Eskişehir'de sağlık operasyonu davası

Eskişehir'de suç işlemek amacıyla kurdukları örgüt vasıtasıyla ihalelere fesat karıştırdıkları iddia edilen ve aralarında Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Seraceddin Çom ile bir hastanenin başhekim vekili ve diş sağlığı merkezinin müdürünün de bulunduğu 6'sı tutuklu 25 sanığın yargılanmasına başlandı.

cumhuriyet.com.tr

2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, tutuklu sanıklar bir şirket sahibi Bilal Ayhan, kardeşi Erdal Ayhan, firma sahibi Ali Benzer (32), Yunusemre Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Zeynep Gökçek, firma sahibi Yavuz Erşan ve Sivrihisar ilçesinde firması bulunan Hasan Kaytan hazır bulundu.

Tutuksuz sanıklar Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Müdürü Murat Ataklı, Sivrihisar Devlet Hastanesinde memur olan Zehra Ormanoğlu ile çeşitli görevlerde bulunan firma sahipleri ile çalışanları Bülent Topçu, Fethi Yücel, Karabatur Koç, Yılmaz Özyurt, Kadir Kılıçoğlu, Nuri Bilgili, Hamdullah İzci, Ayhan Boz, Ali Benzer, Murat Uçar, Mesut Yalçın, Recep Baydar'ın da hazır bulunduğu duruşmaya, diğer tutuksuz sanıklar Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Seraceddin Çom, Metin Baydar, Selim Yakın, Suat Saygılı ve Mehmet Dindar ise mazeret bildirerek katılmadı. Mahkeme heyeti iddianamenin okunmasının ardından sanıklardan savunmalarını istedi.


'Şaka amaçlı telefon görüşmeleri'

Tutuklu sanık Bilal Ayhan, örgüt lideri olmak gibi çok ciddi bir şeyle suçlandığını belirterek, iddianamede adı geçen firmalarla bağlantısının olmadığını öne sürdü. İddianamenin hayal ötesi şeylerle dolu olduğunu ifade eden Ayhan, şöyle devam etti: ''Suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. İddianameye konu ihalelerin yüzde 70'i iptal olmuştur. Yüzde 20'si ile hiç ilgim yoktur. Geri kalanlarda kanuna aykırı bir durum söz konusu değildir. Suç olmayan unsurlar suç gibi gösterilmiş. Dr. Seraceddin Çom'un nüfuzunu kullandığım iddia ediliyor. Bu doğru değildir. Söz konusu iptal ihaleden bir ay sonra kendisiyle telefonla görüştüm. İptal edilen ihaleye bir ay sonra nasıl fesat karıştırayım? Çom'dan zaman zaman isteklerim olmuştur. Sivrihisar Devlet Hastanesinin yemek listesi gibi. Şartname almadığım halde Şeker Fabrikası ihalesine fesat karıştırdığım iddia edilmiş. Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'ndeki ihalede ise tamamen şaka amaçlı telefon görüşmeleri iddianameye girmiştir. Yaklaşık 6 aydır hapisteyim. Suçumu bile bilmiyorum. Adalete sığınıyorum.''

Sivrihisar ilçesi Devlet Hastanesi'nin Başhekim Vekili olduğu dönemde yapılan ihalelerde usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla ilgili olarak tutuklu yargılanan Dr. Zeynep Gökçek de iddianameye yansıyan telefon görüşmelerinin bütün olarak ele alınmadığını belirterek, örgüt üyesi olduğu iddiasının kendisini çok incittiğini bildirdi. İhale komisyonlarında hiç bulunmadığını anlatan Gökçek, ''İhaleler benden önceki dönemlerde yapılmış. Kimseye ihale konusunda yardım etmedim. İhaleye fesat karıştırmam söz konusu değildir. İhalelerde 1 lira bile çıkarım olsa bu telefon görüşmelerine yansır. 6 aydır tutukluyum. Kamuoyunda itibarı olan biriyim. Dava nedeniyle itibarımı kaybettim. Mağdur oldum. Tahliyemi talep ediyorum'' dedi.


''Sıkıntıya düştüğümüzde tecrübelerinden faydalanırım''

Eskişehir Ağız ve Diş Sağlığı Müdürü Murat Ataklı, Seraceddin Çom'u bilgilendirme amaçlı aradığını belirterek, ''Kendisiyle İl Sağlık Müdürü olduğu dönemde birlikte çalıştık. Sıkıntıya düştüğümüzde tecrübelerinden faydalanmak için yardım talep ederim'' dedi. Tutuksuz sanık Ayhan Boz ise şirketinin kamu ihalelerine girmediğini, sadece Sosyal Güvenlik Kurumu ihalesine katıldığını bildirdi. İhaleye 12 firmanın katıldığını ifade eden Boz, ''İhaleye fesat karıştırmadım. Çete üyesi değilim. Sanıklarla ekonomik ve sosyal hiçbir bağım yoktur. Erdal Ayhan ve Fethi Yücel, telefonda aralarında şakalaşırken şirketimin ismi geçmiştir'' dedi. Tutuksuz sanık Fethi Yücel iddiaların doğru olmadığını belirterek, ''Suçlamayı kabul etmiyorum. Arkadaşım Erdal Ayhan ile telefon görüşmesi yaptım. Telefonda boş konuşmam olmuştur. Erdal ile telefonda şakalaştık. Olay bundan ibarettir'' diye konuştu.

Tutuksuz yargılanan sanıklardan Zehra Ormanoğlu'na iddianamede yer alan telefon görüşmesindeki ses kaydında, ''şartnameyi Bilal Ayhan'ın ihaleyi alabileceği şekilde hazırladık'' sözünün ne anlama geldiğinin sorulması üzerine, ''Bana denileni yaparım. Ara denilmişse ararım. Söz ve yetkim yoktur. Telefon görüşmesini hatırlamadım. Bana verilen emri yaparım'' diye cevap verdi.

Mahkeme heyeti Erdal Ayhan'a telefon görüşmesinde kullandığı ve iddianamede yer alan ''Biz iki kişiyiz. Bir de sen üç eder. Parayı üçe böleriz'' sözünün ne anlama geldiğini sorması üzerine Erdal Ayhan, ''Fethi Yücel ile telefonda öylesine bir konuşma yaptık'' dedi. Tutuklu sanık Bilal Ayhan, mahkeme heyetinin Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde düzenlenen ihaleyi kaybedince neden ''Ben Süleyman'ın yanına çıkacağım'' dediğini sorması üzerine ''Gençlik ve Spor İl Müdürü Süleyman Arduç'un değil, AK Parti Merkez İlçe Başkanı olan Süleyman Reyhan'ın yanına gideceğim için böyle konuştum'' dedi. Diğer sanıklar da suçlamaları kabul etmedikleri yönünde savunma yaptı. Mahkeme heyeti tutuklu sanıkların tahliye talebini reddetti. Soruşturmada adı geçen Gençlik ve Spor İl Müdürü Süleyman Arduç ve diğer tanıkların ve ifadesi alınamayan sanıkların dinlenmesi için dava ertelendi.
 

Sanık yakınlarından tepki

Duruşma sonrasında tutuklu sanıkların cezaevi nakil aracına götürüldüğü sırada sanıklar arasında sözlü tartışma ve kısa süreli arbede yaşandı. Tartışma jandarmanın araya girmesiyle büyümeden önlendi. Duruşma sonrasında Adliye koridorunda sanık yakınları arasında tartışma çıktı. Polis tarafları olay yerinden uzaklaştırarak tartışmayı engelledi. Öte yandan diğer sanıkların yakınları, Dr. Seraceddin Çom'un yurt dışında olmasını mazeret göstererek duruşmaya katılmamasına tepki gösterdi.