Gül'den Baykal'a cevap

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, CHP lideri Deniz Baykal'ın "Damat Ferit" benzetmesine cevap verdi. Gül, "Söylemediğim sözler üzerine yorum yapılıyor. Uslüp yüzünden geçmişte Türkiye çok çekti. Herkesin biraz daha dikkatli olması gerekir" dedi.

cumhuriyet.com.tr

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Paris'e hareketinden önce Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde düzenlediği basın toplantısında basın mensuplarının çeşitli konulardaki sorularını da yanıtladı.

Bir gazetecinin, ''Konuşmanızda Türkiye-Fransa ilişkilerinde açık sözlülüğün temel alınması konusuna vurgu yaptınız. Başbakan'ın da bu konuda Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'e ilişkin serzenişleri var. Sarkozy ile görüşmenizde Avrupa Birliği de konuşulacak mı?'' sorusuna Gül, Fransa'nın AB'nin en önemli ülkelerinden birisi olduğunu belirterek, şunları söyledi:

''Türkiye'nin AB ile ilgili tezini ben şu şekilde ifade ediyorum: Aslında müzakereye başlamış ülke olarak biz iş yapacağız, biz kendi standartlarımızı yükselteceğiz. Biz Türkiye'yi herhangi bir Avrupa ülkesi standartlarına her bakımdan taşıyacağız. Böyle bir ülkenin gücü çok farklı olacaktır. Müzakere sürecinden sonra zaten bazı Avrupa ülkeleri referandum kararı almışlardır. O onların alacağı o günkü karardır. Saygı duyarız. Belki o gün Türkiye, Türk halkı tam üyeliği tercih etmeyecektir. Norveç'in yaptığını yapacaktır. Dolayısıyla o gün konuşulacak işler vardır, bugün konuşulacak işler vardır. Bizim aslında kimsenin sözüne bakmadan kendi yolumuzda devam edip yürümemiz gerektiğine inanıyorum. Her ülkenin konjonktürel çeşitli görüşü olabilir. Olumlu, olumsuz... Ama ortada akli, hukuki bir durum vardır. Biz buna bağlı olarak, Türkiye olarak kendi üyeliğimize güçlü bir şekilde devam etmeliyiz.''

 

"Damat Ferit"

Cumhurbaşkanı Gül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın ''Damat Ferit'' nitelemesini hatırlatan ve bu konuda düşüncelerini soran gazeteciye, şu yanıtı verdi:
''Biliyorsunuz, şimdiye kadar sayın siyasetçilerimizin görüşlerine herhangi bir şekilde cevap verip, herhangi bir polemik yaratma arzusu içinde olmadım. Yalnız benim söylemediğim sözleri, benim konuşmadığım konuları ben konuşmuşum gibi söyleyip, onun üzerinden yorum yapmayı da ne kadar doğru bulursunuz, bütün Türk halkının takdirine sunarım. Benim konuşmamın metnini de herkes internette okuyabilir. Ayrıca tabii ki siyasette bunu iktidar-muhalefet ayrımı yapmadan herkes için söylüyorum. Eğer niyetlerimizi ifade ediş üslubumuzu çok farklılaştırırsak, bunun yararı olmadığı kanaatindeyim. Geçmiş dönemlerde bunlardan çok zarar çektik.''

Cumhurbaşkanı Gül, Ermenistan ile ilişkilerin yeniden yapılandırılmasının ve bir protokol imzalanmasının söz konusu olduğunu hatırlatan bir gazetecinin, ''Sarkisyan bu konuda diasporada protesto ediliyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Sarkisyan, Bursa'da oynanacak maça gelecek mi?'' sorusunu, şöyle yanıtladı:

''Bütün bölgede, Kafkaslar'da güven ve istikrar sağlansın diye, çok daha geniş bir iş birliği ortamı oluşsun diye Türkiye'nin büyük bir gayreti vardır. İyi olan bir nokta şudur ki bu konularda önemli iki ülkenin Rusya ve Amerika'nın da en üst seviyede devreye girdiklerini görüyoruz. Başkanlar seviyesinde Kafkaslar'daki istikrarın ve problemlerin hepsinin çözümü yönünde onların da devreye girdiğini görüyoruz. Öyle bir olumlu hava içinde ümit ederiz ki Kafkaslar'daki tüm problemler diyalogla ve konuşma yoluyla hallolur ve iş birliği imkanları hazırlanır. Bu süreçle ilgili konuları Dışişleri Bakanlığı tabii ki takip ediyor, veya açıklamaların hangi noktada olduğunu, orada gerektiğinde bilgilendirme oluyor. Ermenistan'daki maça koşulsuz bir şekilde gittiğimi biliyorsunuz. Arzu ederim ki Ermenistan Devlet Başkanı da aynı şekilde gelirler. Ben kendisini davet ettim. O nasıl bizi misafir ettiyse, biz de ona aynı şekilde misafirperverliği gösteririz.''

Cumhurbaşkanı Gül, ''Sarkisyan davetinizi kabul etti mi?'' sorusuna da ''Daha vakit var'' yanıtını verdi.