Gezi aileleri Cumhuriyet'e konuştu: Ortak talepler barış ve adalet
Gezi Direnişi’nin üzerinden 5 yıl geçti. Gezi Direnişi’nde yaşamını yitiren Ali İsmail Korkmaz, Abdullah Cömert ve Ahmet Atakan’ın aileleri adalet ve barış istiyor.
Akın BodurGezi Direnişi’nin üzerinden 5 yıl geçti. Gezi Direnişi’nde yaşamını yitiren Ali İsmail Korkmaz, Abdullah Cömert ve Ahmet Atakan’ın aileleri adalet ve barış istiyor. Korkmaz, Cömert ve Atakan’ın yakınlarının değerlendirmeleri şöyle:
GÜRKAN KORKMAZ:
Biz sahipleniyoruz onlar inkâr ediyor
Gezi Direnişi sırasında Eskişehir’de 1 Haziran 2013 gecesi 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz, polis ve eli sopalı esnaf tarafından dövüldükten sonra beyin kanaması geçirdi ve 38 günlük yaşam mücadelesinin ardından 10 Temmuz’da yaşamını yitirdi. Ali İsmail’e atılan tekme hiç unutulmadı. Ali İsmail’in ailesi onun düşlerini gerçekleştirmek için Ali İsmail Korkmaz Vakfı’nı (ALİKEV) kurdu. Ali İsmail’in ağabeyi Gürkan Korkmaz, “Biz, Gezi olayları, onlara ilişkin paylaşımlarımızdan gurur duyuyoruz, sahipleniyoruz ama hükümet beş sene öncesini inkâr ediyor ve tüm paylaşımlarını silme çabasında. Biz inandığımız şeylere göre hareket ediyorduk, onlar günlük siyasete göre. Gezi, beş yaşında ve o ruh hâlâ devam ediyor. Gezi bizim onurumuzdur” dedi.
Şık ve TTB’ye ödül
Ali İsmail, 2 Haziran’da Eskişehir’de anılacak. 16.00’da Sanayi Sokak’ta Ali İsmail’in öldüresiye dövüldüğü yere karanfiller bırakılacak. Ali İsmail Yaşam Ödülü ise bu yıl HDP’nin İstanbul milletvekili adayı Ahmet Şık ile Afrin harekâtına yönelik yayımladıkladı “Savaş bir halk sağlığı sorunudur” başlıklı bildiri nedeniyle gözaltına alınan TTB Merkez Konseyi üyelerine verilecek. Ödül töreni, 2 Haziran günü saat 18.00’de Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde düzenlenecek.
EDİP CÖMERT:
Her şeyi kafalarına göre uyguluyorlar
Gezi Direnişi sırasında Antakya’da, Armutlu Mahallesi’nde 3 Haziran 2013 gecesi 23 yaşındaki Abdullah Cömert, polisin attığı gaz bombasıyla başından vurularak yaşamını yitirdi. Polis memuru A.K hiç tutuklanmadı. 3 yıl süren yargılamanın ardından sanık polis “kastın aşılması suretiyle adam öldürmek” suçundan 13 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı ancak “delilleri karartma ihtimalinin bulunmaması, sabit adresinin olması, adli kontrol tedbirinin yeterli olacağı” gibi gerekçelerle tutuklanmasına gerek olmadığına karar verildi. Baba Edip Cömert, oğlu Abdullah’ın katil zanlısı olarak yargılanan polis memurunun cezasının düşülmesinin istendiğini anımsatarak, “Artık adalet istiyoruz. Önce davayı süründürdüler, şimdi de cezayı indirmek istiyorlar. Kanun manun yok. Kendi kafalarına göre uyguluyorlar her şeyi. Ama bu davayı biz kazanacağız. Belki Türkiye’de kazanamayacağız ama davanın peşini bırakmayacağız ve Avrupa’da kazanacağız” dedi. 5 yıldır günlerinin acı içinde geçtiğini anlatan Cömert, “Her gün ağlıyoruz, her gün kahroluyoruz. Abdullah’ın annesi Hatice Cömert daha da kötü. Artık oğlu Abdullah yok ama birkaç hastalığı var, her gün hastanedeyiz. Abdullah’ın, bu çocukların suçu neydi? Adalet yok. Bir kişi konuşuyor, 80 milyon susuyor. Ama bu seçim onların sonu olacak, inşallah” dedi. Abdocan’ın ağabeyi Adnan Cömert de “Gezi protestolarının gururu sokağa çıkanlara, acıları da bize, Gezi ailelerine kaldı. Adalet de sağlanamadı. Yargıyla siyasiler beraber hareket etti” dedi. Abdullah Cömert, 3 Haziran’da ailesi tarafından mezarı başında anılacak.
EMSAL ATAKAN:
Ülkede adalet olursa barış ve huzur da olur
22 yaşındaki Ahmet Atakan, ODTÜ’ye destek eylemleri sırasında 10 Eylül 2013 gecesi Armutlu Mahallesi’nde yaşamını yitirdi. Ahmet’in ölümüyle ilgili soruşturmada hiçbir ilerleme sağlanamadı. Gün geçtikçe acılarının büyüdüğünü anlatan anne Emsal Atakan “Aradan 5 yıl geçmesine rağmen halen adalet sağlanmadı, sağlanamadı. Bunun acısını daha çok hisssediyoruz; üzülüyor, ağlıyoruz, ‘başka çocuklar ölmesin’ diyoruz. Çocuklarımızın caddeye, sokağa çıktığı dönemde tek amacı, istedikleri tek şey, özgürlüktü, adalet ve savaşın olmamasıydı. Ülkede adelet olursa, inanın zaten huzur ve barış gelir” diye konuştu. “Bizler ‘başka çocuklar ölmesin, öldürülmesin’ dedik ama kim ne dediyse hemen içeri aldılar, hapishaneler doldu, baskılar arttı” diyen Emsal Atakan, “Her şey kötüye gitiyor. OHAL var ve bu ortamda seçime gidiliyor. İnsanlar baskıyla susturulmuş durumda. Bir öfke patlamasından korkuyorum. Olursa da hiç şaşırmam çünkü artık hepimiz, insanlar öfke dolu ve hepimizin isteği adaletin bir an önce sağlanması, demokrasi, özgürlük ve barışa kavuşulmasıdır. Çocuklarımız katledildi yetmedi, biz bu sürede yollarda sürüldük ve bu bizlere daha çok acı verdi, daha büyük acılar yaşattılar bize. Şimdi birileri çıkmış ve ‘herkes memnun’ diyor. Hatay’da yaşıyorum. Buraya bakıldığında, böyle görmüyorum” dedi.