HDP'den Erdoğan'a yanıt: Başaramazlar
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, "HDP’yi yok sayarak siyasi uzlaşı zemini oluşturmaya çalışıyorlar, başaramazlar. Bizler, onlar yok saydı diye yok olmayız! Tekçilikte mutabakat sağladılar. Onlar birleşmekten anlamaz. Biz birleşelim deriz, onlar tekleşir" dedi.
cumhuriyet.com.tr'DEMOKRATİK YÖNTEMLERDEN UZAK DÜZENLEME BAŞKA BİR DARBENİN ZEMİNİ OLACAK'
Figen Yüksekdağ, demokratik yöntem ve anlayıştan uzaklaşılmaması gerektiğini vurgulayarak şöyle konuştu: "Türkiye'nin sürüklendiği böyle bir kaos ortamında hiçbir fırsat size ganimet olmayacak. Çünkü dört bir yanı dağıtarak demokratik yöntemlerden ve anlayıştan uzak yapacağınız düzenleme başka bir darbenin zemini, bir sonraki yıkımın zemini olacak. Bir adım sonra yıkılacak yapıyı yeniden düzenlemeye çalışıyorlar, ayrımcı kutuplaştırıcı anlayışla."
'ÇIKABİLECEKLERİ EN YÜKSEK ZİRVE, SARAY'
Figen Yüksekdağ, darbe girişimi sonrası Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapılan liderler zirvesine HDP'nin çağrılmamasını eleştirerek şunları kaydetti: "Bugün darbelere karşı demokratik birlik adı altında saray etrafında birlik olan siyasi koalisyon oluşturdular. Ne yaparlarsa 'HDP hariç' diyorlar. Lider ve siyasi partilerin bir araya gelmesi çağrısını ilk biz yaptık. Ama HDP'nin dışında siyasi bileşenlerle yapıldı bütün görüşmeler, zirveler. Zirve diyorsam yanılmayın çıkabilecekleri en yüksek zirve saray. Ondan ötesi yok. Sarayın seviyesinin ne olduğunu çok iyi biliyoruz. HDP'yi hiçe sayarak bir siyasi uzlaşı zemini oluşturmaya çalışıyorlarsa başaramayacaklar. Çünkü çok net bir gerçeğe çarptılar. Onlar yok saydığı zaman bizler yok olmayız, düşmeyiz. Onların o büyük adı güzel milli mutabakat söylemleri Türkiye'de tekçilik temelinde bir mutabakat sağlandığını gösteriyor.İktidarda olanlar ve fikileri iktidar olanlar tekleşiyor. Türkiye halklarından gitmeyen arabayı inip itmesini bekliyorlar. Kendileri arabada oturacak, halklar bizler çukura saplandıkları o arabayı itmek zorunda kalacağız. Zorunda değiliz. Onların çamura saplanmış arabasını çamurdan kurtarmak gibi bir görevi yoktur Türkiye halklarının."
'MECLİS NOTER KURUMUNA DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ DURUMDA'
OHAL ilan ilan edilmesinin ardından TBMM'nin noter gibi işlediğini iddia eden Yüksekdağ şöyle devam etti: "Meclis bir noter kurumuna dönüştürülmüş durumda. Meclis'i bir onay kurumuna dönüştürüldü. KHK ile ülke yönetiyorlar. Böyle bir işleyiş olabilir mi? Hayır çıkar mı böyle işleyişten? Demokrasi çıkar mı? Yeni bir darbe daha çıkar böyle bir işleyişten."
'ASKERİ KURUMLARIN SİVİL SİYASETE BAĞLANMASI EN DOĞRU YÖNTEM'
Figen YÜksekdağ kuvvet komutanlarının Milli Savunma Bakanlığına bağlanmasına yönelik şu ifadeleri kullandı: "Orduyu bölüp parçalarsak darbeyi de engelleriz diye düşünüyorlar. Hala durumu yüzeysel kurtarmaya dönük bir anlayışla hareket ediyorlar. Her şeyi darma duman edeceğinize bütünlüklü demokratik yeniden yapılanma projesi geliştirin. Askeri kurumların sivil siyasete bağlanması en doğru ve olması gereken yöntemdir. Ama sivil siyasetin de demokrasiye bağlanması gerekir. Demokrasilerde olması gereken budur."
'DAVALARI ÇEKİP ÇEKMEMESİ ÖNEM TAŞIMIYOR BİZİM İÇİN'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şahsına yönelik açtığı hakaret davalarından sadece HDP'lilerle ilgili olan davaları geri çekmemesine yönelik Figen Yüksekdağ şu ifadeleri kullandı: "Dava çok önemli değil, bizim sayısız davamız var. Dokunulmazlığımız yok. Meclisteki varlığımızın güvencesi yok. Ama bu koşullar içinde bizim için net olan şudur: Bu zamana kadar hile ile hakaretle siyaset yapmadık. Bizi sadece bizleri seçen halkımız yargılar. Bizi azletmesi davaları geri çekip çekmemesi önem taşımıyor bizim için. Bizler sadece bu halka hesap veririz."