Geleceğin mesleklerinde yazılım ve yapay zeka ön planda
Üniversite adaylarında tercih dönemi başlarken, öğrenciler ve ebeveynlerinin aklındaki en önemli sorulardan bir tanesini de doğru meslek tercihi yapmak oluşturuyor.
AATeknolojide yaşanan hızlı gelişmeler sonucu gelecekte bazı mesleklerin robotik ve yapay zeka sistemleri ile yapılacağı belirtilirken, öğrenciler ve ebeveynler için de tercih edilecek mesleğin gelecekte devam edip etmeyeceği ya da iş bulma şansının yüksek olup olmadığı her zamankinden daha önemli hale başladı.
Bir istihdam platformunun Genel Müdürü olan Fatih Uysal, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, "Hangi bölümden mezun olursam daha kolay iş bulurum" sorusu ile sık sık karşılaştıklarını ifade etti.
Bu soruya Kariyer.net'in büyük verisinden hareketle cevap verebilmek ve üniversite tercihi yapacak gençlere ve ailelerine yol göstermek amacıyla alanında uzman danışma kurulunun desteği ile "İşveren İlgi Endeksi" adlı bir çalışma hazırladıklarını aktaran Uysal, "İşveren İlgi Endeksi'ni oluştururken, Kariyer.net'te son 10 yılda yeni çalışanlarını arayan 486 bin işveren kullanıcısının 200 milyon hareketini inceledik. Daha sonra bu hareketleri adayların öz geçmişlerindeki bilgiler ile eşleştirerek anlamlandırmaya çalıştık. Mezunların, üniversite mezuniyetini takip eden ilk 2 yıl içerisinde işe girme hızlarını, işverenlerin hangi üniversite ya da bölüm mezunlarına daha sık ilgi gösterdiklerini belirledik" şeklinde konuştu.
"DİJİTAL DÖNÜŞÜM İLE İHTİYAÇ DUYULAN YETENEK PROFİLİ DEĞİŞİYOR"
Fatih Uysal, endeks verilerinde her devirde gözde meslek olan mühendisliğin yine ilk sırada yer aldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Yaygın olan bilgisayar mühendisliği, endüstri mühendisliği bölümlerinin yanı sıra kontrol ve otomasyon, endüstri sistemleri, yazılım mühendisliği gibi bölümlerin işverenlerin ilgisini çektiğini, oldukça az üniversitede bulunan işletme mühendisliği ve matematik mühendisliği bölümlerinin endeksin ilk 10'u arasına girdiğini görüyoruz. Bu sıralama bize, hızlanan dijital dönüşüm sonrasında işverenlerin ihtiyaç duydukları yetenek profilinin de değiştiğini gösteriyor. Tüm bunların yanı sıra işletme, ekonomi gibi yönetim bilimleri ile iletişim bölümlerinden mezun olan yeteneklere de işverenlerin ilgisinin yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Son olarak, yetişmiş yeteneğin az olduğu ve artan ticaret hacminin bulunduğu alanlarda mezun veren Almanca işletme, Çince/Rusça mütercim tercümanlık gibi bölümlere de işverenlerin ilgisinin yüksek olduğunu söylememiz mümkün."
Uysal, öğrencilerin bölüm seçerken dikkat etmesi gereken hususlara ilişkin bazı tavsiyelerde bulundu.
Pandemi döneminde Kariyer.net olarak Türkiye'nin en büyük şirketlerinde İK fonksiyonlarını yöneten iş insanları ile "İK Liderleri Buluşmaları"nda bir araya geldiklerini aktaran Uysal, şöyle devam etti:
"Birçoğu önümüzdeki dönemde hem davranışsal hem de fonksiyonel becerilerin gelişmesinin önemli olacağının altını çizdi. Dijital dönüşümün hızlandığı bu dönem, beyaz yaka çalışanların teknik yetkinliklerini artırması ve geliştirmesi ihtiyacını da beraberinde getirdi. Diğer yandan dayanıklılık, esneklik, çeviklik, çoklu düşünme yeteneği, stresle başa çıkma, belirsizliğe hızlı uyum sağlama, problem çözme, yeniliğe adapte olma gibi davranışsal becerilerin de gelişmesi gerekecek. Farklı görevlere hızlıca adapte olabilen yetenekler, önümüzdeki dönemde çalışma hayatında tercih nedeni olacak."
"ÖNEMLİ OLAN, ÜNİVERSİTE SONRASI KENDİNİZİ NASIL GELİŞTİRDİĞİNİZ"
Kariyer.net Genel Müdürü Uysal, öğrencilerin üniversite eğitimleri boyunca staj ve part-time iş olanakları ile hem fonksiyonel hem de davranışsal becerilerini geliştirmeye odaklanmasının büyük önem taşıdığını vurguladı.
Uysal, devamla şunları kaydetti:
"Ne yazık ki üniversite öğrencilerinin sadece yüzde 16'sının okurken kendi istekleri ile staj yaptığını, bir çoğunun zorunlu stajlar ile sınırlı kaldığını görüyoruz. Öğrencilerin, üniversitelerin kendilerine sağladığı staj imkanlarının ötesinde fırsatları yakalamaya çalışmalarının çok önemli olduğunun tekrar altını çizmemiz gerekli. Üniversiteyi kazanmak sadece bir adım. Önemli olan, sonrasında kendinizi nasıl geliştirdiğiniz. Bu durum hangi bölümde ve şehirde okuduklarından bağımsız olarak öğrencilerin üzerine eğilmeleri gereken bir durum.
İşveren İlgi Endeksi sonuçları bize gösteriyor ki, öğrencilerin seçtikleri bölüm ve okudukları kampüsün iş/ekonomi/sanayi merkezlerine yakın olması, ileride işverenlerin ilgisini daha kolay çekmelerine yardımcı oluyor. Eğer bu anlamda avantajlı bir bölüm tercih etmeleri mümkün olmazsa kendilerini uzaktan eğitimler ve üniversite-sanayi iş birliği ile yapılacak uzaktan projeler ile geliştirmelerini öneririm. Son olarak, bugün 'dijital doğanlar' diye tanımladığımız genç kuşağın üstesinden gelmesi gereken en büyük durum, 'sürekli öğrenmeyi öğrenebilmek.' Hangi üniversitede, hangi bölümde okuyor olurlarsa olsunlar 4 yıllık eğitimlerinin ardından kendilerini hep güncel tutmaları gerekecek."
İşverenlerin bulmakta en çok zorlandığı yetenek grubunun; dijital ile bağlantılı işlerde kilit rol oynayan, dijital ekosistemdeki araçların birden fazlasını kullanabilen kişiler olduğunu vurgulayan Uysal, "Onları 'dijital yetenekler' olarak adlandırıyoruz. Hem dünyada hem de ülkemizde büyük bir 'dijital yetenek açığı' var. İşe alım uzmanlarının yüzde 83'ü bu alanlardaki pozisyonları doldurmakta zorluk yaşadıklarını belirtiyor. Bu grubun içerisinde en çok arananlar; yazılım uzmanları/mühendisleri, Ar-Ge mühendisleri, mobil uygulama geliştiricileri, ürün geliştirme yöneticileri, kullanıcı deneyimi uzmanları, kullanıcı arayüz tasarımı uzmanları, sistem mühendisleri, veri analitiği uzmanları, yapay zeka uzmanlarıdır" diye konuştu.
"Geleceğin mesleklerinde ilk sırada yazılım, ikinci sırada yapay zeka var"
Fatih Uysal, Kariyer.net üyesi 1.878 yeni mezun ve 223 işverenin katılımı ile gerçekleştirdikleri Türkiye'de Gençlerin Kariyer Tercihleri Araştırması'nın sonuçlarının da benzer bir resim ortaya koyduğunu ifade ederek, yeni mezunlar ve işverenlere "geleceğin mesleği ne olacak" diye sorduklarında, her iki grubun da ilk sırada yazılıma, ikinci sırada ise yapay zeka ve robot teknolojilerine yer verdiğini gördüklerini söyledi.
Türkiye'deki bilgi teknolojileri alanında çalışan yeteneklerin yüzde 73'ünün teknolojik değişimlerden çok etkileneceklerini belirtirken, yüzde 86'sının eğitime hatırı sayılır bir zaman ayırdığından söz ettiğini aktaran Uysal, "Kariyerini dijital alanlardan birinde inşa edecek öğrencilere önerim de benzer bir doğrultuda olacak; sürekli öğrenmeye açık olmalılar ve kendilerini devamlı geliştirmeye odaklanmalılar" dedi.