'Fidan'ın peşinden gidenlerle, Ergenekondakiler aynı'
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francois Ricciardone’nin 6 Şubat 2013 tarihinde yaptığı açıklamalar bir kez daha gündemi karıştırdı.
cumhuriyetABD’nin
Redhack’in yayınladığı mailde Ricciardone’nin, “İsimlerini vermeyeceğim ama onlar tam bir yıl önce Hakan Fidan’ın peşinden gidenlerle aynı kişiler” ifadesi yer aldı. Ricciardone’nin gönderdiği elektronik postada hem Başbakan Tayyip Erdoğan’ın danışmanlarını “davayı yürüten karanlık güçler” diye nitelendirdiği ancak adını vermediği bazı kesimlere yönelik üstü örtülü eleştirileri yer aldı.
AB Bakanı Bağış’ın maillerini hacklediğini belirten Redhack yeni belgeleri yayınlamaya başladı. Belgeler arasında Ricciardone’nin şubat ayında medyanın Ankara temsilcileriyle yaptığı toplantıda, hükümeti uzun tutukluluklar ve düşünce suçları konularında eleştirileri üzerine yaşanan tartışmayla ilgili özel bir elektronik posta da yer aldı. Ricciardone’nin eleştirilerine AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik sert karşılık vermişti. Ricciardone, Bağış’a gönderdiği postada, “bu işten uzak durduğu için” Bağış’a teşekkür edip, Başbakan Erdoğan’dan “patronun” (boss) diye söz etti. Ricciardone, sözlerinin gazeteciler tarafından yanlış aktarıldığını belirtti. İşte Ricciardone’nin o sözleri:
İkinci ‘bizimkiler’ olayı
“Sevgili Egemen, bu işten uzak durmaya çalıştığın için çok teşekkür ederim. Tüm yazıyı içine ekleyeceğim. Tüm bunların doğru tarafında olarak, patronunu ve ona öncülük edenleri nasıl övdüğümü görebilirsin. Fakat görünen o ki bazı anlayışsız danışmanları yanlış tarafa atlamakta ısrar ediyorlar. Bu gerçekten davayı yürüten karanlık güçlere yapılan bir uyarı atışıdır. İsimlerini vermeyeceğim ama onlar tam bir yıl önce Hakan Fidan’ın peşinden gidenlerle aynı kişiler. (1 yıl önce Şubat 2012’de Hakan Fidan KCK davası için özel yetkili savcı tarafından ifadeye çağırılmış, Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla yapılan yasa değişikliğiyle korumaya alınmıştı) Bunu anlamıyorlar mı? Eminim büyük patron anlamıştır ve açıkça bunlardan bazıları kendini beğenmişçe böbürleniyorlar, taa DC’den (Washington) duyuluyor ki ‘Bizim Hüseyin’ ceplerindeydi. Lütfen bunu cevaplama, dönene kadar bekleyelim ve çay veya yemek için buluşabiliriz. Frank.”
Ricciardone, Bağış’a açıklamalarda bulunduğu toplantıda, Ankara temsilcilerine Türk yargı sistemindeki sıkıntıları, “Mahkeme öncesi uzun tutukluluklar, suçlamalarda belirsizlikler, şeffaflık eksikliği” olarak sıralamış, “Bunu ben söylemiyorum. Muhalefetiniz söylemiyor, yabancı liderler de söylemiyor. Bunu bizzat hükümet yetkilileriniz, bakanlarınız söylüyor” demişti. İnsanların “düşünce suçlarından dolayı hapse girmemesi gerektiğini” söyleyen Büyükelçi, “Başarılı olmak zorundasınız. Biz de size elimizden geleni yapacağız” diye konuşmuştu. Bu sözleri nedeniyle AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik, Ricciardone’yi, “Büyükelçi haddini bilememiş, gelir gelmez içişlerimize karışmış” diye eleştirmişti. Ricciardone bu sözler üzerine Çelik’e bir mektup yollamış, eş zamanlı olarak da Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ile bir araya gelmişti.