Galata'da yeni bir konut tipi

Apartman, Galata ve Pera bölgesine yönelik şimdiye dek yazılmış çok sayıda kitap arasında bölgenin, on dokuzuncu yüzyılın ortalarına doğru değişen fiziksel, sosyal ve ekonomik yapısının etkisiyle oluşan yeni kentsel düzen ve onunla bütünleşen bu yeni konut tipinin anlaşılması açısından üzerinde düşünülmesi gereken özgün bir yayın.

cumhuriyet.com.tr

İstanbul'un Haliç'le ayrılan iki önemli bölgesinden tarihi yarımada ile karşısındaki Galata ve onun uzantısı Pera (Beyoğlu), tarih boyu oluşan farklı özellikleriyle kentin çokkültürlülüğünü ortaya koydu ve İstanbul'un Batılı yüzünü temsil etti.

Eski zamanlar

Ayşe Derin Öncel'in Apartman: Galata'da Yeni Bir Konut Tipi adlı yayını adından da anlaşıldığı gibi kâgir yapılaşmanın son aşaması olan apartmanın ortaya çıkışını ve ilk örneklerdeki çeşitliliğini inceliyor. 'Giriş' ve 'Sonuç' dışında altı bölümden oluşan kitabın birinci bölümünde 'Kent Mekânlarında Yaşanan Değişim' başlığı altında, on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısına doğru Galata ve Pera bölgelerindeki kentsel mekân değişimleri Tanzimat dönemi kent reformları; Altıncı Daire-i Belediye ve Galata surlarının yıkımı; yol açma ve kadastro çalışmaları gibi değişimin temellendirildiği altbaşlıklarla ele alınıyor. Bu bilgilerle bütünleşen önemli dönem planları, söz konusu planlardan ayrıntılar, tarihi yapı, çevre ve yıkım fotoğrafları da metni zenginleştiriyor.

'Apartmanlardan Önceki Konutlar ve Değişen Koşullar' adını taşıyan ikinci bölümde yer alan, on dokuzuncu yüzyılın ilkyarısına ait Galata'yı betimleyen tarihi panorama ve resimler, fotoğraflar bölgenin o dönemde oldukça yoğun bir ahşap doku içerdiğini kanıtlıyor. Dolayısıyla bu bölüm, kronolojik bir çerçeve içinde öncelikle ahşap konutları ele alıyor, ayrıca kâgir yapılar olarak bölgenin önemli mimari yapıtlarından -dönem haritalarında 'maisons'/'hans' olarak belirtilen ve daha geniş parseller üzerinde planlanan- bazı taş han örnekleri üzerinde duruyor. Yazar, tarihi yarımadanın Fener bölgesindeki taş yapıların da bu örneklerle benzerlik gösterdiğine, ancak yine de kendine özgü nitelikleri olduğuna değiniyor. Aynı inceleme ve kısa karşılaştırma, tuğla kâgir konutlar altbaşlığında da görülmekte, ancak bazı benzerliklerden çıkarılacak varsayımlar konusunda dikkatli olunması gerekliliği vurgulanıyor.

Bu bölümün 'Apartmanların Ortaya Çıkışını Hazırlayan Koşullar' adlı altbaşlığında, Altıncı Daire'nin 1858-1876 yılları arasındaki kentsel düzenleme çalışmalarının ve bölgede giderek artan ticaret ağırlığının getirdiği nüfus yoğunluğu sonucu, bölgedeki alanların önemli ölçüde değer kazandığı belirtilip bunun da apartmanların ortaya çıkışında etkin olduğu vurgulanıyor. Bu çerçevede, apartmanların yanı sıra dönemin önemli haritası Goad'da (1905) 'habitations' adıyla belirtilen farklı bir konut tipinin varlığı üzerinde duruluyor. Yazarın 'apartman öncesi aile-kira konutları' adıyla tanımladığı bu örnekler, her katı bağımsız bir konut niteliği taşımayan -dolayısıyla tümüyle bir aile tarafından kullanılan- yapılardır. Bu nedenle de, her katta bir servis mekânı bulunması gerekmez. Söz konusu aile konutlarının zamanla kiralık konutlara dönüşmesi, daha sonradan katlara servis mekânlarının eklenmesine neden olmuştur. Bu grupta incelenen yapılar arasında, çalışmanın en eski örneğini 1853 tarihli bir fotoğrafta görülen ve on dokuzuncu yüzyılın ilkyarısına tarihlendiği düşünülen (1831?) bir konut oluşturur. Yazar, 'habitations' örnekleri olarak belirlenen binaların bir kısmında, her katta düzenli bir biçimde planlanmış mutfak ve tuvaletlerin bulunduğunu, bu düzenlemelerden yola çıkarak bazı yapıların da 'kolektif konut' olarak tasarlandığını belirtiyor. Ayrıca bu yapıların önemli bir özelliği olarak, kent dokusu içindeki biçimlenişlerine değiniyor ve bu düzenlemelerin 'oldukça profesyonel ve yaratıcı ancak o kadar da mülkiyet sahiplerinin çıkarlarını koruma amaçlı' uygulamalar olduğunun üzerinde duruyor.

 

Belgeler, bilgiler ve incelemeler

'Apartmanların Mimari Biçimlenmesi' başlıklı üçüncü bölümde, on dokuzuncu yüzyılın son çeyreğinde bölgede, o döneme dek gelişen konutlardan farklı mimari özellikleri olan apartmanları inceleniyor. Bu apartmanlar 5-6 katlı, yığma, duvarları sıvalı tuğla, döşemeleri ahşap ya da volta döşemeli olan yapılardır. Bunlar, yeni teknik ve malzemelerle yapılmış, modern konfor koşullarına sahip kolektif konutlar. Galata'da on dokuzuncu yüzyılın sonlarına doğru inşa edilen apartmanların çok sayıda olması, bu araştırma için bir çalışma alanı belirlenmesini zorunlu kılıyor. Buna bağlı olarak Galata Kulesi'nin merkez olduğu, eski sur duvarlarını ve Pera'ya doğru açılan Tünel Meydanı uzantısını da içeren alan 'çalışma bölgesi' olarak belirlenmiştir. Üzerinde inceleme yapılan apartman sayısı 53, daire sayısı 98. Bu bölümde öncelikle vurgulanan, Galata'da apartman öncesi var olan mimari geleneğin yeni konut tipine çok da yabancı olmadığı. Yazar, söz konusu yeni konut tipinin mimari biçimlenişini özgün rölöveler ve onlarla bütünleşen tipolojik tablolar aracılığıyla, belirlediği çeşitli altbaşlıklar altında sistemli bir biçimde inceleniyor.

'Sosyal Hayat ve Yaşam Biçimleri' başlığını taşıyan dördüncü bölümde, orta sınıf veya üst-orta sınıf konutu olarak tanımlanan apartmanların oluşumunu etkileyen yaşam biçimlerindeki değişim üzerinde duruluyor. Bu bağlamda, Galata ve Pera'da yerleşen nüfusun on dokuzuncu yüzyıl boyunca yaşanan modernleşme sürecinden en çok etkilenen grup olduğu vurgulanıyor. Bu bölümde de çalışma alanı içindeki sosyal profillerin ve yaşam biçimlerinin tanımlanması, tek aile konutları, kolektif konutlar ve apartman daireleri içinde süregelen yaşam biçimi gibi alt başlıklar ve bölgenin ünlü ailelerine referanslarla, konu ayrıntılandırılıyor. Bölümdeki incelemeleri, dönemin Fransızca gazetelerinden alıntılar ve Annuaire Oriental'den (Şark Ticaret Yıllıkları) elde edilen bilgiler zenginleştiriyor.

Beşinci bölümde 'Apartman Dairelerinin İç Mekân Düzeni ve Plan Tipleri' üzerinde durulurken Galata Kulesi ve çevresindeki inceleme alanında, on dokuzuncu yüzyılın son çeyreğinde yapılan apartmanların iç mekân kurgusunda 'sofa' olarak tanımlanacak bir mekânın varlığından söz ediliyor. Bölümün alt başlıkları da, sofanın temel alındığı bir kurgu çerçevesinde geliştiriliyor. Bu bağlamda, geleneksel sofadan farklı olduğu ve 'daha çok bir gelişim sürecini' yansıttığı belirtilen bu mekânın, iç düzenlemelerdeki rolü üzerinde duruluyor ve 'sofasız' olarak nitelendirilen dolayısıyla da, plan şemalarında hiç sofa bulunmayan ya da konut içi dağılımının tek koridorla yapıldığı az sayıda örneğe karşın, incelenen örneklerin yüzde 69.4'lük bölümünde bir sofa mekânının var olduğu vurgulanıyor. Söz konusu sofalı planlar, orta sofalı; iç sofalı; arka sofalı; giriş holü-sofa; birbirine benzer iki bölümü birleştiren sofalı gibi plan tipleri olarak belirlenerek tartışılıyor.

Tüm bu incelemeler ve tartışmalar sonucu altıncı bölümde 'Apartmanların Planlanmasında Olası Etkilenmelerin Sorgulanması' yapılıyor. Bu çerçevede geliştirilen alt başlıklarla, arşiv belgelerinden yararlanılarak söz konusu apartmanların mimar ya da kalfaları üzerine bazı saptamalarda bulunulurken apartman yapılarında Batı mimarisi etkisinin üzerinde duruluyor ve bu bağlamda dönemin Paris apartmanlarıyla bir karşılaştırma yapılıyor. Bu bölümde ayrıca İstanbul'la bazı benzerlikleri bulunan Kahire, Beyrut, Halep gibi Doğu kentlerinde apartmanların ortaya çıkışı ve planlama ilkelerinin karşılaştırılması konusunda bir ön çalışma yapılıyor. Bu karşılaştırmalar da, apartman olgusunun İstanbul dışındaki önemli merkezlerde nasıl bir gelişim gösterdiğine ve farklılıklarına yönelik önemli bilgiler veriyor.

Sonuç olarak Ayşe Derin Öncel'in Apartman: Galata'da Yeni Bir Konut Tipi adlı yayını, on dokuzuncu yüzyılın son çeyreğinde Galata ve uzantısı Pera'da, kent mekânlarında yaşanan değişimle ortaya çıkan bu yeni konut tipini, dönemin 53 apartman ve 98 daire örneğinin bizzat yazar tarafından yapılan rölövelerinden, arşiv belgelerinden, fotoğraflarından yola çıkarak ve her bölüm başlığını altbaşlıklarla açarak ayrıntılı bir biçimde inceliyor.

Dönemin Fransızca gazete haberlerindeki duyurulardan, Şark Ticaret Yıllıkları'ndan, taranan temel ve birincil kaynaklardan, Osmanlı Bankası arşivlerinden edinilen değerli bilgilerle bütünleşen görsel malzeme (panoramalar, tarihi bölge/yapı fotoğrafları, dönemin önemli bölge planları vb.) ve bunlara eklemlenen tipolojik tablolar her bölüme ayrı bir zenginlik katıyor. Konunun ele alınış biçimi ve alt başlıklarda yeri geldikçe yapılan önemli sorgulamalar, okuru şimdiye dek düşünmediği temel tartışmalara ve bundan sonra yapılması gereken araştırmalara yönlendiriyor.

Apartman: Galata'da Yeni Bir Konut Tipi/ Ayşe Derin Öncel/ Kitap Yayınevi/ 422 s.