yanı sıra Osmanlı Ocakları’nın yarı mafyatik tarzda örgütlendikleri ve AKP’li yerel yönetimler aracılığı ile rant sahibi yapıldıkları ifade edilmektedir. Bu tarz bir yöntemle fonlanan Osmanlı Ocakları’nın şaibeli uygulamalarına ilişkin hiçbir adli işlemin yapılmaması da kuşkuları derinleştirmektedir.

Söz konusu Osmanlı Ocakları’nın faaliyetlerinin araştırılması, siyaset dünyası ile ilişkilerinin araştırılması, varsa özel bir siyasi misyonunun açığa çıkarılması, ekonomik rant alanlarının belirlenmesi amacıyla bir Meclis Araştırmasını talep ediyoruz."