Hatip Dicle'den "yol" iddiası
Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın 1993'te Celal Talabani'den Abdullah Öcalan'a "Ateşkesi uzat" mesajını iletmesini istediği görüşmede bulunan dönemin HEP Diyarbakır Milletvekili Hatip Dicle, "Öcalan'ın bu sorunun çözümündeki rolü belirleyicidir. Sayın Özal'ın gördüğü gibi bunu herkesin bugün görmesi lazım" dedi.
cumhuriyet.com.trHürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, bugünkü yazısında Arslan Tekin'in "İmralı'daki Konuk" kitabına dayanarak 1993'te dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Celal Talabani'yle görüşmesinde Abdullah Öcalan'ı kastederek "Bu deliden durmasını ve ateşkes süresini uzatmasını iste ki, bu konuda askerleri ve halkı ikna etmek için bir çıkış yolu bulayım" dediğini gündeme getirdi. Özkök, "Demek ki Türkiye'nin Erdoğan'dan çok önce de bu işi 'konuşarak halletme' iradesine sahip olmuş" dedi. Cumhurbaşkanı Özal ile Talabani'nin görüşmesinde bulunan milletvekillerinden olan Hatip Dicle, görüşmeyi anlattı.
Özal'ın sorunun çözümü için gerçekten kararlı olduğunu kaydeden Dicle, o dönem ateşkesin ilan edildiğini, Özal'ın bunun süresiz ateşkese çevrilmesini istediğini anımsattı. Özal'ın görüşmede "Ben birçok generali de aslında ikna ettim, fakat daha ikna etmem gerekenler var. Sayın Demirel de birkaç darbe gördüğü için askerden biraz korkusu var.
Ama biz bu sorunu mutlaka çözmeliyiz, ben de bu konuda misyonum neyse onu oynamak durumundayım" dediğini bildiren Dicle, Özal'ın teşvikiyle Talabani'yle birlikte o dönem Abdullah Öcalan'ın yaşadığı Bekaa'ya gittiklerini söyledi. Öcalan'ın ateşkesi uzatma çağrısına uyduğunu ve ateşkesin 16 Nisan'da süresize çevrildiğini ifade eden Dicle, 17 Nisan'da Suriye'den dönmeden Özal'ın ölüm haberini aldıklarını kaydetti. "Sayın Talabani de ölüm haberini duyunca 'Eyvah, bu iş bitti' dedi. Çünkü bu projenin arkasındaki isim Turgut Özal'dı" dedi.
"Öcalan'ın dikkate alınmayacağı çözümsüreci sonuçsuz kalır"
Hükümet'in şu anki çabalarını "olumlu" olduğunu söyleyen Dicle, şöyle konuştu:
"Ama bunun sonunda asıl mesele esas Hükümet'in düşündüğü paketin içinde neler olduğudur. Bir de tabii Sayın Öcalan'ın açıklayacağı yol haritasına Hükümet'in veyahut da diğer devlet organlarının nasıl yaklaşacağıdır. Bunlar önemli. Bu iki şey gerçekleşmeden de yorum yapmak için henüz erken. Ama seyir olumlu, böyle gitmeli, böyle olmalı, böyle devam etmeli diye düşünüyorum."
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Hükümet'ten gelen "Öcalan muhatap olamaz" açıklamalarını da değerlendiren Dicle, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hükümet'in, devletin belli hassasiyetlerini biz de anlıyoruz. Fakat görüşmenin yolu nasıl olur, bilemeyiz. Artık Hükümet açık görüşme mi yapar, gizli mi yapar? Bunu dolaylı mı yapar, dolaysız mı yapar, bunu bilemeyiz. Ama her halükarda Sayın Öcalan'ın bu sorunun çözümündeki rolü belirleyicidir. Sayın Özal'ın gördüğü gibi bunu herkesin bugün görmesi lazım. Yani binlerce gerilla onun tek bir lafına bakıyor. Bu bir gerçeklik. Ayrıca Kürt halkı içinde çok önemli bir kesim onun dediklerine bakıyor. O nedenle onun onaylamadığı veyahut da dikkate alınmadığı bir çözüm sürecinin sonuç alıcı olamayacağı konusundaki endişelerimizi biz her zaman belirtiyoruz. Biz bu konuda gerçekçiyiz, bir propaganda veyahut da fanatik bir yaklaşım içinde değiliz bu konuda."