FETÖ sanığı avukat: Jest olsun diye Bank Asya'ya 23 bin dolar para yatırdım
Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturmaları kapsamında haklarında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan dava açılan 9'u tutuklu 18 avukatın yargılanmalarına başlandı.
DHA
15 Temmuz darbe girişimi ardından başlatılan soruşturmalar kapsamında Adana Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturmalar kapsamında 18 avukat gözaltına alındı. FETÖ terör örgütü ile irtibatlı oldukları öne sürülen avukatlardan Serhat Doğan, Ayhan Gül, Serkan Ulufer, Çağrı Köseli, Emin Bayram, Mustafa Kökten, Mehmet Aygün, Nazmi Değirmenci ve İsa Ayanoğlu tutuklanırken; Muammer Y., Fatma Çilem Ö., Melek S., Serap K., Rahşan Arya U., Uğur T., Halis Elsem C., Ahmet Ö. ve Elif E. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Hazırlanan 105 sayfalık iddianamede itirafçı olarak örgüt ile ilgili bildiklerini anlatan avukatlar Halil Elsem C. ile Ahmet Ö.'nün ifadelerine de yer verildi. İtirafçı avukatlar örgütün yönlendirmesiyle hukuk fakültesine girdiklerini anlatırken telefonlarına ByLock yüklendiğini söylediler. Tüm şüpheliler hakkında terör örgütü üyeliğinden 15'er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
JEST OLSUN DİYE YATIRDIM
Adana 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk celsesine sanıklar ile avukatları katıldı. Tutuklu sanıklardan Serhat Doğan, Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan Nizam Hukukçular Derneği'nde başkanlık yaptığını belirterek, "Bu dernek bizim dönemimizde çok pasifti. Yaptığımız etkinlikler çok azdı. Bank Asya'nın avukatlığını yapıyorduk. Bu sebeple bu bankada hesabım bulunmaktadır. Bankanın avukatlığını yaptığımız için bir jest olması için bu bankaya 23 bin dolar para yatırdım. Bunu kimsenin talimatıyla yapmadım" dedi.
SEMPATİM VARDI
Tutuklu sanıklardan Ayhan Gül, faizsiz bankacılık nedeniyle Bank Asya'yı tercih ettiğini kaydederek, "Darbeci bir örgüte üye olma suçlamasını hazmedemiyorum. Nizam Hukukçular Derneği'nin denetleme kurulu yedek üyeliğinden dolayı tutuklandım. Zaman gazetesi aboneliğimi 2008 yılında iptal ettirdim. Çocuğumu Burç Okulları'na yazdırdığımda zaten kayyum vardı. Ben avukatlık hizmetimden dolayı yargılandığımı düşünüyorum. FETÖ üyeliğinden yargılanan Ali Koçaklı'nın 2010 yılından bu yana avukatıyım. Avukatlık hizmetimi yaptım. Emniyette duyduğum ByLock programını kullanmadım. Cemaatin yaptığı işler hoşuma gidiyordu. Türkçe Olimpiyatlarını izlerken gururlanıyordum. Bu sempatimi zaten gizlemedim her yerde anlattım. 15 Temmuz gecesi ne kadar yanıldığımı gördüm" diye savunma yaptı.
BU YAPININ İKİ YÜZÜNÜ GÖRDÜM
Nizam Hukukçular Derneği'nin kurucularından olan tutuklu sanık Serkan Ulufer, çevresini genişletmek amacıyla kapatılan Anadolu Genç İş Adamları Derneği'ne üye olduğunu anlatarak savunmasında şunları söyledi:
"Bank Asya'nın avukatlığını yaptığım dönem TMSF bu bankaya el koyana kadar dişe dokunur bir para kazanmadık. Burç Okulları'nın da avukatlığını yapıyorduk. Çocuklarımı Burç Okulları'na yazdırmam konusunda bu okulun yetkililerinden baskı oluyordu. Bu baskı ticari ilişkimizi bitirecek düzeye ulaştı. Daha sonra çocuklarımı bu okula yazdırdım. Zaman zaman cemaat toplantılarına davet edildim. Ancak çeşitli bahanelerle gitmedim. Bu yapının 2 yüzünü gördüm. Birincisi yaptıkları Türkçe Olimpiyatları gibi yurt dışındaki Türk okulları gibi benim de olduğum gibi sempati duyulan kısmı. Bunun yanında da diğer tarafı anlamlandıramadığım kavramlandıramadığım gizli bir yapılanma olduğu kanaatine vardım. Bu yapıyla alakalı insanların avukatlıklarını yaparken arama her zaman mesafe koydum. Bu yapının kavrayamadığım yüzünü de 15 Temmuz gecesi gördüm."
Duruşma, diğer sanıkların ifadesiyle devam etti.