Hayvanlarda mizah anlayışı var mı?
Gülmek için sayısız nedenimiz var: sözlü şakalar, hokkabazlık, gıdıklanmak… Peki, mizah sadece insan türüne mi özgü? Kısaca hayır. Fakat bu biraz da mizahın nasıl tanımlandığına bağlı.
cumhuriyet.com.trBin yıldır filozoflar ve ruh bilimciler mizah kavramını oluşturan öğelerin kesin tarifini yapmakta zorlandı. Kavramla ilgili ürettikleri sayısız teoriden en bilineni ise “uyuşmazlık teorisi”, yani kişinin beklenmedik bir durumla karşılaşması neticesinde ortaya çıkan komik durum.
Bu bağlamda hayvanların büyük çoğunluğu muhtemelen mizah anlayışından yoksun, çünkü bilişsel düzeyleri beklenmedik durumları ayırt edebilecek kadar gelişmiş değil.
Bu çoğunluğun dışında kalan bir örnek ise Koko, binden fazla Amerikan İşaret Dili ve iki bin İngilizce kelimeyi anlayabilen ünlü bir goril. Akıllı goril, kelimeleri çift anlamlarıyla kullanabiliyor ve beden dili ile yapılan şakaları anlamlandırabiliyor. Mesela, eğiticisinin ayakkabı bağcıklarını birbirine bağladıktan sonra “kovala” kelimesini işaret ederek gülme sesleri çıkarmış.
Fakat uyuşmazlık teorisi ve diğer benzer teoriler konusunda yanıt bekleyen bazı sorular var. Örneğin tahmin edilebilirlik düzeyi yüksek şakaları komik bulmaya devam ederken, uyuşmazlıkta sınır tanımayan bazı şeylerin hiçbir zaman bize komik gelmemesi gibi.
ZARARSIZ SALDIRI TEORİSİ
Son yıllarda ruh bilimciler ortaya farklı bir teori attı: Zararsız saldırı teorisi. Buna göre mizah, kişinin refahını, kimliğini ya da inancını hem tehdit ettiği, hem de tehdidin zararsız göründüğü durumlarda ortaya çıkıyor.
Zararsız saldırı teorisi, gıdıklanmak dâhil, birçok şeyin neden güldürdüğünü açıklıyor: Gıdıklanmak bir kişinin fiziksel alanını ihlal ediyor. Kendi kendinizi gıdıklayamazsınız çünkü bu bir ihlal sayılmıyor ve yabancı kimseler de siz gülene kadar sizi gıdıklayamaz, çünkü bunu iyi niyetli bir hareket olarak algılamazsınız.
Bu teori kapsamında, bazı hayvanların “mizah anlayışı” olduğu söylenebilir, çünkü gıdıklanabilirler.
2009’da yapılan bir araştırmaya göre, şempanze, goril ve orangutan gibi primat akrabalarımız gıdıklandıklarında kahkahaya benzer sesler çıkarabiliyormuş. Bu da, mizah ve gülme yeteneğimizi, büyük ihtimalle insan ve büyük insansı maymundan aldığımızı gösteriyor.
2015 yılında yapılan bir başka araştırma ise, şempanzelerin de insanlar gibi sessizce gülümseyebildiğini ortaya koymuş.
Köpeklerin de “haydi oyun oynayalım” ifadesi takınması mizahı çağrıştırıyor.
İlginç bir şekilde en çok araştırma konusu olan hayvan ise fare! Fareler gıdıklanma ve gülme yetenekleri ile epey ilgi çekiyor. Hatta gıdıklanmak o kadar hoşlarına gidiyormuş ki, daha fazlası için araştırmacının parmaklarını izliyorlarmış...