Esnaf, bu bayram da umduğunu bulamadı

Esnaf, küresel salgının gölgesinde geçen üç dini bayramın ardından ilk kez yasaksız kutlanan bu Kurban Bayramı’nda da umduğunu bulamadı.

ANKA

Salgın döneminde uygulanan kapanma ve sokağa çıkma yasaklarından en çok etkilenen kesim olan esnaf, normalleşmeyle birlikte Kurban Bayramı’nda işlerinin açılmasını bekliyordu. Ancak Gaziantep esnafı, bu bayram da satış yapamamaktan şikayet etti. Esnafı, şöyle konuştu:

“KALABALIK ÇOK, PARA YOK”

Burak Kaya: “Umduğumuzu bulamadık. Çarşılarımız inanılmaz derecede kalabalık ama insanlarımızda maalesef para yok. Ondan dolayı da umduğumuzu bulamadık. Açık konuşmak gerekirse zor bir süreçten geçiyoruz. Tüm umudumuzu da bayrama bağlamıştık. Umduğumuzu bulamadık. Hükümetimizden beklentimiz yok ama tek ricamız, tekrardan yasakların gelmemesi. Aslında insanları bir bıraksalar her şey yoluna girecek”

“CİDDİ KREDİLER KULLANDIK”

Atilla Çiner: “Eski bayramlar gibi değil ama piyasalar kademe kademe oturmaya başladı. Zamanla daha iyi olacağına inanıyoruz artık. Bütün vatandaşlar maske ve mesafeye dikkat ederse bu salgını en yakın zamanda atlatacağız. İşlerimizin de eski seviyeye geleceğine inanıyoruz. Hâlâ birçok insanda koronavirüs tedirginliği var. İnşallah insanlar aşısını olur ve tedbirleri elden bırakmaz. Çok zor günlerden geçtik. Ciddi krediler kullanmak zorunda kaldık. Bunları ödeyebilmemiz için herkesin birbirine tedbir alarak yardımcı olması lazım. Daha tedbirli olalım artık bu kapanmalardan uzak kalalım”

“ALIM GÜCÜNÜN ZAYIFLAMASI PROBLEM”

Ramazan Kanar: “Zaten Ramazan Bayramı yasakla geçti. Bu bayramda biraz hareketlilik var ama son zamlardan dolayı insanların alım gücünün zayıflaması bir problem bizim için. Mesela bu saatlerde dükkânlarımızda iğne atsan yere düşmemesi lazım. Pandeminin çok etkisi oldu ama yapılan uygulamaların da çok etkisi var, esnafın bu durumunda. Örneğin vakalar bir ara düşmüştü ama düştükten sonra mevcut hükümetin tekrardan kongreleri oldu. Bu kongrelerden dolayı yasaklar bir ara kalktı ve ondan sonra hastalık tekrar çoğaldı. Daha sonra tekrar yasaklar başladı. Lokantalar, kıraathaneler, berberler gibi esnaflar bizden daha çok sıkıntılar yaşadılar. Bunda uygulanan politikaların ister istemez etkileri oldu”

“BAYRAM HAVASI YOK”

Ramazan Kalınkara: “Eski bayramları hiçbir zaman bulamayız. Eski bayramlar geride kaldı. İnsanlar günlük alışverişlerini yapıyor. Öyle bir bayram havası yok. Tekrar bir yasak gelirse Türkiye biter. Çok sıkıntılı dönemler geçiriyoruz zaten”

“KİRALARI ZOR ÖDEDİK”

Aykut Özsoylu: “Pandemi sürecinin en çok etkileneni esnaf. 20 gün kapalıydık geçen bayramda. Milletin zaten alım gücü yok. Asgari ücretle insanlar nasıl geçinsin? Boğazlarına yetmedi aldıkları paralar. Biz esnaf olarak zaten zor ödedik kiraları. Devletten yardım gördük ama yeterli bir yardım değildi. Bir Avrupa ülkesi gibi değil. Avrupa’da kapatan bir esnafa binlerde avro destek verdiler. Biz bin veya 2 bin lira ile ne yapalım? Bizim hiçbir şeyimizi karşılamaz ki. Vergilerimiz çalıştı. Niye vergileri çalıştırıyorlar. 20 gün boyunca kapalıydık, biz neden katma değer ödeyelim? Kapalı olduğumuz zaman devletin vergi almaması lazım. Biz vergileri de ödedik. Esnaf için bayram değil. İnsanlar geziyor ama alım güçleri yok. İnsanlar asgari ücretle nasıl alışveriş yapsın?”

“VATANDAŞIN EKONOMİSİ ÇARŞIYA UYMUYOR”

Turgut Terzi: “Kurban Bayramı, Ramazan Bayramı’na göre biraz daha zayıf olur. Beklediğimiz gibi olmadı. Aşırı bir beklentimiz yoktu. İnsanların alım gücü düşmüş durumda. Toparlanma sürecindeyiz, daha güzel olacağına inanıyoruz. Üç bayramın kapalı geçmesi, içeride ürünün beklemesine neden oldu.  Üst üste geldi kapanmalar, ürünleri satamadık. Rahatlama döneminde insanlar daha hızlı alışveriş yapmaya başladı ve biz de ürünleri daha hızlı satmaya başladık. Aşırı bir fiyat artışı var. Vatandaş henüz bu fiyat artışına hazır değil, çünkü vatandaşın ekonomisi çarşıya uymuyor şu anda. Üretimde fiyatlar çok yükseldi. Bu da alım gücünü düşürüyor ama vatandaşın da birikmiş bir ihtiyacı olduğu için hızlı bir alışveriş oldu.

Yüksek fiyata satarsak az, düşük fiyata satarsak daha çok satarız ama piyasanın gereklerine göre satmak zorundayız; çünkü kirası, işçisi var. Kârlar da bizi kurtarmaz oldu. Üretici zam yapınca haliyle biz de zam yapmak zorunda kaldık. Memura gelen zam veya emekçi esnafın ücret artışları, piyasanın enflasyonunun altında kaldı. O nedenle insanların alım gücü düşük. Her sektörde bir zincirleme reaksiyon var. Fiyat artışı devam ediyor. İnşallah bir yerde durur. Biz de istemiyoruz fiyatların artmasını ama maalesef durum bu”