‘Hava’da kaos
Orgeneral Akın Öztürk, Akıncı Üssü’nde yakalandı, işkence gördü, darbeci diye tutuklandı. Genelkurmay ise dün yaptığı açıklamayla kafaları karıştırdı.
cumhuriyet.com.trGenelkurmay, darbe girişiminin ardından yaptığı yeni açıklamayla özellikle Hava Kuvvetleri’ndeki gelişmeleri anlattı. MİT’in bilgilendirmesinin ardından Hava Kuvvetleri’ne ait tüm hava araçlarının durdurulması talimatı verildiği, Hava Kuvvetleri Harekât Merkezi’nin bir aşamadan sonra devre dışı bırakıldığı belirtilen açıklamada, Akıncı Lojmanlar bölgesinde bulunan Orgeneral Akın Öztürk’ün darbe girişimcilerini ikna etmek için görüşmeye gönderildiği dile getirildi. Nitekim Akın Öztürk, savcılıktaki ilk ifadesinde kalkışmayı durdurmak için Akıncı Üssü’ne gittiğini söylemişti.
Uçaklar inişe zorlandı
Genelkurmay açıklamasında MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın uyarısının ardından Türk hava sahasının savaş uçaklarına kapatılması, Kara Havacılık Okulu’nda önlem alınması ve Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığı’nda alınan önlemler yinelendi. Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’in Hava Kuvvetleri’ne yönelik aldığı önlemlerin ayrıntılandırıldığı açıklamada, ilk aşamada uçuşların durdurulması ve havadaki görevli uçakların indirilmesine ilişkin talimatın Hava Kuvvetleri Harekât Merkezi’ne iletildiği, direktifin Eskişehir’deki Hava Harekât Merkezi tarafından tüm birliklere tebliğ edildiği ve işlemin aynı gün 19.26 itibarıyla tamamlandığı dile getirildi. Direktifin 19.56 ve 20.31’de tüm birliklere yeniden iletildiği belirtilen açıkamada, tüm bu ikaz ve uyarılara karşın 21.45’ten itibaren bir kısım meydanlardan değişik tanıtıcı kodlar ve çağrı isimleriyle kalkış yapıldığının belirlendiği anlatıldı.
Darbecilerin Hava Kuvvetleri Harekât Merkezi’ni kontrol altına almak istemeleri üzerine Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’ın merkezin teröristlerden temizlenmesi ve tüm bağlantıların kesilmesi talimatı verdiği belirtilen açıklamada, “Talimatın gereği yapılarak Hava Kuvvetleri Harekât Merkezi işlevsiz hale getirilmiştir. Aynı anda tüm yetkilerin Eskişehir’deki Hava Harekât Merkezi’nde olduğu, komutan talimatı olmadan hiçbir uçuşa izin verilmemesine ilişkin direktif, mesaj ile tüm birliklere yayımlanmıştır” dendi.
Açıklamada, Orgeneral Ünal’ın Akıncı Üssü lojmanlar bölgesinde bulunan Orgeneral Öztürk’ü arayarak kendisine üsten kalkan uçakların yasadışı olduğu, ivedilikle Akıncı’ya giderek oradaki kalkışmada bulunanları ikna etmesi istendiği ifadelerine de açıklamada yer verildi. Kalkışmanın Akıncı ile sınırlı olduğunun belirlenmesinin ardından Eskişehir’in rütbeli generallerle takviye edildiği, bu işlemin ardından orgeneral Ünal ve Korgeneral Mehmet Şanver’in çete mensubu teröristlerce gözaltına alındığı anımsatılan açıklamada, daha sonra Milli Savunma Bakanı’nın bilgisi ve direktifleri doğrultusunda planlama yapıldığı, değişik meydanlardan F-16 alarm reaksiyon uçakları kaldırılarak havadaki uçakların inişe zorlandığı anlatıldı.
Uçakların kalkış yapmasının engellenmesi Akıncı üzerinde baskı kurulduğu, uçuş pistlerinin F-4 uçaklarıyla bombalanarak kapatıldığı belirtilen açıklamada, “Aynı meydandan kalkış yapmak isteyen helikopterler de taciz ateşiyle engellenerek Akıncı meydanı kontrol altına alınmıştır. Bunlara ilave olarak illegal çete mensubu teröristlerin (FETÖ) teslim olmalarını sağlamak maksadıyla üs içindeki bazı noktalar bomba ile vurularak baskı devam ettirilmiş ve eylemin kırılması sağlanmıştır. Bu zilleti ve rezaleti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, mazisi şan ve şerefle dolu Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve asil milletimize yaşatan alçaklar en ağır şekilde cezalandırılacaklardır” değerlendirmesi yapıldı.
Kafalar karıştı
Genelkurmay’dan yapılan ve Öztürk’ün darbe girişiminde bulunanları ikna etmesinin istendiği belirtilen açıklama dikkat çekti. Basına hırpalanmış fotoğrafları yansıyan ve tutuklanan Öztürk’ün ifadesinin bir bölümünü doğrulayan açıklama “soru işareti” yarattı. Öztürk ifadesinde, Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal’ın isteği üzerine darbe girişiminde bulunanları ikna etmeye çalıştığını söylemişti. Kulislerde ayrıca Öztürk’ün Hava Kuvvetleri Komutanı olarak katıldığı YAŞ’ta bu kuvvetten terfi eden albayların tamamına yakınının darbe girişimine katıldığına da dikkat çekiliyor.
İŞTE AKIN ÖZTÜRK'ÜN VERDİĞİ İFADE
TSK'den yapılan son açıklama şöyle:
Daha önce açıklandığı üzere; 15 Temmuz 2016 Cuma günü saat 16:00 sularında Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından verilen bilgi, Genelkurmay Karargâhında; Genelkurmay Başkanı, Kara Kuvvetleri Komutanı ve Gnkur. II’nci Başkanı’nın katılımıyla değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmeye bağlı olarak;
Genelkurmay Başkanı tarafından;
(1) Silahlı Kuvvetler Komuta Harekât Merkezi telefonla aranarak, Türk hava sahasında ikinci bir emre kadar hiçbir askeri hava aracının (uçak, helikopter vb.) havalanmaması, havada bulunanların derhal üslerine dönmesi,
(2) Kara Havacılık Komutanlığına gidilerek orada bulunan personel konuları ve hava araçlarının uçmaması dahil gereken her türlü tedbirin alınması,
(3) Etimesgut’taki Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğt.Tüm. Komutanlığına gidilerek tank ve zırhlı araçlar başta olmak üzere tüm araçların hareketlerinin durdurulması ve hiçbir şekilde dışarı çıkmamaları yönünde gereken tedbirlerin alınması emirleri ilgili personele verilmiştir.
Gnkur.II’nci Başkanı tarafından da; Gnkur.Bşk.nın emriyle Hava Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Merkezi aranmış ve Türk Hava Kuvvetlerine ait tüm hava araçlarının uçuşlarının durdurulması talimatı verilmiştir.
Bu kapsamda;
Türk Silahlı Kuvvetlerinin ayrılmaz bir parçası olan ve milleti için var olan Hava Kuvvetlerine sızmış olan illegal çete mensubu terörist hainlerin (FETÖ) girişimlerine yönelik olarak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi AKAR’ın talimatları doğrultusunda büyük çoğunluktaki mensupları ile mücadele edilmiş ve durum kontrol altına alınmıştır.
Genelkurmay Başkanlığının, uçuşların durdurulması ve havadaki görevli uçakların indirilmesine ilişkin talimatı Hava Kuvvetleri Harekat Merkezine iletilmiş, bu direktif Eskişehir’deki Hava Harekât Merkezi tarafından tüm birliklere tebliğ edilmiş, uçuşların durdurulmasına ilişkin işlemler saat 19:26 itibariyle tamamlanmıştır. Direktif, 19:56 ve 20:31 itibariyle tüm birliklere teyyiden tekrar iletilmiştir.
Hava Kuvvetleri Harekât Merkezi ve Eskişehir’deki Hava Harekât Merkezinde görevli ekiplerce direktifin gereği yakından takip edilmiştir. Tüm bu ikaz ve uyarılara rağmen 21:45’ten itibaren bir kısım meydanlardan değişik tanıtıcı kodlar ve çağrı isimleri kullanılarak kalkış yapıldığı tespit edilmiştir.
İllegal çete mensubu hain teröristlerce (FETÖ) öncelikle Hava Kuvvetleri Harekât Merkezinin kontrol altına alınmasının istenmesi üzerine İstanbul’da bulunan Hv.K.Komutanı Org.Abidin ÜNAL tarafından Ankara’da Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanı Vekiline Hava Kuvvetleri Harekat Merkezinin teröristlerden temizlenmesi ve tüm bağlantıların kesilmesi talimatı verilmiştir. Talimatın gereği yapılarak Hava Kuvvetleri Harekât Merkezi işlevsiz hale getirilmiştir. Aynı anda tüm yetkilerin Eskişehir’deki Hava Harekât Merkezinde olduğu, Hava Kuvvetleri Harekât Merkezinin hiçbir talimatının yerine getirilmemesi, Hv.K.Komutanı talimatı olmadan hiçbir uçuşa izin verilmemesine ilişkin direktif, mesaj ile tüm birliklere yayımlanmıştır.
Ayrıca Hv.K.Komutanı Ankara’da AKINCI Üssü lojmanları bölgesinde bulunan Orgeneral Akın ÖZTÜRK’ü arayarak kendisine 4’üncü Ana Jet Üssü AKINCI’dan kalkan uçakların yasa dışı olduğunu, ivedilikle AKINCI’ya giderek oradaki kalkışmada bulunanları ikna etmesini istemiştir.
Üs Komutanlarına verilen doğrudan direktifler sonucu, kalkışmanın 3 meydan ile sınırlı olduğu belirlenmiştir. Eskişehir Hava Harekât Merkezinde bulunan personeli takviye amacıyla üst rütbeli generaller görevlendirilmiştir. Bu işlemlerden sonra İstanbul’da Karargah dışında bulunan Hv.K.Komutanı Org. Abidin ÜNAL ve beraberindeki Muh.Hv.Kv.Komutanı Korg. Mehmet ŞANVER illegal çete mensubu terörist hainler (FETÖ) tarafından gözaltına alınmıştır.
Bilahare Sn.Başbakan ve Milli Savunma Bakanı’nın bilgisi ve direktifleri doğrultusunda planlamalar yapılmış, öncelikle illegal kalkışlara reaksiyon olarak, değişik meydanlardan F-16 alarm reaksiyon uçakları kaldırılarak havadaki uçaklar inişe zorlanmış; talimatlara uymamaları durumunda vurulacağı bildirilmiştir.
Müteakiben uçakların kalkış yapmalarını engellemek amacıyla meydan üzerinde baskı kurulmuş, AKINCI meydanındaki uçuş pistleri F-4 uçakları ile bombalanarak kapatılmıştır. Ayrıca aynı meydandan kalkış yapmak isteyen helikopterler taciz ateşiyle engellenerek, AKINCI meydanı kontrol altına alınmıştır. Tüm bunlara ilave olarak illegal çete mensubu terörist hainlerin (FETÖ) teslim olmalarını sağlamak maksadıyla, üs içindeki bazı noktalar bomba ile vurularak baskı devam ettirilmiş ve eylemin kırılması sağlanmıştır.
Bu zilleti ve rezaleti, Türkiye Cumhuriyeti Devletine, mazisi şan ve şerefle dolu Türk Silahlı Kuvvetlerine ve asil milletimize yaşatan alçaklar en ağır şekilde cezalandırılacaklardır.
Türk Silahlı Kuvvetleri en genç erinden en yüksek rütbeli general/amiraline kadar tüm personeliyle demokratik hukuk sistemi içerisinde Devletimizin ve yüce Milletimizin emrinde, görevinin başındadır.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.