Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Başkanları Ertuğrul Kürkçü, Sebahat Tuncel ve İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi. Cezayir Lokantası’nda düzenlenen toplantıda, ‘yolsuzluk ve rüşvet’ iddialarına değinilerek, hükümetin istifa ederek bir an önce erken seçime gitmesi gerektiği vurgulandı. Bakanların istifasının ve kabine revizyonun yeterli olmadığının vurgulandığı açıklamada, erken seçimin yaşanan krizi önleyeceği belirtildi. Ertuğrul Kürkçü, önümüzdeki yerel yönetim seçimleri ile birlikte bütün seçimlerin birleştirilmesi gerektiğini söyledi. Kürkçü, “Önümüzde üç seçim var, üç seçimin birleştirilmesinin önünde bir engel yok, bir arada yapılabilir. Hükümetin ve parlamentonun kendini ortadan kaldırmalı, yerine demokratik, özgürlükçü, eşitlikçi bir seçim ve partiler yasası ile birlikte yeni bir parlamento kurulmalı. Halkın bu hükümetle zamanı dolmuştur.” şeklinde konuştu.Siyasi nedenlerle cezaevine girenlerin bir an önce salıverilmesi gerektiğini kaydeden Kürkçü, bunun için yeni bir düzenleme yapılmasını istedi. Yolsuzlukların ortaya çıkması ve ardından birkaç bakanın istifa etmesinin yeterli olmadığına dikkat çeken Kürkçü, “Derhal yeni bir seçime gidilmelidir. Türkiye’deki kriz artık yönetilemez bir krizdir. Kabinenin bazı üyelerinin dağıtılması yeterli değildir.” ifadelerini kullandı. HDP Eş Başkanı Tuncel de, krizin artık yönetilemez hale geldiğini belirtti, "Kabine değişikliği ile bu krizin içinden çıkılmaz, derhal halkın önüne sandık kurulmalı ve Türkiye rotasını belirlemeli." diye konuştu. Açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kürkçü, "AKP giderse, çözüm süreci devam eder mi?" sorusuna, "Türkiye, Kürt halkıyla barış yapmaya yönelik bir iradeye sahip. Her gelen hükümet buna ayak uydurmak zorunda. Belki zaman alır ancak tarihin bir gidişatı var artık." cevabını verdi.Kürkçü, eski Diyarbakır Valisi Ala'ının İçişleri Bakanlığı'na atanmasıyla ilgili olarak da, "Parlamento dışından bir isim. Erdoğan, 'Çözüm için ne kadar çok fedakarlıkta bulunuyorum' demek istiyor. Ancak bunu pratikte görmek istiyoruz." dedi.