FNPR'den Türk işçilere destek
Rusya Bağımsız Sendikalar Federasyonunun ülkenin Vladivostok bölgesinde gelecek yıl Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) zirvesinin yapılacağı yerin inşaatında çalışan Türk işçilerin haklarını savunacağı bildirildi.
cumhuriyet.com.trRusya genelinde 25 milyon üyeye sahip çatı birliğin Sekreteri Aleksandır Şerşukov, İngilizce yayın yapan "The Moscow Times" gazetesine yaptığı açıklamada, Vladivostok bölgesindeki Russki Adası'ndaki üniversite kampüsünde çalışan Türk işçilerin inşaat sendikalarına katılmaları halinde işçilerin haklarını savunacaklarını ve kendileriyle dayanışma içinde olacaklarını söyledi.
Şerşukov, Rusya'ya yılda 2 milyon yabancı işçinin yasal yollardan çalışmaya geldiği için bu konunun sendikalar için her zaman önemli olduğunu belirterek, diye konuştu.
Japonya Denizi'ndeki Russki Adası'nda zirve için hazırlanan üniversite kampüs bölgedeki 24 milyar dolarlık inşaatın bir bölümünü oluşturuyor. Kampüs inşaatında çalışan 250 Türk işçisi inşaatın ana yüklenicisi Krokus Grup ve taşeronu Regiontekhstroy'un maaşlarını vermediği gerekçesiyle greve başladıklarını kaydetmişlerdi.
İşçiler, işverenin kendilerine yemek fişi vermeyi kestiği için aç olduklarını da ileri sürmüşlerdi.
CMS Hukuk Bürosu'ndan Sergey Yurvev de yaptığı açıklamada, Rusya'daki mevcut yasaya göre sendikaların ülkede yasal şekilde çalışan işçilerin haklarını savunmak zorunda olduğunu belirterek, "Ancak böyle olaylar yabancılar genellikle yasa dışı çalıştığı ya da olası bir anlaşmazlık durumunda işverenlerinin çok iyi avukatlar tutması sayesinde pek fazla gündeme gelmiyor. Bağımsız Sendikalar Federasyonu da basının bu konuda kendilerinden yorum istemesi yüzünden konuya ilgi gösterdi" dedi.
Yuryev, Federasyonun bu konuda hemen bir açıklama yapmasının Rus hükümetinin gelecek yıl yapılacak APEC zirvesine verdiği önemden kaynaklandığını da sözlerine ekledi.
İşçilerin durumunun dün Rus basınına yansıması üzerine bölge savcılık bürosu, iç istihbarattan sorumlu Federal Güvenlik Servisi ve Federal Göçmen bürosu inşaat alanında inceleme başlatmıştı.
İşveren temsilcileri, işçilerle bir yıllık sözleşme imzaladıklarını ancak işçilerin eldikten kısa bir süre sonra koşulları beğenmeyerek ayrılmak istediğini savunurken, işçiler kendilerine bölgedeki koşullar hakkında önceden bilgi verilmediğini, içme sularının bile tuzlu olduğunu ve son derece kötü koşullarda barındırıldıklarını kaydetmişlerdi. Türk işçiler işverenin ayrılmak isteyen işçilerin pasaportunu vermediğini, vizesi dolanlara da zorla alacağı olmadığına dair belge imzalatmak istediğini ve kendilerini ölümle tehdit ettiğini ileri sürmüşlerdi.
Konuyu yaklaşık 2 aydan beri yakından takip eden Türkiye'nin Moskova Büyükelçiliği de hem işverenin hem de çalışanların mağdur olmayacağı bir formül bulmaya çalışırken, soruşturmayı yürüten Rus makamlarla da sürekli temas halinde bulunuyor.
Büyükelçiliğin bölgede mağdur olan işçilerin Türkiye'ye dönüşünü organize etmeye çalıştığı ve Moskova'ya uçakla yaklaşık 10 saat uzaklıktaki bölgeye bir diplomat göndereceği belirtildi.