"Harekâtın sonu nereye varacak?"
BM'nin Libya üzerinde uçuşa yasak bölge ilanıyla ilgili kararını uygulama gerekçesiyle Batılı koalisyonun önceki gün Libya'ya askeri harekat başlatmasından sonra, bunun uzun bir sürecin başlangıcı olduğu yorumlarıyla birlikte harekatın sonunun nereye varacağı tartışmaları başladı.
cumhuriyet.com.trHarekatın önceki gün başlatılmasından sonra ABD'den bugün, müdahalenin "ne kadar süreceği, nerede duracağı, sonunun nereye varacağı ve hangi tür bir sonucun başarı sayılacağı" konularında soruların arttığı, koalisyon güçlerinin "işlerin kötü gitmesi halinde, çıkış yolu bulmalarının zorlaşabileceği" yorumlarının dile getirilmeye başladığı haberleri gelirken, İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin savunma uzmanı muhabirinin analizinde de BM kararının bu şekilde uygulanmasının bir çıkmaza yol açabileceği kaygıları dile getirildi.
BBC'nin analiz haberinde, "koalisyonun, cumartesi gecesi düzenlenen ilk saldırıların başarılı olduğu değerlendirmesi yapabileceğini, ancak bunun uzun bir sürecin sadece başlangıcı olabileceği" belirtildi.
İlan edilen amacın, Libyalı sivillere artık tehdit oluşturmaması için özellikle savaş uçakları ve saldırı helikopterleri olmak üzere Albay Muammer Kaddafi'nin askeri kapasitesini geriletmek olduğu vurgulanan haberde, cumartesi gecesinden pazartesi gününe kadar daha çok denizden ABD ve İngiliz denizaltılarıyla Tomahawk füzeleriyle saldırı düzenlendiğine işaret edildi.
BBC'nin analizine göre, koalisyon için hava harekatı nispeten hızlı bitecek bir görev olarak görülüyor, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) da hala yapılması gereken bazı işler olmasına rağmen uçuşa yasak bölgenin yürürlüğüne girdiğini söylüyor.
Kaddafi'ye hala bağlı olan silahlı güçlere doğrudan müdahalenin, bu güçlerin Kaddafi'yi terk etmeleri yönünde moralleri üzerinde hızla etkisi olacağı ümidi taşınırken, Pentagon Kaddafi güçlerinin "büyük ölçüde stres altında ve şaşkınlık içinde olduğunu" ileri sürüyor.
"Kaddafi ve Libya askerleri hedef alınacak mı?"
Libya'da muhaliflerin, Kaddafi güçlerine yönelik saldırılarını sürdürmeleri durumunda ne olacağı ise belirsizliğini koruyor.
Pentagon da muhaliflerin saldırılarını desteklemek için hava saldırılarında Libya birliklerinin vurulup vurulmayacağını belirtmiyor ve koalisyon Albay Kaddafi'nin kendisinin hedef alınması konusunda "ince bir çizgi üzerinde yürüyor."
BM kararı, sivillerin korunması için "bütün gerekli araçların" kullanılmasına izin veriyor, ancak BM kararını destekleyenlerin çoğunun ümit ettiği, nihayetinde açıkça bir rejim değişikliği hedefini ise belirtmiyor.
Bu durumda Albay Kaddafi'nin hava harekatının bir hedefi mi olduğu sorusuna Pentagon'dan General Bill Gortney, sadece "hedef listesinde olmadığı" yanıtını vermekle yetinirken, diğerleri ise hala sivillere saldıran olarak görülen silahlı kuvvetlerin komutanı olarak Kaddafi'nin meşru bir hedef olduğunu savunuyor.
Kara birliklerinin hedef alınıp alınmayacağı sorusunun yanıtı henüz verilmezken, İngiliz bakanlar dünkü açıklamalarında kara birliklerinin hedef alınmasına yönelik "plan olmadığında" ısrar etti, ancak hiç kimse de açıkça bu olasılığı reddetmedi.
BM kararı işgalci gücü yasaklarken, barışı koruma ya da sivillere yardım amaçlı asker konusunun ise daha farklı gündeme gelebileceği yönünde haberler de bulunurken, bu olasılıklar genelde muhaliflerin bundan sonra atacağı adıma bağlanıyor.
Ayrıca koalisyonun askeri harekatının, mola olanağı bulan muhalifler için mantıklı bir yönetim ve muhalefet yapısının çıkmasına olanak sağlayabileceği yorumları da dile getiriliyor.
NATO
Sonu belirsizliğini koruyan koalisyonun askeri harekatında Arap ülkelerinden de destek alınırken, ABD'nin de operasyonun kontrolünü birkaç gün içinde Fransa ve İngiltere liderliğindeki koalisyona ya da NATO'ya devretmeyi ümit ettiği açıklamasına dikkati çekiliyor. Görüşmelerini sürdüren NATO'nun ise operasyonun kontrolünü üstlenip üstlenmeyeceği henüz kesin değil.
Sonuç olarak BBC'nin analizinde, askeri operasyonun nispeten hızlı bir şekilde, uçuşa yasak bölge uygulanmasının sağlanması amacında devriye görevleri yürütülen daha rutin bir programa dönüşebileceği, ancak tehlikenin BM kararının bu şekilde uygulanmasının bir çıkmaza girilmesiyle sonuçlanması olacağı vurgulandı. Ki Washington'ın da bunu şimdiden itiraf ettiği belirtilen analizde, ABD Başkanı Barack Obama'nun dün "Bu mücadelenin nasıl sonuçlanacağını kimse kesin olarak söyleyemez" dediğine ve kimsenin de bu sürecin ne kadar sürebileceği konusunda bir şey söyleyemediğine işaret edildi.