Hatay’ın CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, “Hatayımız EXPO için heyecanlı"

“Medeniyetler Bahçesi” temasıyla EXPO’ya hazırlanan Hatay’ın CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, “Hatayımız EXPO için heyecanlı. Şehrimizin tanıtımına ve ekonomimize değer katacak. EXPO 10 Aralık’ta açılacak ama biz bu yazdan itibaren her ay bir festival yapacağız” dedi.

Leyla Kılıç

EXPO ve HADO gibi girişimlerin ticaret ve turizmin yanı sıra toplumsal barışa da katkı sunacağını söyleyen Savaş, “9 yıldır her musibeti başımıza getirmek isteyen uluslararası aktörlere karşı Hatay halkı her zaman dik durdu, durmayı da sürdürecek. Biz Türkiye’nin yumuşak karnı değil en sert kasıyız” diye konuştu. 

Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan Savaş, özetle şunları söyledi:

- Zorlu bir koronavirüs süreci yaşadınız ve tekrar işinize döndünüz. Kentte virüs ile mücadele nasıl gidiyor?

Zorlu bir süreç geçirdik. Onun yanında yeni aşımızı olduk. Yaptırdığım Çin aşısı zararsız bir aşı. Antikor oluşturma yüzdesi düşük olabilir ama en büyük artısı zarar verme etkisi en az olan aşı. İşin içinde insan sağlığı ve bilim varsa siyaset yapılmaz. Tüm yurttaşlarımızda sırası gelince aşısını olmalı. Bunun yanında Belediye olarak Dünya Sağlık Örgütü ve pandemi kurulunun aldığı kararlara uymaya çalışıyoruz. Kentte gerek Suriyeli misafirlerden gerekse koronavirüs nedeniyle sığlaşan bir ekonomi ile karşı karşıyayız. Global olan bu sorunun yerel imkanlarla tamamen çözülmesi mümkün değil. Hatay’da 50 bin civarında aile yoksulluk sınırının altında ve biz gücümüz yettiğince destek oluyoruz. 17 binden fazla aileye sürekli nakdi destek veriyoruz. Bunun yanında giyim-kuşam, gıda, okul desteği sağlıyoruz. Günde en az 5 bin ekmek dağıtıyoruz. Aslında bu süreç merkezi hükümet, belediyeler, sivil toplum kuruluşları ve hayırseverler ile koordineli şekilde daha verimli geçebilirdi. Ama bugüne kadar bu koordinasyon ne yazık ki sağlanmış değil.

- “Medeniyetler Bahçesi” temasıyla 10 Aralık 2021-30 Mayıs 2022’de düzenlenecek EXPO için hazırlıklar nasıl ilerliyor?

160 yıllık köklü bir geçmişe sahip uluslararası bir organizasyon olarak EXPO, insanlığın karşı karşıya kaldığı temel zorluklara çözüm bulmak için tüm dünyayı bir araya getirmektedir. Ziyaretçilerden katılımcılara kadar herkes için yeni ufuklar açarken aynı zamanda düzenlendiği şehir ve ülkenin iş, yatırım, finans, ticaret ve turizm potansiyelini açığa çıkartmaktadır. Hatayımız EXPO için heyecanlı. Şehrimizin tanıtımına ve ekonomimize değer katacak. Antakya-Defne bölgesinde 209, İskenderun- Arsuz’da 100 dönüm olmak üzere iki toplamda 309 dönümlük bir arazide gerçekleştireceğiz. İki alanın da ayrı fonksiyonları var. Defne’de büyük bir amfi tiyatromuz var. Gastronomi köyü yapıyoruz. Hatay ve Türkiye’den gelen gastronomi mutfaklarının yanında dünya mutfakları da misafirimiz olacak. Gelen tüm misafirlerimizin mutfakları ve bahçesi olacak. Hatay’ın 13 medeniyetini tasvir edecek Medeniyetler Bahçesi olacak ve yine 13 medeniyeti tasvir eden bin 650 metrekarelik mozaik sahnelenecek. EXPO Logomuz da bu 13 medeniyeti temsil eden 13 yapraklı “Barış Çiçeği” olacak. İki katlı alanda geleneksel el sanatlarımız olacak. Alt katta üretim yapılırken üst katta satış yapılacak. Fuar noktamız ise modern standartlarla her türlü organizasyona alan olacak. Ayrıca İskenderun’da 10 bin kişiye hitap edecek organizasyonların yapılacağı bir meydan da yapıyoruz. EXPO 10 Aralık’ta açılacak ama biz bu tarihten önce yazdan itibaren her ay bir kez festival yapacağız. Bir nevi antrenman yapacağız da denilebilir. 

‘BİZ TÜRKİYE’NİN YUMUŞAK KARNI DEĞİL EN SERT KASIYIZ’

- Hatay Deniz Otobüsü (HADO) için çalışmalar hangi durumda?

HADO için ufak tefek işlerimiz kaldı. Onlar da önümüzdeki günlerde bitecek. Yaz aylarında deniz ulaşımına başlayacağız. KKTC, Mersin, Beyrut ya da Hayfa limanından insanları alıp Hatay’a getirmek istiyoruz. Ticarete ve turizme sağlayacağı katkının yanında barışa da katkı sağlasın istiyoruz. 9 yıldır her musibeti başımıza getirmek isteyen uluslararası aktörlere karşı Hatay haklı her zaman dik durdu, durmaya da devam edecek. Bizim ilimizdeki çok renkli tabloyu zafiyet olarak görenler yanıldı ve yanılmaya devam edecek. O nedenle bu girişimlerimiz toplumsal barışa ve huzura da katkı sağlayacak. Hatay’da orman yangınları çıkardılar. Bu yangınlar Hatay ve Türkiye karışsın diye çıkarıldı. Akdeniz’deki enerji ve gıdayla ilgili yarışlar devam ederken, Azerbaycan’da Karabağ durumu işlenirken, İdlib’de sıcak gelişmeler yaşanırken Hatay’ı yaktılar. Onlar Hatay’ı Türkiye’nin yumuşak karnı gibi görüp karıştırmak istiyorlar. Biz Türkiye’nin yumuşak karnı değil en sert kasıyız. 

- Hatay’da su kaynaklarında yüzde 60 azalma olduğunu ve su sıkıntısı yaşanabileceğini belirterek Hataylılara su tasarrufu çağrısında bulunmuştunuz…

Evet sadece Hatay değil her yerde tasarrufa önem verilmeli. Bizim yeraltı sularımız şu an da 200-250 metre aşağıda. İçme suyumuzun yüzde 85’i yeraltı sularında geliyor. Şu anda büyük bir projemiz var. Bunu Devlet Su işleri ile de paylaşacağız. Kilis sınırında Tahtaköprü barajımızın yıllık 40 milyon metreküplük kapasitesi var. Bize 25-30 milyon metreküp kapasitesi lazım ki tüm ovanın içme suyunu bununla karşılayalım. Bu oran yaklaşık 450 bin nüfusa hitap ediyor. Biz bunu sağladığımız zaman 30 milyon ton suyun yeraltından çekilmesini önlemiş olacağız. Rezerv sularımız da ilerideki yıllarda bize can simidi olacak. Su sorununun çözümü konusunda yerel olarak elimizden geleni yapacağız ama bu sadece belediyelerin değil merkezi hükümetin de görevi. Büyük çoğunluk vahşi sulama yapıyor. Damlama su yöntemi kullanımı yaygın değil. Biz şimdi Hatay’ın her noktasında içme suyu şebekeleri irsale hatlarını yeniliyoruz. 2017 yılında altyapı çalışmalarında birinciydik. Muhtemelen bu yılda yatırımlarımız dolayısıyla olabiliriz. Su konusunda CHP’li belediyeler olarak önümüzdeki günlerde ortak bir farkındalık yaratacağız.

‘İNSANLARIMIZIN TOPRAĞA TUTUNMASINI SAĞLAYACAĞIZ’

- Belediye olarak geliştirdiğiniz Kırsal Kalkınma Projesi’nden de bahseder misiniz? 

Hatay anavatana Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan 16 yıl sonra katıldı. Biz 10 ay 20 gün bağımsız bir cumhuriyet olduk. Hatay Devleti’ni kurduk, ondan önce de 20 yıl bağımsızlık mücadelesi verdik. Gazi Mustafa Kemal Atatürk sayesinde vatana katıldık. Biz Hataylılar olarak Atatürk’ün çabalarına minnettarız. Suriye meselesi, çiftçilerin ekonomik döngüsünün sağlanamaması, yükselen üretim maliyetleri ve köyden kente göç artışı Kırsal Kalkınma Projesini gerekli kıldı. Köyleri boşaltan insanlarımız şehre geliyor. Gettolaşma ve işsizlik artıyor. Ahenk bozuluyor. Şehre gelen insanların bıraktığı coğrafyalar da başkaları tarafından dolduruluyor. Biz istiyoruz ki kendi insanımız yerinde kalsın; üretim, toplama, taşıma aşamasında destek olup, sağlıklı ve güvenli gıda üretmelerine katkı sunalım. Endüstri ile buluşabilecek ürünleri endüstrileştirip, katma değeri yüksek bir şekilde satalım. Şu an da 51’i aktif 70 kooperatifimiz var. Benim de ortağı olduğum bir şirket de kurduk. Hatay Gıda A.Ş şirketimiz ürünlerin pazarlanması ve sunumu konusunda lokomotif görevi üstlenecek. Bu proje ile insanlarımızın ürün değerini arttırarak toprağına tutunmasını sağlayacağız. Hayat standartlarımızı da yükselteceğiz. Eskiden belediye başkanlarının kaldırım, yol, park yapması makul görülürdü ama şimdi teknoloji çok gelişti. Tarımı çok ince hesaplamamız lazım. Gelecekte güvenilir gıda ve teknolojiye sahip toplumlar ayakta kalacak. İnsanlar endüstri 5.0’ı konuşurken bizim teknolojiye ulaşma şansımız şimdilik çok mümkün görünmüyor. Ama toprağımız, havamız, suyumuz var… Bunlara sahip çıkabilirsek dünyada söz sahibi ülkeler arasına gireceğiz. 

- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP ile KKTC temsilciği çalışmalarına destek vermek üzere size görevlendirdi…

Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na bu onurlu görev için teşekkür ederim. Kıbrıs’ta Girne ile kardeş şehir protokolümüz var. Şartlar rahatlayınca KKTC ile temaslarımızı orada da yürüteceğiz… Amacımız oradaki ahenge ve Kıbrıs’ın tüm dünyada bağımsız bir ülke olarak varlığını sürdürmesine katkı sağlamak olacak. KKTC'de çok sayıda Hatay nüfusuna kayıtlı vatandaşımız var, Hataylı iş adamlarının da bu ülkede ciddi düzeyde yatırımları bulunuyor. Bu uluslararası görevi en iyi şekilde yerine getirmek üzere çalışmalarımız sürüyor.