Güven timi dosyası istinafa taşındı

Omuz atma tartışması yüzünden öldürülen Kaya cinayetine geç müdahale etmekle suçlanan iki polisin beraat ettiği dava istinafa taşındı. Kaya ailesinin avukatı, kavga eden 4 kişiye 8 polisin müdahale etmediğini belirtip iki sanık polisin diğer şüpheli polislerle birlikte yargılanıp cezalandırılmasını talep etti.

Seyhan Avşar

Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde omuz atma tartışması yüzünden onlarca kişinin gözü önünde dövülerek öldürülen Ayhan Kaya cinayetine geç müdahale etmekle suçlanan iki polis memurunun beraat ettiği dava, istinafa gönderildi. Yerel mahkeme “kanunda polisin geç müdahale etmesi diye bir suç yok” derken Kaya ailesinin eski savcı olan avukatı Arif Sami Sönmez, “Anayasa” ile “Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu”na dayanarak beraate itiraz etti. Son kararı istinaf mahkemesi verecek. 4 Temmuz 2015’te Ağa Camisi önünde omuz atma tartışmasından çıkan kavgada 28 yaşındaki Ayhan Kaya, üç kişi tarafından bıçaklanarak öldürülmüştü. Saldırganlar ağır ceza mahkemesinde 25’er yıl hapis cezasına çarptırılırken, olay yerinde 8 polis olmasına karşın kavgaya geç müdahale etmekle suçlanan iki polis memuru hakkında asliye ceza mahkemesinde dava açılmıştı. “Görevi kötüye kullanma” suçundan 6 ay ile 2 yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanan polisler A.T. ve M.Ö. hakkında 9 Nisan’da mahkeme, “yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle” beraat kararı verdi. Mahkeme gerekçeli kararında, sanık polislerin olayda kasıtlarının bulunmadığını belirtti.

Aile itiraz etti

Kaya ailesi beraat kararına itiraz etti. Ailenin avukatı Arif Sami Sönmez itiraz dilekçesinde, “Polisin görevli bulunduğu mülki sınırlar içinde, hizmet branşı, yeri ve zamanına bakılmaksızın, bir suçla karşılaştığında suça el koymak, önlemek, sanık ve suç delillerini tespit, muhafaza ve yetkili zabıtaya teslim etmekle görevli ve yetkili” olduğu aktarıldı.

8 polis 4 saldırgan

Güven timinin özellikle asayişi sağlamak için görevlendirildiğine dikkat çekilen dilekçede şu tespitlere yer verildi: “Basit bir ağız dalaşı olarak başlayan olaya zamanında müdahale etseydi, olay kapanıp bitecekti. Olay yerinde o anda sekiz polis memuru bulunmaktadır. Kavga eden dört kişidir. İlk etapta ‘Polis, durun, dağılın’ diye müdahale eüzeloi çok büyük olasılıkla bu cinayet gerçekleşmeyecekti. Polisler, görevlerini yerine getirmemiş, yetkiyi kötüye kullanmış, hatta kusurlu davranışları sonucu bir cinayete neden olmuşlardır.”

‘Takviye bahane’

Polislerin ifadelerinde “Takviye kuvvet bekledik” dediği, ancak kamera kayıtlarına göre olayın başında ve sonunda aynı polis memurlarının yer aldığı belirtilen dilekçede, “Can güvenliği nedeni ile müdahale edemediklerini, takviye beklediklerini söylemeleri ayrı bir gariplik. O zaman polislerin can güvenliği için de ayrı bir birim mi gerekli? Polise zorlama, silah kullanma yetkisi bu nedenle verilmiştir. Hem kendi can güvenliğini hem de toplumdaki bireylerin can güvenliğini sağlamaktan doğrudan polis sorumludur” denildi. Dilekçede soruşturma ve yargılamanın hukuka uygun yapılmadığı belirtilerek, beraat kararının istinaf mahkemesince kaldırılması, iki sanık polisin diğer şüpheli polislerle birlikte yargılanıp cezalandırılması talep edildi