Gazeteci Hakan Aygün’ün İBAN paylaşımlarına AYM hak ihlali kararı verdi

Anayasa Mahkemesi (AYM), gazeteci Hakan Aygün’ün koronavirüsle mücadele kapsamında AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın IBAN paylaşarak yardım çağrısında bulunmasıyla ilgili yaptığı paylaşımların ardından tutuklanmasıyla ilgili süreçte kararı verdi. Tahliyesinin ardından başvuruyu değerlendiren AYM, söz konusu paylaşımların kamu barışını somut olarak tehlikeye sokan bir durum olarak görmedi. AYM, Aygün’ün 40 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti.

ANKA

Aygün, “Alkol artık haram değil size helal kıldık, ‘Corona suresi” ve koronavirüs pandemesiyle ilgili toplanan yardımlar hakkında da “Ondan sonra iman mı IBAN mı diye garİBAN imanlıları tahrik eden manyaklar çıkıyor. Görüyorsunuz bütün olay IBAN kavgası” paylaşımları nedeniyle tutuklandı.

SORUŞTURMA AÇILDI

Bodrum Cumhuriyet Savcılığı, Aygün hakkında 6 Nisan 2020 tarihinde hazırladığı iddianamesinde tarafından ‘halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik’ suçuyla başlayan soruşturmaya, ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama’ suçunu da ekledi. Bodrum 3. Asliye Ceza Mahkemesi 7 Nisan 2020 tarihinde iddianameyi kabul etti.

Aygün tutukluluğa Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’nde itiraz etti ancak itirazı reddedildi. Aygün, en son 22 Nisan 2020 tarihinde AYM’ye bireysel başvuruda bulunarak, ‘uygun olmayan tutuklama tedbiri nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının’ ihlal edildiğini ileri sürdü.

40 BİN LİRA MANEVİ TAZMİNAT

AYM’ye yaptığı bireysel başvurusu 12 Ocak 2021 tarihinde görüşüldü. Aygün’ün tutuklanmasının ‘hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının’ ihlal edildiğine karar verdi. Aygün’ün 40 bin lira manevi tazminat talebi kabul edilerek, kararın bir örneği Hazine ve Maliye Bakanlığı’na yollandı. Ayrıca kararın birer örneği Aygün’ün yargılandığı Bodrum 3. Asliye Ceza Mahkemesi’ne ve Adalet Bakanlığı’na gönderildi.

KAMU BARIŞINI TEHLİKEYE SOKAN BİR DURUM DEĞİL

AYM kararının gerekçesinde, paylaşımların kamu düzeni açısında ne şekilde somut bir tehlikeye sebebiyet verdiği soruşturma belgelerinde anlatılmadığı kaydedilerek, “Bu paylaşımların sosyal medya ortamında birçok kişi tarafından beğenilmesine değinmişse de bunu herhangi bir şekilde kamu barışını somut olarak tehlikeye sokan bir durum olarak kabulü mümkün değildir” denildi. AYM, tutuklamaya ilişkin “Suç işlendiğine dair kuvvetli belirtinin yeterince ortaya konulmadığı sonucuna varıldı” diye karşı çıktı.  

AYM’DEN, İLK DERECE MAHKEMELERDE TATIŞILMASI TAVSİYESİ

AYM, Aygün’ün ‘basın ve ifade özgürlüğünün’ ihlal edildiğine ilişkin iddiayı da değerlendirdi. Kararda ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri aşağılama’ suçuna konu olan yargılamanın ilk derece mahkemesinde devam ettiği ve orada değerlendirileceği belirtildi. Kararda, , paylaşımların ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ suçu yönünden ‘kuvvetli suç belirtisi olarak kabul edilmeyen paylaşımların da Halkın bir kesimini dini değerleri dolayısıyla aşağılayan özellikte olup olmadığının da ilk derece mahkemeleri tarafından tartışılması" tavsiyesi edildi.