Galatasaray Mısırlı okçunun omuzlarında
Erzurumspor’u Mustafa Muhammed’in golleriyle yenen Galatasaray, bozuk zemine rağmen zirve yürüyüşünü sürdürdü.
Arif KızılyalınÖncelikle şunu söyleyelim Türk Telekom Stadyumu'nun patates tarlasını andıran zemininde top oynamak zor.
Karlı Kasımpaşa maçı sonrası zeminde oluşan tahribat sürüyor. Düzeltilmeye çalışılmış ama orta alandan kaleye kadar olan bölüm sanki patika yol. O yüzden iki takım da bu bölümün sağ ve sol kenarlarını kullandı.
Sözün özü oynamak isteyen takımlar için handikaplı bir zemin.
Ve Galatasaray, şampiyon olmak için futbol oynamak zorundaydı. Yani ikiye birler, al-verler, ara paslar yapılacaktı.
İlk 20 dakika yapamadılar. Daha sonra topun zemin üzerinde sekiş hızını çözmüş olsalar gerek ayağa paslarla oyunu rakip yarı alan yığdılar ve golleri attılar.
Gollerde Mısırlı golcü Mustafa Muhammed'in imzası vardı. İkisinde de topa zımba gibi vurdu, özellikle 2. golünün vuruş hızı 200 kilometrenin üstündeydi. Ülkesinde adı 'Piramidlerin okçusu' olan Muhammed güçlü bir isim. Bu zeminlerde de arkadaşlarına göre bir gömlek üstteydi. Adeta takımını sırtına aldı rakip yarı alana taşıdı.
Elbette bu zeminde Emre Kılıç, Arda gibi teknik kapasitesi yüksek isimlerin oynaması zor. Emre yine gençliği ile ayakta kaldı, Arda ise aklıyla idare etti. Bu iki ismin arkasında ise Etebo vardı. İnanılmaz koştu. Erken sarı kartı bile onu oyundan düşürmedi, ama Fatih Hoca risk almamak son bölümde Etebo'yu kenara çekti. İşin garibi Taylan da oyuna girer girmez sarı gördü. Demek ki ön liberolara çok iş düşüyor.
Sağ kenar Yedlin'le henüz verimli değil. Öyle ki takımın 3. sol beki Ömer Bayram'ın oynadığı kenar daha çok işledi.
Galatasaray'da dün savunmanın göbeği kusursuzdu. Luyindama ağır zeminlerin adamı olduğunu gösterdi. Güçlü fiziği ile de Erzurum forvetine set çekti. Marcao ise oyunu başlatan isimdi, ama savunmadaki kritik hamleleri, rakibin maça ortak olmasını engelledi.
Erzurumspor için söyleyecek çok söz yok. Ofsayt diye itiraz ettikleri 2. gole takılıp kaldılar. Oysa sakin kalabilseler en azından maça ortak olabilirlerdi. Çünkü çok fazla pozisyon buldular, ikisini savunma, 3’ünü de Muslera çıkardı. Yayi bu maçta bile Muslera’ya iş düşüyor.
gelelim hafta başından bu yana çok tartışılan hakemlere; orta hakem Mete Kalkavan tedirgindi. Çünkü yıllarca önce babasını bir Galatasaray maçında kaybetmişti kalp krizi nedeniyle. Baba yüreği oğluna gelen eleştirilere dayanmamıştı. MHK bu atamayla ilk hatayı yaptı., ikinci hata Halis Özkahya'nın VAR hakemi atanmasıydı. İkisi de tartışılan isimler. Ve bu tartışılan isimler Galatasaray'ın 2. golünde eleştirildiler. Erman Toroğlu başta olmak üzere kimi hakemlere göre pozisyon ofsayt, kimileri ise Arda'nın pasif alanda olduğunu söylüyor. Bize göre ARda önce hamle yapıyor sonra bırakıyor. Bir girişim söz konusu. Ama bir gerçek var ki, bu pozisyon süzülememişse sorumlusu Kalkavan-Özkahya ikilisini bu maça atayanlardır.
Evet gecenin sonunda 3 puanı alan Galatasaray zirve yürüyüşüne devam etti. Trabzon-Beşiktaş maçlarına kadar arada bir Hatay deplasmanı var. Ve eğer Mustafa bu persoformansını sürdürse Galatasaray her maçta gol atar, yer mi? Onu Fatih Hocanın orta alan tercihleri belirleyecek. Çünkü bu geceki maç gösterdi ki, Galatasaray maçların 2. yarılarında zorlanıyor. Tempo yapamıyor, kenardaki hamle oyuncuları isteksiz. Ve her takımın Erzurum gibi olmadığı en azından girdiği pozisyonları değerlendirebileceği var sayılmalı. Çünkü Erzurum'u belki yürüye yürüye yenersiniz ama başka takımlar sizi zorlar.