Hastanelerin SUT ile sınavı

Dr. Kılıç ve Dr. Demir, “Sağlık hizmeti, niteliği gereği kâr veya ‘verimlilik’ beklentisi ile kurgulanamaz” dediler.

SİBEL BAHÇETEPE

Dr. Güray Kılıç ve Dr. Ergün Demir, Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) mantığını eleştirerek, sağlık hizmetinin niteliği gereği kâr veya ‘verimlilik’ beklentisi ile kurgulanamayacağını söylediler. Son SUT değişikliğini de anımsatan Demir ve Kılıç, kanser cerrahisinin ücretsiz hale getirildiğini, buna karşın en sık yapılan (kan alma, küçük cerrahi işlemler, anestezi ve reanimasyon tanı/tedavi ve yoğun bakım amaçlı uygulamalar, ağrı tedavi uygulamaları, psikiyatrik çalışmalar gibi) gibi işlemlerin SUT fiyatlarının ise azaltıldığına dikkat çekerek “Kanser cerrahisinden ilave ücret alınmaması ve SGK’nin ödeyeceği SUT bedelinin yüzde 225 artırılması olumlu bir gelişmedir. Ancak algoloji, anestezi, nükleer tıp, radyolojik görüntüleme, biyopsi, laboratuvar işlemleri ile psikiyatri ve solunum sistemi çalışmalarının bedellerinin azaltılması olumsuz bir gelişmedir” dediler.

Dr. Demir ve Dr. Kılıç, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) SUT ile yapmak istedikleri, hastalardan alınan ilave ücretleri, hangi sağlık hizmetlerinden ilave ücret alındığı, hangilerinden alınmadığı gibi konularda merak edilenlere ilişkin soruları yanıtladı.

-Vakıf ve üniversite hastaneleri, Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurum ve kuruluşlar ile özel sağlık kuruluşlarınca yurttaşlara sunulan, finansmanı sağlanacak olan sağlık hizmetlerinin kapsamını, teşhis ve tedavi yöntemlerini kim belirliyor?


Bu sağlık kuruluşlarınca, özel sağlık kuruluşlarınca üretilen sağlık hizmetlerinin tek kamu ‘alıcısı’ SGK’dir. Kurum, finansmanı sağlanacak olan sağlık hizmetlerinin kapsamını, bedellerini, hangi usul ve esaslarla ödeme yapacağını yayımladığı SUT aracılığı ile belirlemektedir. Sağlık hizmetlerinin türleri, miktarları ve kullanım süreleri (teminat paketi), ödeme usul ve esasları, Sağlık Bakanlığı’nın görüşü alınarak SGK Fiyatlandırma Komisyonu tarafından belirlenmektedir. Bu komisyon, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı,  Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, üniversite sağlık hizmet sunucuları, özel sağlık hizmet sunucuları örgütü temsilcilerinden 1’er ve SGK’den 2 olmak üzere toplam 9 üyeden oluşmaktadır.


‘Evini satanlar’

-SGK, SUT ile ne yapmak istemektedir?


Finansmanı sağlanacak sağlık hizmetlerinin bedellerini ve kapsamını, teşhis ve tedavi yöntemlerini, sağlık hizmetlerinin türlerini, miktarlarını ve kullanım sürelerini belirlemektedir. Bu şekilde sağlık işletmelerinde aslında nasıl hekimlik (!) yapılacağına ve sağlık hizmetinin nasıl sunulacağına ilişkin yönlendirmeleri de yapmaktadırlar. Bu şekilde  ‘Sağlık Piyasası’na müdahale etmeyi amaçlamaktadır.

-Hastalardan neden ilave ücret alınmaktadır? Kanser hastalarından ilave ücret alınıyor mu? Hangi sağlık hizmetlerinde ilave ücret alınmamaktadır?


Kurumla sözleşmeli vakıf üniversitesi ile özel sağlık kurum ve kuruluşlarınca SUT’taki bedelin yüzde 200’ü; üniversite hastanelerinde öğretim üyeleri tarafından mesai saati sonrası bizzat verilen kurumca belirlenmiş sağlık hizmetleri bedelinin bir defada asgari ücretin 2 katını geçmemek üzere, poliklinik muayenelerinde iki katı, diğer hizmetlerde en fazla bir katı; otelcilik hizmetlerinde çift yataklı odalarda standart yatak tarifesinin 1.5 katı, tek yataklı odalarda ise 3 katı; istisnai sağlık hizmetleri için işlem bedellerinin 3 katı ilave ücreti yurttaşlar cebinden ödemektedir.


Yurttaştan doğrudan alınan ilave ücret ise vakıf üniversitelerinin ve özel hastane işletmelerinin geleceğini belirlemektedir. Bu ücretin miktarını ise özel sağlık sektöründe yasa ile konulmuş olan sınırlar aşılarak her kurum kendisi belirlemektedir. Bu konuda yapılan denetimler ve verilen cezalar oldukça yetersiz kalmakta ve sonuç olarak vatandaş bu kuruluşlar karşısında savunmasız bırakılmaktadır. SUT’da yapılan değişiklikler kamuoyu gündemine artık “kanser hastalarından ilave ücret alınmayacağı” müjdesi ile girdi. Oysa zaten yasal olarak kemoterapi ve radyoterapiden ilave ücret alınmamaktaydı. Değişen yalnızca kanser cerrahisi işlemlerinden ilave ücretin kalkmış olmasıydı. Pratik yaşanmışlıklardan bilinmektedir ki kanser cerrahisi tedavisine ihtiyacı olan hastalardan legal ilave ücretin çok ötesinde talep edilen miktarları denkleştirmek için evini, arabasını satan hastaları görmek pek zor olmasa gerektir.


-Yeni SUT’da neler değişti?


5 Temmuz 2018 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan yeni bir SUT ile özellikle kanserin cerrahi tedavisinde hastalardan ilave ücret alınması yasaklanmıştır. Başta kanser, baş boyun, kardiyovascüler sistem, sinir sistemi, meme, sindirim sistemi, kemik ve eklem hastalıkları, üriner sistem cerrahisi olmak üzere birçok cerrahi uygulamanın SUT fiyatları yüzde 14 - yüzde 225 oranında artırılmıştır.

Sağlık kurum ve kuruluşlarında en sık yapılan, özellikle ayaktan işlemlerden; genel uygulamalar-girişimler, küçük cerrahi işlemler, anestezi ve reanimasyon tanı/tedavi ve yoğun bakım amaçlı uygulamalar, algoloji-ağrı tedavi uygulamaları, psikiyatrik çalışmalar, solunum sistemi çalışmaları, laboratuvarda yapılan uyku araştırmalarında SUT fiyatları yüzde 25; nükleer tıp görüntüleme ve tedavi, radyolojik görüntüleme ve tedavi, laboratuvar işlemleri, meslek hastalıkları laboratuvar tetkikleri, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Referans Laboratuvarı işlemlerinde SUT fiyatları yüzde 5 oranında azaltılmıştır. En sık yapılan tıbbi işlemlerin fiyatlarından yapılan kesinti özellikli cerrahi işlemlerin fiyatlarına aktarmıştır.  Kanser cerrahisinden ilave ücret alınmaması ve SGK’nin ödeyeceği SUT bedelinin yüzde 225 artırılması olumlu bir gelişmedir. Ancak algoloji, anestezi, nükleer tıp, radyolojik görüntüleme, biyopsi, laboratuvar işlemleri ile psikiyatri ve solunum sistemi çalışmalarının bedellerinin azaltılması olumsuz bir gelişmedir. Sağlık hizmeti, niteliği gereği kâr veya ‘verimlilik’ beklentisi ile kurgulanamaz. Devletin kamusal niteliği olan bu hizmetleri desteklemesi bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır Hekimler, görevlerini performans, ciro ve SUT baskısı altında kalmadan ve gelecek kaygısı duymadan yapmak istemektedirler.

İlave ücret alınmayan sağlık hizmetleri

-Acil servislerde verilen “Yeşil alan muayenesi” sağlık hizmetleri hariç, acil haller nedeniyle sunulan sağlık hizmetleri.

-Yoğun, yanık, kanser tedavisi (radyoterapi, kemoterapi, radyo izotop tedavileri),

-Yenidoğana verilen sağlık hizmetleri,

-Organ, doku ve kök hücre nakillerine ilişkin sağlık hizmetleri,

-Doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemlere yönelik sağlık hizmetleri,

-Hemodiyaliz, kardiyovasküler cerrahi işlemleri,

- İşitsel implant işlemlerinden ilave ücret alınmamaktadır.

-İlave ücret alınmayacak işlemler listesinde 394 kanser cerrahisi tedavisi işlemi bulunmaktadır.