"Gezmiş ve arkadaşlarının idam kararlarını kaldırma girişimimiz yok"
CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı, hükümete Bakanlar Kurulu kararıyla Nâzım Hikmet’in yeniden Türk yurttaşlığına kabul edilmesinin ardından, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamına neden olan yasanın yürürlükten kaldırılması için bir girişimde bulunup bulunmayacaklarını sordu.
cumhuriyet.com.trDünya ozanı Nâzım Hikmet’e yurttaşlığını iade eden AKP hükümeti, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına “iade-i itibar”a yanaşmıyor.
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Gezmiş ve arkadaşlarının idamına ilişkin 1972 tarihli yasayı kaldırmaya dönük herhangi bir hazırlık içinde olmadıklarını bildirirken, CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı’nın bu yöndeki yasa önerisi ve sorusunu ise “siyasi amaçlı” olarak nitelendirdi.
CHP’li Baratalı’nın başvurusu işleme alınmadı
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan hakkındaki ölüm cezasına ilişkin 1972 tarihli 1586 sayılı yasanın yürürlükten kaldırılması için 2007’de yasa önerisi veren CHP’li Baratalı’nın bu başvurusu şimdiye kadar işleme alınmadı. Baratalı, Nâzım Hikmet’in Bakanlar Kurulu kararıyla yeniden Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığına alınmasından sonra Gezmiş ve arkadaşlarının durumunu soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı.
Başbakan Erdoğan tarafından yanıtlanması istemiyle geçen ay Meclis başkanlığına bu konuda soru önergesi veren Baratalı, “siyasi bir kararla” yurttaşlıktan çıkarılan Nâzım Hikmet’in yeniden yurttaşlığa kabul edilmesiyle “insanlık şairimize karşı olan manevi borcun gecikmiş de olsa ödendiğine” dikkat çekti. Aynı şekilde Gezmiş, Aslan ve İnan’ın ölüm cezalarının yerine getirilmesine ilişkin yasanın da toplum vicdanında büyük yaralara yol açtığına dikkat çeken Baratalı, “Yargılamaların bağımsız bir mahkeme tarafından yapılmadığı ve sonucun siyasi bir karar olduğu, hukukçular tarafından dile getirilmiştir. Mahkeme savcısının ‘onlar mahkemeye iyi davransalardı indirim uygulanır, cezaları müebbete çevrilebilirdi’ şeklindeki yıllar sonra söylediği sözler, bu yargılama sürecinin önyargılı, hukuk dışı olduğunu ortaya koymaktadır” görüşüne yer verdi.
Önergeye Başbakan adına yanıt veren Adalet Bakanı Şahin, Baratalı’nın “Yargılama sonucu verilen karar siyasi mi yoksa hukuki mi” sorusuna önergenin ve Baratalı’nın verdiği yasa önerisinin içeriğinin “siyasi olduğu” yanıtını verdi.
Yaklaşık 2 sayfa boyunca anayasadan ölüm cezasının çıkarılmasına ilişkin yapılan değişikliği ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ndeki idam cezasının kaldırılmasına ilişkin hükümleri anlatan Şahin’in Gezmiş ve arkadaşlarının adını hiç anmaması da dikkat çekti.
Şahin’in, “Hükümetin 1586 sayılı kanunun yürürlükten kaldırılmasına yönelik bir çalışması ya da girişimi var mıdır? 1586 sayılı kanunun yürürlükten kaldırılmasına dair 2007 yılında vermiş olduğum kanun teklifinin ivedilikle görüşülmesi konusunda bir çabanız var mıdır?” diye soran Baratalı’ya şu yanıtı vermesi dikkat çekti:
“(...) Soru önergesine konu edilen ve hukuki olmaktan ziyade siyasi nitelikte bir içeriğe sahip olan teklifin kanunlaştırılması sürecinde yetki münhasıran TBMM’ye ait bulunmakta olup, soru önergesinde bahsi geçen 1586 sayılı kanunun yürürlükten kaldırılmasına yönelik hükümetimizce bu aşamada herhangi bir çalışma yapılmamaktadır.”
Oysa Meclis çoğunluğunu elinde bulunduran hükümetin, bu yönde kendisi yasa tasarısı sevk edebileceği gibi milletvekillerinin verdiği yasa önerilerini desteklemesinin önünde bir engel bulunmuyor. Ayrıca AKP hükümeti, çok tartışmalı ve önemli konularda bile AKP’li milletvekillerine verdirilen yasa önerilerini destekleyerek yasalaşmasını sağlıyor.