Flormar işçisi direniyor: Hiçbir fondöten bunu kapatamaz

Sendikalı olmak istedikleri için işten atılan ve 14 gündür direnen kadınlar, ‘ İstiyoruz başaracağız’ diyor, tıpkı Flormar reklamlarında kadınlara söylendiği gibi ‘Biz istersek yaparız...’

ALİ AÇAR

<video:983342>

Kozmetik üreticisi Flormar’da sendikalı oldukları için işten atılan 120 kadın emekçi, direnişin 14. günde Gebze’deki fabrika önünde işvereni kararını geri alması konusunda uyardı. Sendikanın anayasal bir hak ve güvence olduğunu söyleyen emekçiler, “Biz üretiyorsak emeğimizin hakkını da almak istiyoruz. Burada sendika var olana kadar ve bizlere saygı duyulana kadar mücadelemiz sürecek” dediler. Petrol-İş Sendikası’na üye oldukları gerekçesiyle Flormar’da çalışan kadınlara istifa etmeleri konusunda baskı yapıldı. Çalışanların sendikadan istifa etmemesi üzerine işveren 120 emekçiyi haklarını vermeden kapının önüne koydu.

<haber:985220>

Ekonomiye katkı yaptılar

Petrol-İş Aliağa Şube Başkanı Ahmet Oktay, “Eğer buradan atılan işçiler geri alınmaz ise 3 binden fazla üyemizle burasını karnaval alanına çeviririz. Bu insanlar ülkenin ekenomisine katkı yaptılar. Ama bugün insan onuruna yakışır ücret için anayasal hakları olan örgütlenme hakkını kullananlara görülen reva bu” dedi. Petrol-İş Gebze Şube Başkanı Süleyman Akyüz de sendikal mücadele karşı tavır takınan bir işveren ile karşı karşıya olduklarının altını çizerek, “Burada çalışmama gibi bir durum yok. Tamamen çalışanların insanca yaşama talebi var. 15-20 yıl kıdemi olanlar asgari ücretle çalışıyor ve iş güvencesi patronun iki dudağı arasında. Buraya sendika girecek ve çalışanlar haklarını alacak.”

‘Kadınlara terörist muamelesi yaptılar’

Fabrika önünde direnen kadınlar, işten atılma gerekçelerini ve taleplerini Cumhuriyet’e anlattı. İnsanca bir yaşam ve emeklerinin sömürülmemesi için sendikalı olduklarını söyleyen Yasemin Salihoğlu, “Buradaki direnişimizi ilk günkü gibi sürdürüyoruz. Sendikalı olmak istedikten sonra işveren çevik kuvvet eşliğinde bize sanki bir teröristmişiz gibi davranarak yangın kapılarından dışarı attırdı. Bizim tek isteğimiz işimize geri dönmek ve işgüvencemizin sağlanması. Burada asgari ücrete çalışıyoruz. Biz sadece emeğimizin karşılığını istiyoruz. Bunun içinde mücadelimiz sonuna kadar sürecek. Flormar reklamlarında ‘Biz istersek yaparız’ deniyor. Biz de diyoruz ki kadınlar isterse halaylarla bu fabrikaya girer ve öylede olacak” diyor.

‘Başka yere gidin’ denildi

Aldıkları düşük ücret nedeniyle sendikalı olmak istediklerini anlatan Ayşe Öztürk ise, “Bu taleplerimizi ilettiğimiz zaman ‘kapıya çıkın gidin’, ‘iyi para veren yer varsa oraya gidin’ gibi bir sürü baskı ile karşılaştık. Sendikalı olduğumuzu öğrendiklerinde 120 kişiyi kapının önüne koydular. Diğer arkadaşlarımızın da bize destek olmasını bekliyoruz. Şu anda ekonomik olarak sıkıntı da olmasak ta bayram geliyor ve insanlar ne yapacak. Paramızı vermedikleri için mahkemeye verin diyorlr. Ama hiç bir güç direnen işçilerin önünde duramaz” diye konuşuyor.

Kadınlara çağrı: Flormar almayın, destek olun

Çay saatinde eylem yapan arkadaşlarına destek oldukları için işten atıldıklarını söyleyen Ayşe Güldalı, “11 senedir buradayım ve 1900 TL maaş alıyorum. Biz mücadelimizi sürdüreceğiz ama kadınlardan Flormar ürünlerini almayarak bize destek olmalarını istiyoruz” dedi. Yaklaşık 2 yıldır Flormar’da çalıştığını söyleyen Yağmur Özgören de “ Bizim hiçbir sözümüz talebimiz kabul edilmedi. Biz de sendikalı olduk. En basit örnek olarak hastalansak yada cenazemiz olsa izin alamıyorduk. Biz onların çalışanlarıyız. Biz kazandırıyorsak emeğimizin de hakkını almalıyız. Herşeyden önce saygı görmek ve ardından da insanca yaşayacak şartların sağlanmasını istiyoruz” dedi.