“Hasankeyf için bir şey yap”
Ilısu Barajında Temmuz ayının ortasında su tutulmaya başlanmasına ve 8 Ekim’de güvenlik çemberine alınarak giriş çıkışlara kapılacağı ilan edilen Hasankeyf için Hasankeyf Koordinasyonu sanatçılara ve tüm kesimlere çağrı yaptı. ‘Bir kez daha Hasankeyf için geç değil!’ diyerek, 14 Eylül’de ‘Hasankeyf için Bir Şey-Yap/Çiz/Söyle Eylem Günü’ne katılım çağrısı yapan Koordinasyon, “Kimlikler üstü bir değere sahip Hasankeyf için illaki yapacağımız bir şey var. Herkes bulunduğu yerden küçük ama önemli bir katkı yapabilir!” dedi.
MEHMET KIZMAZ“İnsanlığın ortak mirası için kritik bir eşikteyiz. Su tutuluyor ve Hasankeyf halka kapatılmak isteniyor. Bu defa başta sanatın evrensel gücü olmak üzere vicdanımızla, yaratıcılığımızla Hasankeyf ve Dicle Vadisi için harekete geçelim!” çağrısında bulunan Hasankeyf Koordinasyon, 14 Eylül’ü ‘Hasankeyf için Bir Şey-Yap/Çiz/Söyle Eylem Günü’ ilan etti. “Bir kez daha ‘Hasankeyf İçin Geç Değil!’ diyerek yaşam ve dayanışmayı seven insanları ve sivil toplum örgütlerini küresel düzeyde 14 Eylül’de ‘Hasankeyf İçin Bir Şey-Yap/Çiz/Söyle Eylem Günü’ne katılmaya çağırıyoruz. İnsanlığın ortak mirası için kritik bir eşikteyiz. Su tutuluyor ve Hasankeyf halka kapatılmak isteniyor. Bu defa başta sanatın evrensel gücü olmak üzere vicdanımızla, yaratıcılığımızla Hasankeyf ve Dicle Nehri için harekete geçelim!” açıklamasında bulunan Koordinasyon devamında şu ifadelerde bulundu;
‘Kurtarabileceğimiz daha çok değer var’
“14 Eylül günü ve öncesi üreteceğimiz ve ortaya koyacağımız sanatla bir yıkım ve sömürü projesi olan Ilısu’ya karşı sesimizi hep birlikte yükseltelim. Dicle Vadisi henüz kaybedilmemiştir, kurtarabileceğimiz daha çok değer var. Her şeyden önce doğa, kültür ve yaşam alanları için kazanılacak bir umut var. Hasankeyf ve Dicle’de, Kaz, Cudi ve Munzur Dağları, Salda Gölü, Kuzey ve ODTÜ ormanlarında ve onlarca başka yerde dayatılan yıkımın karşısında yaşama ve yaşatmaya dönük bir mücadelenin olduğunu görüyoruz.
‘Dünyanın neresinde olursanız olun’
14 Eylül’de dünyanın neresinde olursanız olun, enstrümanlarınızı alıp dışarıda veya evinizde çalın ve/veya şarkı ile türkülerinizi tehdit altındaki Dicle Vadisi’nin kültürel ve doğal mirası için söyleyin. Fırça, kalem veya ellerinizi kullanarak tuvale, kâğıda, duvara veya yere Hasankeyf’i, Dicle’yi ve tehdit altındaki diğer doğa ve yaşam alanlarını çizin. Kimlikler üstü bir değere sahip Hasankeyf için illaki yapacağımız bir şey var. Hasankeyf ve Dicle seni ve beni bekliyor. Birkaç şirketin daha fazla para kazanması uğruna ve hükümetin tahakküm politikalarını geliştirmesi için coğrafyamızın kalbini söküp atmalarına izin vermeyelim. Evet, şimdi Hasankeyf için şey yapma vakti. Yaptığımız çalışmalarla ilgili fotoğraf ve videoları şimdiden #HasankeyfİçinGeçDeğil hashtag'i ile ya da kampanya günü ve saati olan 14 Eylül günü saat 20.00’de Hasankeyf Koordinasyonu’nun sosyal medya hesapları üzerinden duyurulacak hashtag ile paylaşarak, kampanya aracılığıyla kamuoyunun dikkatini Hasankeyf ve Dicle’nin çığlığına çevirebilir ve projeyi durdurabiliriz.
‘Sanatımızla, yaratıcılığımızla karşı çıkalım’
Hasankeyf, kimlikler üstü bir konumda ve evrensel bir miras ise dayanışma da küresel olmalı! Hayalperest değiliz. Hasankeyf ve Dicle Vadisi kadar gerçeğiz! Umudumuzu asla kaybetmiyoruz, Hasankeyf’i ve Dicle’yi kurtarabiliriz. Herkes bulunduğu yerden küçük ama önemli bir katkı yapabilir! Acil olarak Batman Valiliğinin 8 Ekim’de Hasankeyf’i topluma kapatma ilanına sanatımızla, yaratıcılığımızla, yapacaklarımızla karşı çıkalım. Bizim mücadelemiz hep devam edecek, bundan şüphe olmasın. Bu yıkım projesinin neresinden dönersek dönelim hepimize kazançtır!”