Galatasaray'da başkan adayları, canlı yayında buluştu

Galatasaray'da başkan adayları Metin Öztürk, İbrahim Özdemir, Eşref Hamamcıoğlu ve Burak Elmas, canlı yayında açıklamalarda bulundu.

cumhuriyet.com.tr

Galatasaray'da 19 Haziran'da yapılacak başkanlık seçimi öncesi adaylar Metin Öztürk, İbrahim Özdemir, Eşref Hamamcıoğlu ve Burak Elmas. Galatasaraylılar Derneği'nin yaptığı "Başkan Adayları Konuşuyor" isimli canlı yayında bir araya geldi. Kulüp üyesi ve gazeteci Ruşen Çakır'ın moderatörlüğünü yaptığı yayında adaylar, kendilerini, ekiplerini ve projelerini anlattı. Adaylardan Yiğit Şardan, yayında yer almadı.

İlk olarak adaylara kendilerini tanıtmaları ve neden aday olduklarını anlatmaları için beşer dakikalık süre verildi. Adaylar, camiadaki kıdem sırasına göre sırayla söz aldı.

BURAK ELMAS: "GALATASARAY BUNDAN SONRA ZARAR EDEMEZ"

Adaylardan Burak Elmas, tüm adaylara başarılar diledi ve Galatasaray demokrasisine yaptıkları katkıdan dolayı teşekkür etti. Elmas, Avusturya Lisesi'nden mezun olmasına rağmen kendisini Galatasaraylı olarak adlandırdığını ve çocukluğunda Florya'da antrenmanları seyretmeye gittiğini vurguladı.

Elmas, Galatasaray'ın problemlerinin ve kuruluş ideallerinin arzuladıkları gibi olmadığını söyledi: "Bu bir iktidar mücadelesi değil, Galatasaray'ın geleceğiyle ilgili bir mücadele. Samimi niyetimizi tüm büyüklerimizle paylaştık. Galatasaraylıların şikayet ettiği seçim dönemi alışkanlıklardan uzak durmaya, oy için değil, yetkinlik için Galatasaray'a insan kazandırmaya, çözüm önerileri oluşturmaya çalıştık. Bunu bir görev olarak ürettik. Bugün teveccühün oluştuğunu görüyoruz. Çok geniş, 90 kişilik bir ekibiz."

Burak Elmas, aidiyetin önemine vurgu yaptı:

"Mustafa Kemal Atatürk'ün çok güzel bir sözü var: 'Geçmişini bilmeyen, geleceğine yön veremez'. Dolayısıyla Galatasaray'ı anlamak için, geçmişinden bugüne gelen yolculuğunu ve değerlerini anlamak lazım. Galatasaray'ın gücü, kurumlarının güçlü olmasından ortaya çıkar. Yola çıkarken şunu söyledik: Galatasaray'da kutuplaşmaya izin vermeyeceğiz. Galatasaray'ın kurumları ancak kuvvetli olduğu zaman farklıdır. Galatasaray'ı tanımayan yöneticiler sebebiyle sinerjiden faydalanamıyoruz. İletişim, birleşmek için çok önemli. Problemler, Galatasaraylıları birlikte hedefe götürerek çözülebilir. Dijital iletişimi ve aidiyet projemizi çok önemsiyoruz. Galatasaray, ne üyesini, ne taraftarını yeterince tanımıyor. Onların gerçek fikirlerini öğrenerek, Galatasaray'ı kolektif akılla yönetmeyi istiyoruz. Sloganımızı 'Birlikte çok şey başaracağız' olarak belirledik. Birlikte, Galatasaray'ı hak ettiği yere taşıyacağız."

Elmas, Metin Öztürk'ün göreve gelmesi durumunda bir yıl sonra seçime gideceği açıklamasına katılmadığını belirtti:

"Bizler aday olurken, tüzüğümüze göre aday oluyoruz. Bu, tüm maddeleri kabul ettiğimizin taahhüdüdür. Öncelikle şunu belirtmek isteriz: Her maddeye bağlı kalacağız ve uygulanması için tüm imkanları seferber edeceğiz. İkinci maddeye gelince... Mevcut tüzükle ilgili operasyonel süreçlerin hızlandırılması için camianın uzlaştığı maddeler var. Bunlardan birisi, mali yılın eşitlenmesi. Diğeri, denetim kurulunun bağımsız olması. Bir yönetim kurulunun, iki ayrı denetim kuruluyla çalışmasını arzu ediyoruz. Üyelerin fikirlerini almak çok önemli. Dijital transformasyona önem veriyoruz. Galatasaray'ın yazılı olmayan kurallarının, herkes tarafından benimsenemeyeceğini gördük. Etik kuralların yazılı hale getirilmesi gerekiyor. Metin Bey'in iyi niyetinden şüphem yok ama Galatasaray'ın mevcut problemlerinin büyüklüğü, bir seçim ortamına girmesini değil, istikrarlı bir yönetimi gerektiriyor. Galatasaray'ın istikrara ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz."

Burak Elmas, teknolojinin önemine vurgu yaptı:

"Bir avantajım var. Çok genç yaşta futbol şubesinde çalıştım. Futbolun dinamiklerini, uygulanmayan konuları çok iyi biliyorum. Tüm şubeler için detaylı çalışma yaptık. Galatasaray'ın oyun felsefeleri ve stratejileri olmalı. Gelen teknik direktörler ve oyuncular ona göre gelmeli. Galatasaray, bu sistemlerle sürdürülebilir başarı peşinde koşmalı. Dünyadaki birçok kulüpte anlık verilerle kararlar veriliyor. Oyuncu izleme ve mevcut oyuncuların takibi için sistem kurmayı arzu ediyoruz. Galatasaray, dönemsel olarak stratejisiz yönetiliyor. Gelen her teknik direktör, kafasındaki stratejiyi uyguluyor. Biz, en yetkin kişileri göreve getireceğiz. 

Hep altyapıdan bahsediliyor. Altyapı, bir yan iş gibi yapılamaz. Esas iş gibi görülerek, gereklilikleri yerine getirilerek, A Takım'ın uzantısı gibi değil, sadece altyapı vizyonuyla yönetmek lazım. Avrupa'da detaylı incelemeler yaptık. Birkaç pilot takımla ön görüşme ve anlaşma yaptık. Altyapılardaki yıldız adaylarımızın pilot takımda oynama garantisini alacağız.

Tüm spor dallarında bir ekip çalışması vardır. Tek kişi başarılı olamaz. Ancak, aynı öngörü için birlikte çalışırsanız başarı gelir. Takım olamıyorsanız gelmez, gelse bile sürdürülebilir olmaz."

Burak Elmas, kulübün artık zarar edemeyeceğini kaydetti:

"Galatasaray bu mali tablolardan hep çıktı ve yine çıkacak. Çok para harcamak, başarı getirmez. 60 milyon avro ile şampiyonlukları kaçırırken, 45 milyon avro bütçesi olanlar şampiyon oldu. Avrupa'da 35 milyon avro bütçe ile kupa alanlar oldu. Bizden az para harcayanlar play-off oynadı, biz küme düşmemeye oynadık. Onlar şampiyon oldu, biz 2. olduk. Bu hataları yapmamak lazım. Galatasaray bundan sonra zarar edemez.

Bankalar Birliği anlaşması var. Üçüncü seneye doğru sistemle gitmeliyiz. Yoksa takım kuramayız ve başarılı olamayız. Dijital hayat var, artık oradaki payımızı yükseltmeliyiz. Dijital uygulamalar yetkinlik gerektirir. Hayatında bu büyüklükte projeler yapmayanlar, burada başarılı olamazlar. Galatasaray markası, Türkiye'nin en büyük markası ama doğru yönetilemiyor. Bu markadan gelir elde edilemiyor. Galatasaray'a 25 milyon dolar kadar ilave gelir oluşturacağız.

Galatasaray ayrıca gayrimenkulden de gelir elde edebilir. Riva ihaleye çıktı, oradaki satışı arttıracak gerekli desteği vermedik. Biz göreve gelince, bu desteği vereceğiz. Kemerburgaz bir mecburiyet, burayı yapmamız lazım. Ekibimizde çok donanımlı arkadaşlar var. Finansmanı da sağlandı. 25-28 ay arasında bu proje yapılacak. Sonrasında Florya'yı genel kurul onayıyla değerlendireceğiz. Basketbola sürekli gelir getirecek tesis planladık. Tüm şubeler için de planlarımızı yaptık. Bunun için sponsorluk ön anlaşmalarını imzaladık."

Elmas, Galatasaray'ın önceki başkanlarının değerine vurgu yaptı:

"Birçok başkanla çalıştım, çok değerli isimlerden bir şeyler öğrendim. Galatasaray'ın geleneklerinden uzaklaşır bir hale geldik. İdolümüz Ali Sami Yen'dir. Onu okuyarak, Galatasaray'ı anlamanız lazım. Ali Uras döneminde Galatasaray'ı anlamaya ve yaşamaya başladım. Alp Yalman'dan pek çok şey öğrendim. Büyürken onun her şeyine özenirdik. Onun yüzünden 17 yaşında puro içmeye başladım, bunu kendisine de söyledim. Mehmet Cansun'dan bir şeyler öğrendim. Özhan Canaydın'dan bir şeyler aldım. Görev bize verilirse, en ideal Galatasaray başkanlığını yapacağım."

Burak Elmas, amatör şubelerde sponsorlukların hazır olduğunu açıkladı:

"Amatör şubeler konusunda hassasım, çünkü kızım da bir sporcu. Bireysel sporlara ne kadar destek verilmesi gerektiğini biliyorum. Bütün şubelerde planlarımızı hazırladık. Eskiden bu sporları yapmış arkadaşlarımızla görüştük. Sponsorluklarımız hazır. Amatör şubelere büyük önem vereceğiz. Basketbol şubesi için ileride EuroLeague A lisansı almayı planlıyoruz. Basketbol ve voleybol, kendi ekonomilerini yaratacak. Voleybolda da aynı şekilde sürdürülen bir başarı planladık. Dönemsel değil, uzun vadeli hedefler için hazırlandık."

Burak Elmas, Galatasaray'da kadın futbol şubesini kuracaklarını açıkladı:

"Kadınlarımıza yönetimde büyük ölçüde yer vereceğiz. Kadın Futbol Şubesi kuracağız. Sponsorumuz da hazır. Altyapıdan itibaren Galatasaray'da daha fazla kadının yer almasını sağlayacağız. Dünyayı kadınlar kurtaracak. Galatasaray'ı da kadınlar kurtaracak."

METİN ÖZTÜRK: "ALBAYRAK, SELFIE UĞRUNA KULÜBÜ ZARARA SOKTU"

Bir diğer aday Metin Öztürk ise kendisini tanıttı ve şunları söyledi: "Denetim mekanizmaları iyi çalışmadığı ve borçlar ötelendiği için yönetilemeyecek hale geldik. Buna bir iş adamı gözüyle bakmak istedim. Kulübümüze katma değer getirip, maliyetleri azaltıp, başarıyı en yüksek seviyede tutup, altı yılda borçları sıfırlamayı hedefliyoruz. Umarım başarırız."

Metin Öztürk, seçilmeleri halinde Galatasaray'ı bir sene içerisinde seçime götüreceklerini söyledi:

"'Daha güçlü Galatasaray' mottosuyla yola çıktık. Son iki senede pandemi ve ibrasızlık nedeniyle ciddi sorunlar yaşadık, pandemi ortamında seçime gidiyoruz. Pek çok büyüğüm, gelmekten imtina edeceğini söyledi. Bu seçim, mutlaka yapılmalı. Bankalar Birliği anlaşması genel kurula gelmeli. Seçildiğimiz takdirde, altı yıllık bir hedefle yola çıkıyoruz, tüm hukuki pürüzleri temizleyip tek maddelik bir tüzük değişikliği yapacağız. Bir rehabilitasyon kabinesi gibi, Galatasaray'ı şeffaf bir seçime götüreceğiz."

Öztürk, Burak Elmas'ın 'bir sene içerisinde seçim' fikrine katılmamasını şöyle değerlendirdi: 

"Burak Bey'in bahsettiği şey, tüzükle alakalı. Herhalde adaylar arasında tüzüğe en çok zaman ayırmış kişiyim. Burak Bey'in haklı olduğu bir şey var, her yıl seçim kaos yaratır. Bunu dememizin sebebi, biz altı sene için geliyoruz. Dünyanın gündeminde pandemi var. Bu dönemde bir ibra sorunu yaşadık. İddiamız şu: Sadece güvenoyu için geleceğiz. Bir rivayet var: '800 kişi oy kullanamaz, dava açarız' diyorlar. Özgüvenimiz fazla. Altı sene için geliyoruz, bir sene sonra sandığı koyarız, bizden memnunsanız veya aday olmaya arzunuz varsa buyurun. Galatasaray kaoslardan kurtulmalı. Benzer şeyleri düşünüyoruz. Bir de şu var: 'Faiz ödemesiz dönemde gelip, tabelaya bir yıl kendi adını astırmak istiyor' dediler. Ben birinci sandıktayım. Ben altı sene için geliyorum. Taahhütlerin altına imzamızı atarız. Galatasaray'ın önünü açmak lazım. Hiçbir aday, tablolara hakim değil."

Metin Öztürk, mevcut yönetimin hatalarını eleştirdi:

"Biz işin idari tarafındayız. 19 Haziran'da seçildiğimizde, 20 Haziran'da Fatih Terim hocamızı göreve çağıracağız. Şu anda onun bıraktığı liste üzerinden transfer ve diğer konular gidiyor. En son yönetimde şunları gördük. 

Tek bir kişi, Abdurrahim Albayrak üzerinden işler yürüdü. Bu durumda ne kadar iyi niyet olursa olsun, hata ihtimali yüksek oluyor. 30 gol atmış Gomis varken, muhtelif sebeplerle onu gönderdik. O gün Abdurrahim Bey; B ve C planlarının olduğunu söyledi. Biz o planların olmadığını gördük. Şampiyonlar Ligi'nde en kolay gruptan çıkamadık. Kasımpaşa, 600 bin avroya aldığı Diagne'yi bize 20 milyon avroya mal etti. 10 milyon kendisinin, 1,8 milyon KDV'si, şampiyon olduğumuz takdirde 3 milyon, menajer ücreti dahil 20 milyon avro. Mitroglou geldi, arkasından dünya starı Falcao geldi. Biz Falcao'ya da itiraz etmiyoruz, bizim ekonomizin buna uygun olmadığını anlatıyoruz. Biz ne yapacağız? Dört kişilik bir kadroyla teknik ekiple olan koordinasyonu yürüteceğiz. Kötü yönetimle, 100 yıllık borcu bir senede yapmayı becerdik. Averajla şampiyonluk kaybettik, bize 30-40 milyon avroya mal oldu. Saha şartlarını iyileştirebilseydik, bu da 1-2 milyon TL... Orada beş puan kayboldu.

Bir diğeri de... Biz Fatih Terimci değiliz. Bizim miadımız dolacağı gibi onun da miadı dolacak. Ama üç hafta sonra maça çıkacaksanız, en hazır hoca Terim'dir. Bizim yapacağımız, futbolcuların maaşını zamanında ödeyerek onları kampa yetiştirmek."

Metin Öztürk, ekonomik sorunlara karşı geliştirdiği çözüm önerilerini sıraladı:

"Biz, 2019 yılındaki mali kongreden sonra kolları sıvadık. Neleri yapacağımızı planladık ve 2020'nin Mart ayında bir çalıştay yaptık. Küçük çalıştaylarla devam ettik. Arka arkaya iki mali genel kurulun yapılmaması, sıkıntılı ortamı getirdi. Önü açılmış, ileriye giden bir Galatasaray izleyeceksiniz. En önemlisi, bu borcu azaltmak şart. Tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan dediğimizde en önemlisi, genel kuruldan onay alındığı gibi, arazilerimizi değerlendirdiğimizde 100 milyon dolarlık bir değer elde ediyorsunuz. 

Biz bir yılda Kemerburgaz'a dört antrenman sahası yapacağız. Kaynak bulamazsak kendi imkanlarımızla yapıp, Florya'nın Kemerburgaz'a taşınmasını sağlayacağız. Stadın isim hakkıyla alakalı üç yabancı, iki firmayla görüşüyoruz. Biz bunu beş yıllım planlıyoruz ama yabancılar 10 yıllık istiyor. İsim hakkıyla beraber borçların yarısının kalkacağını düşünüyoruz. İşin mali yapısına geldiğimizde, kulüpte Bitcoin tarzı faaliyetler var. Bunlar geliştirilecek. Tüm gelirlerinizi şampiyonluk üzerine kurarsanız tıkanırsınız. Dijital projeler ve mağazacılıktan gelir bekliyoruz. Bugüne dek amatör branşlarımız, 10 senede 200 milyon dolar kaynak tüketti. Bu branşları gelir yaratır hale getireceğiz."

Metin Öztürk, eski başkan Dursun Özbek'in yaptığı işlere değindi:

"Ali Sami Yen, kalbimizin bir numaralı sahibidir. Misyonumuz, Atatürk değerlerine bağlı kalarak, kurucumuz Ali Sami Yen Bey'in çizdiği yolda ilerlemektir. Mesela bugün herkes, Kemerburgaz'dan bahsediyorsa, Dursun Özbek sayesindedir. İki şampiyonluktan ve Şampiyonlar Ligi'nden 70 milyon avro aldıysanız, Dursun Özbek sayesindedir. Seçimi kaybederiz ama vefayı kaybetmeyiz. Kasa kolaylığından asla bahsetmedik. Abdurrahim Albayrak, bir selfie uğruna kulübü 50 milyon avro zarara soktu. Ancak keşke kulübü de iyi yönetseydi. Bizleri aradı ve '200-300 milyondan aşağı parayla gelmeyin! SGK'ya 35 milyon TL borcu ötelemeye gidiyorum' dedi. Kazandığım parayla değil, ödediğim vergiyle övünüyorum. Yılda 14 milyon TL vergi ödüyorum, bir kere bile vergi affından yararlanmadım. Hiçbir çalışanımla davam yok. Takımı kampa yetiştiremezsek, Şampiyonlar Ligi gelirinden oluruz. Biz parayı cebimize koyduk, inşallah ihtiyacımız olmaz."

Metin Öztürk, basketbola sponsor olmak isteyen şirketlerin varlığına değindi:

"Listemizde bulunan Doğa Sigorta'nın sahibi Nihat Kırmızı, basketbola sponsor olmaya hazır. NEF de basketbol şubesine sponsor olmak istiyor. HDI Sigorta'nın da voleybolda sponsorlukları var. Su topu için ekonomik sponsorumuz var.  Tenisi Türkiye'nin birçok yerine yayacağız. Belediye ile anlaşma yaptık, Haliç'e deniz küreğini getireceğiz."

Metin Öztürk, yönetim listelerinde iki kadının bulunduğuna vurgu yaptı:

"Yönetimimizde iki kadın var. Biz iki kadın çalıştayı yaptık, ikisine katılım maalesef çok azdı. Amatör branşlar arasında e-spor'a değinen olmadı, ben de değinmedim. Bu branşta hiç zarar etmedik. Çok önemli bir husus. Buna herkesin dikkatini vermesi lazım."

İBRAHİM ÖZDEMİR: "TERİM NET VE AÇIK OLSUN"

Kendisini tanıtan bir diğer aday İbrahim Özdemir, devlet kademesinde geçirdiği uzun yılların kendisine tecrübe kazandırdığını belirterek, yönetim listesinde isimlerin niteliklerine değindi. Özdemir, kendisine verilen beş dakikalık sürenin sonlanması sebebiyle ilk soruya olan cevabını tamamlayamadı.

Özdemir, sonraki soru için verilen sürede Galatasaray'ın yönetim sorunu yaşadığını ve borçların kaldırılamaz hale geldiğini kaydetti: "Galatasaraylıların birbiriyle olan kavgaları, omuz atmalar, kavgalar beni çok yordu. Birliğin ve beraberliğin yeniden tesis edilmesi lazım. Bu mali gücün altından kalmak birilerinin cebine para koyarak değil, yetkinlikle ve mali disiplinle mümkündür. 

İbrahim Özdemir, "Galatasaray'a barış dilinin hakim olması lazım. Yıllardır toplantılara katılırım. Bu koordinasyonu sağlayacak olanlar bizleriz. Kavga dilini uzaklaştırmak lazım. Aksi takdirde daha büyük sıkıntılar yaşayabiliriz. Bunu koordine edecek olanlar, yetenekli yönetim kurulu üyelerimiz. Galatasaray'ın liyakati, ehliyeti olan kadroları muhakkak seçmesi lazım. Galatasaray'ın TFF'de temsil edilmediğini görüyorum. Bunu düşünüp, üyelerin sandığa o şekilde gitmesi lazım. Katılımın yüksek olmasını arzu ediyorum." dedi.

Özdemir, Galatasaray'ın asıl gündeminin tüzük olmadığını söyledi:

"Arkadaşlarımız söylediler, tüzüğün yeniden yapılanması herkesin istediği bir konu. Ama bugün Galatasaray'ın gündemi tüzük mü? Hayati konular varken sadece tüzüğü mü konuşacağız? Önce buna odaklanmamız lazım. Galatasaray, esasından koparak bir yerlere gidiyor. Galatasaray'ın mali tablosunu düzlüğe çıkarması gerek. Galatasaray'ın tecrübeli ellere emanet edilmesi gerek. Herkesin bir yoğurt yiyişi var, ama şöyle bir tecrübem var: Yıllarca Türkiye'de genel ve yerel seçimleri yönettim, iktidarların parçası oldum. Sık sık seçim talebi, istikrarı bozar. Eğer bir seçim şartı varsa, seçim kuruluş reçetesi ise, biz bütün seçimlere hazırız. Bir yıl sonra olur, iki yıl sonra olur, üç yıl sonra olur. Şunu da görüyorum, üç yıldan sonraki süreç içerisinde pandemi neticesinde Mustafa Cengiz'den başka üç seneyi dolduran başkan olmadı. Seçime karşıyım ama genel kurul her şeyin üzerindedir. Taleplere uyarız."

İbrahim Özdemir, teknik direktör Fatih Terim'in seçim konusundaki tavrını eleştirdi:

"Burak Bey bizim evladımız. Çocuklarımın arkadaşı. Ama şunu söylüyorum: Ben Türk spor sistemini yönettim. Hala oralarla yakınım. Galatasaray'ı temsil kabiliyetinde yukarı atlatacak ilişkilerim var. Fatih Hoca'yı bütün arkadaşlardan önce tanıyan benim. Piontek'ten sonra kendisine desteğim de olmuştur. Hocayı yıpratmayalım diye söylüyorum. Ama hocaya açık çağrıda bulundum. Hep koruduk, ama ne bir ses, ne seda, hiçbir şey gelmedi. Bildiğim kadarıyla, avukatı aracılığı ile ikinci dönemde listeler verilirken yapılan değişiklikle, Burak Bey'in listesine avukatını verdi. Doğrudur, yanlıştır, bir şey diyemem. Ama Fatih Hoca gibi kıymeti belli birisinin bu yanlışa düşmeyeceğini düşünüyorum. Ondan şunu rica ediyorum: Lütfen bu konuda net ve açık olsun: Destekliyor musun, desteklemiyor musun?

Futbolun içine düştüğü durum belli. En iyi altyapı Galatasaray'da ama sistem bozuk, işlemiyor. Genç oyuncularımızı genç yaşta takıma monte etmeliyiz. Dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok. Yönetimin futbol aklı, bunu yapmaya muktedir. Ajax, Benfica, Porto modelini Galatasaray'a monte etmeli ve onlarla ilişkilerimizi geliştirmeliyiz. Gedson Fernandes'i bize verdiler, biz onu parlattık. Biz bu konuda geriyiz. Bunu halletmediğimiz sürece Galatasaray'ın iki yakası bir araya gelmez.

Özdemir, Galatasaray'ın borçlarının kapatılmasının zorluğuna değindi:

"Mali krizi görmezden gelmek mümkün değil. Ama Galatasaray mali krize nasıl geldi? Son 20-25 yılda mali disiplin olmadan, gelişigüzel transfer harcamalarıyla günü kurtarmaya çalışmışız. Avrupa şampiyonu olduk ama bunu paraya çeviremedik. Ve markamızı satmaya çalıştık. Futbolda başarısız olduğumuz ara dönemde 60 milyon dolar sarfettik, hep aklımda kalan, Ali Lukunku diye bir futbolcudur. Yalı kazığı gibi bir futbolcu. Hiçbirisi Galatasaray'a değer katmadı. Avrupa şampiyonalarından gelen paralar ortada yok. Deniz bitmiş. Son dönemde de Gomis'i satmakla yaptığımız hatayı 35 milyon dolarla ödedik. Bugün 200-300 milyonluk bir borçtan bahsediliyor. Bilgi sahibi olamıyoruz. Yaklaşan futbol mevsimi dolayısıyla oyuncuları gözden geçirmemiz lazım. 200-300 milyon lirayı acilen temin etmemiz lazım. Hazırlıklıyız. Galatasaray kurtulacak mı? Kolay kolay kurtarmak mümkün değil. Kurumsal bir yapılanma yapmamız lazım. Kemerburgaz'a bir otel yapacağız ve futbolu oraya taşıyacağız. Florya arazisinin imar durumunu düzelteceğiz. Şu anda orası bir tarla. Kapalı spor salonumuz var. Gelir kaynağını arttırmamız mümkün. Bir Galatasaray festivali yapacağız. Başarılı sporculara Galatasaray Lisesi'nden burs vereceğiz."

İbrahim Özdemir, basketbolun öneminin altını çizdi:

"Gelecekte Riva gibi değerli araziler katmanın peşindeyiz. Bu konuda ciddi gelişmeler de var. Basketboldan vazgeçemeyiz. Selim Demir basketbolda önemli ismimiz olacak. Galatasaray, basketbolda iyi sponsorlar bulabilir."

Özdemir, bazı kadın üyelerin yönetim kurulu listelerine girmeyi istemediğini belirtti:

"Tecrübelerine inandığımız kadınlarla görüştük ama yönetime girmek istemediler. Buna rağmen yönetim kurulumda iki kadın var."

EŞREF HAMAMCIOĞLU: "İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NE CEVAP VERİLMEMESİ HANDİKAP"

Adaylardan Eşref Hamamcıoğlu, kendisini tanıttıktan sonra 42 yıldır Galatasaray camiasında olduğunu, altı yıldır Divan Kurulu'nda olduğunu ve Divan Kurulıu başkanlığı görevi süresince kulübün sorunlarına vakıf olduğunu kaydetti. Hamamcıoğlu, şunları söyledi:

"Taşın altına elimi sokmam gerektiğine inandım. Ekip arkadaşlarımla birlikte sorumluluk almak üzere aday oldum. Neyi gidermeyi hedefliyoruz? Toplumsal erozyonun bir süreci, maalesef kulübümüze sirayet etti. Sevgi saygı ortamı bitti. Fikir ayrılıklarımız, en büyük zenginliğimizdi, maalesef kategorilere ayrıldık. Ortak aklı kullanma yeteneğimizi kaybettik. Tüm bunlara izleyici olmak yerine mücadele etmeye karar verdik. Kulübümüzde bir idari ve mali dengesizlik var. Galatasaray'ı yeniden düzlüğe çıkarmak için sorumluluk almaya karar verdik."

Hamamcıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Bence Galatasaray uyuyan bir dev. Bunu uyandırmak için kurumlar arası iletişimi ilkeli şekilde sağlamak lazım. Değerlerimizi anlatabilmek için bir Tevfik Fikret Projesi geliştirdik. Şunu amaçlıyoruz: Neyin olup bittiğini tüm paydaşlarımızla paylaşmak üzere yola çıktık. Lisemiz, üniversitemiz, vakıflarımız ve derneklerimiz var, dünyada imrenilecek bir zenginlik. Bunların oy potansiyeli olarak kullanılması yanlış. Buna engel olacağız. Olabildiğince kucaklayıcı olacağız. 

Hamamcıoğlu, İbrahim Özdemir'e yanıt verdi:

"Ben polemiğe girme taraftarı değilim. Ancak yeni bir malzeme yaratılarak, omuz atma meselelerinin gündeme getirilmesini yadırgıyorum. Divan Kurulu başkanlığı yaptığım sırada beyefendi üyeydi. Gönül isterdi ki kürsüye çıkıp yorum yapsaydı."

Eşref Hamamcıoğlu, bir tüzük komitesi kuracaklarını söyledi:

"Tüzük, Galatasaray'ın anayasasıdır. Günün koşullarına göre ayarlanması lazım. Şu ana dek iki çalışma yapıldı. Bunların temel maddeleri şunlar: Elektronik oylama yapılması lazım. Toplantılar cumartesi ve pazar yapılmalı, konuşmalar çok uzuyor. Dernek ve Sportif AŞ arasındaki mali yıl, senkronize olmalı. İdari ibrasızlığa uğrayan yönetimin bir sonraki seçime girememe maddesi kaldırılmalı. Üyelik konusuna dokunmadık, ayrışmalara sebep olan bir madde. Camia içinde konsensus sağlandıktan sonra tekrar gündeme getirilmeli. Mali genel kurullar yapılmadığı için 800 üyemiz, kurula sunulmadan üye oldu. Oy kullanmamaları için herhangi bir sebep yok. Yönetime geldiğimizde yapacağımız ilk işlerden birisi, operasyonel olarak yönetimlerin önünü açmak için yeni bir tüzük komitesi kurmak."

Eşref Hamamcıoğlu, futbolun bir gider merkezi olduğunu söyledi:

"Konuşmaları memnuniyet ve şaşkınlıkla izledim. Bugüne dek paylaştığımız stratejiler, Galatasaray'ın ortak aklını teşkil ediyor. Memnuniyet verici. Şaşkınlık kısmı ise, hala bazı günlük politikalardan kaçınacağız denilmesine rağmen günlük işlerden bahsediliyor. Galatasaray'ın sorunları ciddi. Sistem eksikliği var. Köklü bir değişiklik lazım. Futbol şubesi, gider merkezi yerine gelir merkezi olmalı. Bunun için kendi değerlerini yaratıp pazarlamalı. Altyapıda teknolojiden faydalanmak, scoutingi ve altyapı hocalarını eğitip donatmak lazım. Galatasaray'da altyapılardan gelen oyuncuların aldığı süre, %4,5. Beşiktaş'ın %16,8, Trabzonspor'un %22,5. O yüzden Galatasaray'ın altyapıya önem verdiğinden bahsedemeyiz. En büyük sorunumuz, geçmiş başarıları paraya çevirememek. Başarıyı satın alma yoluna gittik. Artık devlet işe el koydu. En az %20 verimlilik istiyorlar. Geçen sezon futbol takımının değeri 54 milyon avro, süre alan takımın ortalama değeri, 26,5 milyon avro. Kurtuluş, popülist yaklaşımlardan arınmaktan geçiyor. Partner olarak Bandırmaspor Kulübü'nü seçtik. Daha önce de kulübümüz, onlarla işbirliği yaptık. Oyuncularımızı sahaya sürüp parlatmamız lazım."

Eşref Hamamcıoğlu, Galatasaray'ın mali durumunun çözülemez olmadığını belirtti:

"Galatasaray'ın mali durumu hep konuşulurdu ama son üç senedeki gibi felaket duruma asla gelmemişti. 113 yılda yaptığımız borcu, son 3 yılda yapmışız. Bu borç için sistem değişmeli. Galatasaray kendi gelirlerini yaratmalı ve giderlerindeki sızıntıya engel olmalı. NBA'in yaptığı birçok projeler var, arkadaşlarımız bunlar üzerinde çalıştı. Columbus projemiz var, internetten bakarsanız ne olduğunu iyi anlarsınız. Planlarımız doğrultusunda 2024 sonunda 2,6 milyar TL gibi gelir bekliyoruz. Galatasaray'ın mali durumu kötüdür ama çözülemez değildir. Kasa kolaylığı Galatasaray'ın başına gelmiş en büyük derttir. Parayı veren, düdüğü çalar gibi bir durum oluştu.

Bir gecede Falcao transferine karar verilirse, mali tablonun altından kalkılmaz. Çilek ve yıldız transfer vaatleri yapmayalım. Kimseyi beklenti içine sokmayalım. Riva 2024 yılında bitecek gibi görünüyor. Emlak AŞ ile anlaştıktan sonra buradan 150 milyon lira bekliyoruz. Florya'dan çıkıp, Kemeburgaz'a geçtiğimizde, 450 milyon TL gelir bekliyoruz. Kemerburgaz proje değil, olmazsa olmazdır. Kemerburgaz ve Florya projeleri hazır. Bunu yapacak kişi söz verdi, Galatasaray'ın cebinden para çıkmayacak. Mecidiyeköy'deki binayı değerlendireceğiz."

Eşref Hamamcıoğlu, mevcut başkan yardımcısı Yusuf Günay'ın dün yaptığı açıklamalara göndermede bulundu:

"Ali Sami Yen, 'Galatasaray yabancıları yenmek için kurulmuştur' derken, dün bir yöneticimiz 'Bizim en büyük başarımız, Fenerbahçe'ye hiç yenilmedik' diyor. Çıtayı lütfen düşürmeyelim. Benim ideolojim, Ali Sami Yen'dir. Ali Tanrıyar, sermayesiz neler yapılabileceğini göstermiştir. Alp Yalman, görevi borçsuz bırakmıştır. Eski başkanlardan ortak bir şeylerle Galatasaray'ı buraya getirdik. Yeni bir başkan, yeni bir yönetim değil. Her yönetimden, ilerinin başkanları ve yöneticileri çıksın. Yönetim kurulumuzu böyle oluşturduk. 20 Haziran'da bütün eski başkanları davet edeceğiz. Hepsinin fikirlerinden yararlanacağız. Adayları ve ekiplerini de davet edeceğiz. Projelerinden yararlanmak isteyeceğiz."

Eşref Hamamcıoğlu, sarı-kırmızılı kulübün basketbol şubesinin içinde bulunduğu duruma dair görüşlerini aktardı:

"Basketbolu Türkiye'ye Galatasaray getirmiştir. Bu sene kötü bir yıl geçirdik, bu Galatasaray'a yakışmaz. Şampiyon olmayabilirsiz ama mücadele etmelisiniz. Anadolu Efes ve Fenerbahçe ile rekabet etme şansımız yok. Ancak Karşıyaka, Tofaş gibi takımlarla mücadele edebiliriz. Tofaş'ın kadrosunu Orhun Ene gibi sevgili Galatasaraylı biri kurdu. Orhun Ene'den faydalanmıyoruz! Amatör şubeleri, liyakatli profesyonel isimlerle yöneteceğiz. Amatör şubeler kendi ayakları üzerinde durmak zorunda. Sponsorluk değil, çözüm ortakları bulacağız; Avrupa'da olduğu gibi. Bu işlere para ayıran firmalar var. Markamızı vereceğiz, onlar da yönetecek. Beşiktaş mesela Banvit'i aldı ve güzel bir ekip kurdu. Bunu kamu kuruluşları, belediyeler ve üniversitelerle yapabiliriz. Amatör şubeler olmazsa olmazdır. Bu şubeler, kapatılamaz."

Eşref Hamamcıoğlu, sarı-kırmızılı kulübün, hükümetin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı almasına tepki vermemesini eleştirdi:

"Sadece Galatasaray’da değil; Türkiye’de kadının durumu malum. Galatasaray’ın İstanbul Sözleşmesi’ne hiçbir cevap vermemesi büyük bir handikaptır. Galatasaray’da ayrımcılık yoktur. Hele hele cinsiyet ayrımcılığı hiç olmamalı. Neden yönetimlerde çok fazla kadın yok? Biz erkeklerin kabahati. Son senelerde öyle bir nefret söylemi var ki stadyumlarda…

Kadınlar ve çocuklar gitmek istemiyor. Bundan mutlaka toplumun vazgeçmesi ve yöneticilerin tepki göstermesi lazım. Böyle bir ortamda kadınlar nasıl sporu benimser? Futbolu benimser? Bu bizim kabahatimiz. Kadınlar da insanlarımızdır, hepimiz eşitiz. Dolayısıyla bu şekilde yaklaşmamız lazım diye düşünüyorum.

Kariyerinde düşüşe maruz kalan sadece kadınlar değildir; erkekler de maruz kalabilir. Gelelim kadın futbol takımına. Galatasaray’ın bu şubesi zaten vardı. Ancak yoğun bakım sonucu uyumaya alınmıştı (gülüyor). Ebru Köksal’ı bu projemizin başına geçireceğiz. Köksal, bize bu bakımdan hem kadın haklarının korunması hem de iyi bir örnek olması açısından büyük yön vermektedir. Galatasaray batıya açılan penceredir, genetik kodlarında bu vardır. Bundan hiçbir zaman vazgeçmemesi lazım.

Galatasaray TV'den sansür yedik maalesef. Daha önce de böyle bir açık oturum yaptık ancak yine GSTV'den yayınlanmadı. Dernek başkanımıza bu demokrasi şöleni için teşekkür ediyorum. Umarım ülke siyasetine de bu şölen örnek olur."