Halka arz seferberliği

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray, halka arzda 40'tan fazla ön başvuru olduğunu belirterek, bu tempoda devamı halinde İMKB'de, kurulduğu ilk 2 yıldan sonraki en çok halka arzın yapıldığı yılın yaşanabileceğini söyledi.

cumhuriyet.com.tr

Haliç Kongre Merkezi'nde yarın başlayacak ''Halka Arz Seferberliği-İstanbul Zirvesi'' öncesi SPK, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği (TSPAKB) ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanları, basın toplantısında bir araya gelerek, halka arz seferberliğine tam destek verdi.

Toplantıda SPK Başkanı Vedat Akgiray, Türkiye sermaye piyasalarının göreli olarak gelişmediğini, Türkiye'nin GSYİH'sinin dünya toplamının yüzde 1,5'ine yakın olduğunu, fakat İMKB'nin toplam piyasa değerinin dünyadaki benzer borsaların toplam piyasa değerinin yüzde 0,4'ü civarında bulunduğunu vurguladı. Devlet olarak bu piyasayı büyütme sorumlulukları olduğunu, İMKB'yi, hisse senedi piyasasını en aşağı 3 misli büyüttüklerinde dünya ortalamasının yakalanacağını ifade eden Akgiray, ortalamayı yakalamanın kimseye heyecan vermeyeceğini, bunun daha ötesine gitme potansiyeli bulunduğunu kaydetti. Akgiray, ''Bu yüzden biz devlet olarak, SPK olarak saklanırsak, sırf ara sıra ortaya çıkarsak, bu teşviki, itici gücü eksiltmiş oluruz. O yüzden kokteyllere gidip, kravat ceket takıp böyle sağa sola gülümsüyoruz. Dolayısıyla yaptığımız şey hiç yanlış gelmiyor bize...'' dedi.
 

'Kar zamanı değil ar zamanı'

Bir bilançonun sağlığının firmanın karlılığına ve sermaye yapısına bağlı olduğunu, sermayenin iç dağılımının en optimal düzeyde olmasının fevkalade önem taşıdığını vurgulayan Akgiray, ''Derler ya 'Şimdi kar zamanı değil ar zamanı'... Ar tarafı bilançonun sağ tarafı oluyor'' dedi. Türkiye'de İSO 500 şirketinin borç sermaye oranının geçen yıl yüzde 250 olduğunu, bu sene yüzde 300'e yaklaşmış olabileceğini belirten Akgiray, şöyle devam etti: ''Firmalarımız 100 birim sermaye koymuş, 300 birim kredi kullanmış. Krizden önce bu rakam Avrupa'da yüzde 70-80 dolaylarındaymış, kriz yüzünden biraz sermayeler erozyona uğradığı için yüzde yüzde 110-120'lere gelmiş. Amerika'da bu rakam 2008'e kadar yüzde 35 civarında, şimdi Mart 2010 itibariyle yüzde 49,9. Amerika finansın, birçok bakımdan, kurulduğu, geliştiği yer. 100 birim sermaye 50 birim kredi, biz 100 birim sermaye 300 birim kredi... İşlerin yavaşladığı, iç talebin daraldığı, satışların zorlaştığı dönemlerde, kredi borcu taşımanın ne olduğunu en küçük esnaf bile bilir. Bunu da düzeltmenin tek yolu var, sermaye tabanını büyütmek, bunun da adresi İMKB'de... Elimizde İMKB var, akıllıca olan, İMKB'de halka açılmak, sermaye temin etmek. Borsaya yatırım yapıldığı zaman bankalardan mevduat çıkmıyor, o para yine duruyor bankalarda, buharlaşmıyor, para çok kullanılmış oluyor. Kaynak yönetimi böyle. Dolayısıyla kimse kimseye rakip değil.''

Bütün bu gerçekleri üst üste koyduklarında, çok doğru bir işe soyunduklarından emin olduklarını söyleyen Akgiray, ''Fakat burada sizlere en az bizim kadar çok görev düşüyor. Geçmişte yapılmış bazı yanlışlıklara kim tarafından olursa olsun lütfen takılıp, tabiri yerindeyse enseyi karartmayalım. Amacımız, o yanlışlıkların bir daha yapılmamasını sağlamak. Unutmak ve yürümek'' dedi. Sermaye piyasasının büyüdüğünü, bu işten çok ümitli olduğunu dile getiren Akgiray, ''Bu sene geçen seneye göre milyon kere daha umutluyum. Yarın Kurul toplantımız var. 3 veya 4 tane halka arzı kayda alacağız. 11-12 tane raporu yazılan var. 40'tan fazla ön başvuru var. 2010'da 40 diyorduk, onun da çok üstüne gideceğimiz düşünüyorum. Herhalde, iddia etmiyorum, bu sene bu tempoda gidilirse İMKB, kurulduğu ilk 2 yıldan sonraki en çok halka arzın yapıldığı sene olacak'' dedi.

 

'Zirveye 500'ün üzerinde şirket kayıt yaptırdı'

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı Hüseyin Erkan, Türkiye'nin böyle bir etkinliğe ihtiyacı olduğunu, halka arz seferberliğinin, atılması gereken bir adım olduğunu söyledi. Sadece SPK ve İMKB ile bunu başarabilmenin zor olacağını dile getiren Erkan, tüm Türkiye'ye ulaşabilmek ve şirketleri bilinçlendirmek gerektiğini kaydetti. Sermayenin tabana yayılabilmesi için herkesin katkısının gerektiğinin altını çizen Erkan, bu konuda imzaladıkları protokolle ciddi bir seferberlik başlattıklarını anlattı.

Zirveye büyük katılım olduğunu anlatan Erkan, şöyle devam etti: ''Zirveye 500'ün üzerinde şirket kayıt yaptırdı. İlk etapta Marmara Bölgesi'ne önem verdik ancak, seferberlik öyle bir duyuldu ki başka şirketler de kayıt yaptırdı. Bankalar, aracı kuruluşlar, bağımsız denetim şirketleri, danışman firmalar, kurumsal yatırımcılar bu toplantılara katılacak. Zengin bir içerik hazırladık. Halka arz sürecine dahil olan tüm kuruluşların bir araya geldiği, birebir muhatap olabildiği bir ortam yarattık.''

Erkan, halka açılan şirketlerin mali yapılarının, borç, öz sermaye yönetimlerinin başarılı olduğuna dikkati çekerek, halka açılan şirketlerin kredibilitelerini yükselttiklerini, sermayeye ulaşımlarının kolaylaştığını vurguladı. Soruları yanıtlayan Erkan, şirketleri nasıl ikna ettikleri yönündeki bir soru üzerine, herkesi ikna etmelerinin mümkün olmadığını, şirketlere halka açılmanın avantajlarını anlattıklarını söyledi. 1980'lerden bu yana sermaye piyasasının içinde olduğunu, ancak ilk kez bu kadar yoğun bir ilgiyle karşılaştığını anlatan Erkan, 514 şirketin zirveye katılacağını belirterek, ''Bu ciddi bir ilgidir. Halka arz ile hiç ilgilenmeyen şirketler bile ziyaretlerimiz sonrasında 'aklımıza soktunuz, biz de artık düşünmeye başladık' dedi'' diye konuştu.

Türkiye'nin cazibesi

Hüseyin Erkan, halka arzı destekleyecek ekstra önlemler veya teşvikler olup olmayacağı konusunda bir soruyu, ''Özellikle yurt dışı tarafında herhangi bir önlem almaya gerek yok. Yabancı yatırımcılar büyük ilgi gösteriyor. Türkiye global krizde en hızlı toparlanan ülkelerin başında geldiği için gelişen ekonomiler arasında popüler durumda... Dünyada hakikaten yüksek miktarlarda likidite var, fonlar getiri arayışı peşinde... Bunu da gelişen ekonomilerde gerçekleştirebileceklerini bildikleri için buralara bir akış var. Konjonktürün doğru olduğunu düşünüyoruz. Türkiye'nin cazibesi, kendi kendini sattırmaya yetiyor. Teşviklerle sermaye piyasasını büyütmek doğru bir şey değil, teşvikler geçici uygulanmalıdır'' şeklinde yanıtladı. Her halka arzın kendi talebini yarattığının altını çizen Erkan, bundan sonraki halka açılmalarda yurtdışı yatırımcılar kadar Türkiye içindeki yatırımcılara da eğilmek gerektiği görüşünü paylaştı.

Erkan, İMKB'nin talep tarafında da artırıcı çalışmalara başlayacağını bildirdi. Bu dönemdeki global sıkıntıların halka arz seferberliğini nasıl etkileyeceği konusunda ise Erkan, halka arz seferberliğinin statik bir şey olarak düşünülmemesi gerektiğini, bunun uzun yıllar sürecek bir program olduğunu vurguladı. Erkan, ''Bu tip uluslararası olumsuzluklar yaşanacaktır. Ama biz başarılı olacağımıza inanıyoruz'' dedi.

Hüseyin Erkan, organizasyonun maliyeti konusunda ise ''Şirketlerden tek kuruş para istemedik. Sponsorlarımız büyük destek verdiler. İMKB kendi imkanlarından da kullanıyor. Çok büyük maliyetler olduğunu sanmıyorum. Fazla sayıda şirkete ulaştık'' dedi. Özellikle İSO 500 ve ikinci 500'de yer alan şirketlerin yanı sıra başka çalışmalardan da yararlandıklarını anlatan Erkan, bu zirveyi yılda ortalama 3 kez ve her ilde yapmaya çalışacaklarını, bu yıl bir tane daha gerçekleştirmeyi planladıklarını bildirdi.