Gülmek en iyi mücadele

Nuriye Tabana, 49 yaşında, her koşulda gülebilen bir kadın... Eşi Yaşar Tabana, bir ay önce hayatını kaybetmiş. Nuriye Tabana şimdi eşinin yerinde simit satıyor.

Zehra Özdilek

Nuriye Tabana, 49 yaşında, her koşulda gülebilen bir kadın... Eşi Yaşar Tabana, bir ay önce hayatını kaybetmiş. Nuriye Tabana şimdi eşinin yerinde simit satıyor. Önceden apartmanlara temizliğe gittiğini söyleyen Tabana, “Benim hayat arkadaşım beni bıraktı ama ben çocuklarımı bırakamam... Zor durumda kalan, hayata küsen kadınlar sıkı sıkı hayata tutunsunlar ve gülsünler. Bu en iyi mücadele yöntemi” diyor.

Simit arabasını devraldım

Nuriye Tabana, İstanbul’un Fatih semtinde Fevzipaşa Caddesi üzerinde, simit arabasıyla kış soğuğuna aldırmadan ailesinin geçimini sağlamak için simit satıyor. Tabana, 28 yıllık eşini kalp krizinden kaybetmiş: “Eşim gut hastasıydı. Bir ay önce her zaman olduğu gibi simit satmak için evden çıktı. İki alt sokağımızda fenalaşarak kalp krizi geçirmiş, vefat etti. İki çocuğum var. Kızım 25 yaşında, oğlum 21 yaşında. Kızım evlenip boşandı. Torunumla yanımda kalıyor. Eşim öldüğü zaman zabıtalar arabayı almış. Onların elinden arabayı zorla alarak eşimin görevini ben devraldım.” Babasının düğün salonunda piyanistlik yaparken, eşinin de fotoğrafçılık yaptığına değinen Tabana, “Onun çocukluğu babamın yanında geçmişti. Oradan tanışıyoruz. 1990 yılında evlendik. Yaştan ve hastalığından dolayı fotoğrafçılığı bırakmak zorunda kaldı. Hastalığı çok ilerlemişti. Sezonun dört ayı çalışırdı, ondan sonra iş olmazdı. O dönem ben de ev temizliğine gidiyordum. Bel fıtığından ameliyat oldum. Ama çoluğumu çocuğumu kimseye muhtaç etmedim” diyor.