Faciayı önlediler: Kahraman makinist

Yüksek hızlı trenin İstanbul - Ankara seferinde facia bu kez son anda önlendi.

Cüneyt Muharremoğlu

İstanbul - Ankara seferini yapan Yüksek Hızlı Tren (YHT) büyük bir kazadan kurtuldu. Yağan yağmur, Arifiye’de rayların altındaki toprağı boşalttı. Makinistlerin durumu fark edip treni durdurmasıyla Çorlu’da 25 kişinin hayatını kaybettiği tren faciasının bir benzeri önlenmiş oldu. İstanbul - Ankara seferini yapan YHT’nin 18 Haziran’daki seferinde büyük bir faciadan dönüldü. Sakarya’daki yoğun yağış nedeniyle demiryolu bölgesi kısım şefi, yolu kontrol için trafik kontrolünden izin istedi. Trafik kontrolü ise YHT’nin geçmesinden sonra raylarda kontrol yapılmasına karar verdi.

Ya deneyimli olmasaydılar
YHT makinistleri, Arifiye’den geçerken yolun eski olmasından dolayı hızlarını 25 kilometreye kadar düşürdü. Bölgeyi tanıyan makinistler rayların üzerindeki suyu fark ederek treni durdurdu. Rayların altının boşaldığının ortaya çıkmasının ardından tren geri geri giderek Alifuatpaşa İstasyonu’na çekildi. Yolculara “yoğun yağış nedeniyle yolun kapandığı, trenin bu nedenle durduğu” anonsu yapılırken ardından yapılan YHT seferleri de Arifiye’de durduruldu. 3 ayrı trenden indirilen 1200 yolcu otobüslerle nakledildi. Makinistlerin dikkati böylece olası facianın önüne geçti.

Çorlu’yu hatırlattı

Arifiye’de yaşananlar akıllara Çorlu tren faciasını getirdi. Çorlu’da 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasına ilişkin TCDD tarafından hazırlanan raporda şöyle denilmişti: “Kazanın en önemli sebebi, menfezdeki balast (demiryoluna döşenen tabaka) ile dolgunun erozyona uğramasıydı. Menfez kapasitesinin yetersizliğinden ötürü yağmur birikip gölleşti, önce balast aktı, ardından erozyon yaşandı ve rayların altı boşaldı. Bu husus hatlardan sorumlu yol bakım onarım müdürlüğünce fark edilemedi. Raylarda kırılma meydana gelmediği için sinyalizasyon sistemi devreye girmedi. Yol bakım onarım şefliği aşırı yağış hususunda farkındalık oluşturamadı. Aşırı yağıştan sonra şeflik hat üzerinde kontrol yapmadı. Hattın bakım-onarımında yeni teknoloji değil, klasik yöntem ve malzemeler kullanıldı.”