Giysilerinde bulunan madde, "durdurulması imkansız bir silah"
Eski Filistin lideri Yasser Arafat'ın öldüğü sırada üzerinde bulunan giysilerde ve eşyalarda tespit edilen Polonyum-210 maddesinin 1 gramdan az miktarının teneffüs edilmesi dahi ölüme neden olabiliyor.
cumhuriyet.com.trEski Filistin lideri Arafat'ın 11 Kasım 2004'te hayatını kaybetmesinin hemen ardından suikast iddiaları gündeme getirilmiş ancak yeterli bir kanıt sunulamamıştı.
Arafat'ın kişisel eşyaları üzerinde inceleme yapan İsviçre'deki Lausanne Radyasyon Fiziği Enstitüsü'nün geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, eşyalarda yoğun miktarda radyoaktif Polonyum-210 maddesi bulunduğunu açıklaması ise suikast iddialarını yeniden gündeme getirdi.
Uzmanların "çok tehlikeli bir madde" olarak tanımladıkları Polonyum-210, zehirlenme belirtileri olarak mide bulantısı, saç dökülmesi, boğaz şişmesi ve beniz sarılığı gibi rahatsızlıklara neden olurken, zehirlenen kişinin karaciğerine, böbreklerine ve kemik iliğine radyasyonlu alfa ışınları göndererek çoklu organ yetmezliğine yol açıyor.
"Durdurulması imkansız bir silah"
Polonyum-210, Polonyalı bilim adamları Marie and Pierre Curie tarafından 1898 yılında bulundu ve maddenin adı çiftin vatandaşı olduğu ülkenin kökeninden geliyor.
Dünyada çok nadir bulunan elementlerden olan polonyum, yer kabuğunda çok düşük dozlarda kendiliğinden oluşuyor ya da nükleer reaktörlerde yapay olarak üretilebiliyor. Polonyum-210'un büyük bir bölümü, statik elektriğin yok edilmesi için çeşitli cihazlarda kullanılırken, bir bölümü de endüstriyel amaçlarla değerlendiriliyor.
"Çok tehlikeli bir madde" olan polonyum, 1 gramdan küçük dozlarda toz olarak yutulması halinde dahi ölümcül oluyor.
İngiliz Sağlık Koruma Ajansı radyoaktivite uzmanlarının 2007 yılında yaptıkları bir çalışmadan elde ettikleri verilere göre, polonyum maddesi kana karıştığı andan itibaren "durdurulması imkansız bir silah" haline geliyor.
Polonyum-210 maddesi ilk olarak 2006'da eski KGB ajanı Alexander Litvinenko'nun Londra'da öldürülmesiyle gündeme gelmişti.
Litvinenko davasında ölüm nedenini araştıran ekipten İngiliz radyoaktivite uzmanı John Croft, ölüme yol açacak miktarda Polonyum-210'a ulaşmanın kolay olmadığını, bu olanağa sadece nükleer imkanlara sahip hükümetlerin erişebileceğini söylemişti.
Polonyom-210, cilde nüfuz etmediğinden ve radyasyon dedektörleri tarafından görülemediğinden, uluslarası sınırlardan kaçak yollarla kolayca geçirilebilecek bir madde olarak biliniyor.
Her türlü yiyecek ve içeceğin içine kolaylıkla atılabilen madde, herhangi bir yaraya kolayca enjekte edilebilirken, aynı zamanda solunum yoluyla da bünyeye nüfuz edebiliyor.