Eşitsizlik raporda

İlerleme raporunda Alevilere uygulanan ayrımcılık madde madde sıralandı.

cumhuriyet.com.tr

Alevilerin yaşadığı eşitsizlik, Avrupa Komisyonu’nun 2012 Türkiye İlerleme Raporu’nda “Düşünce, Din ve Vicdan Özgürlüğü” başlığı altında satır satır yer aldı. Raporda, 2009’da başlatılan açılım sürecinin sürdürülemediği vurgulanırken cemevlerinin hâlâ tanınmadığı, bazı yurttaşların evlerinin işaretlendiği ifade edildi. Raporda, azınlıklara karşı da bir “hoşgörüsüzlük kültürü” olduğunun altı çizildi.

Rapordan yansıyan bazı çarpıcı bölümler şöyle:

• 2009’da Alevilere yönelik olarak yapılan açılım somut bir şekilde devam ettirilmemiştir. Cemevleri resmen tanınmamıştır ve Aleviler, yeni ibadet yerleri açılmasında zorluklarla karşılaşmaktadır. Bazı illerde Alevi vatandaşlara ait birçok evin işaretlenmesi ve kendilerine karşı gerçekleşen olaylar Alevileri endişelendirmiştir. Şikâyetler, Alevi dernekleri tarafından savcılıklara iletilmiştir; adli ve idari soruşturmalar devam etmektedir. Meclis’te cemevi açılması talebi, Ale-vi milletvekillerinin camiye gidebilecekleri gerekçesiyle reddedilmiştir.

• Madımak davasının kapanmasına karşı yapılan gösteride olduğu gibi, Alevilerin tarafından düzenlenen bazı anma törenleri kimi zaman güç kullanması suretiyle polis tarafından engellenmiştir.

• Bazı Aleviler, kamu görevinde ayrımcılığa maruz kalmaktadır.

• Camilerin bu tür masrafları devlet tarafından karşılandığı halde, Aleviler ve gayrimüslim cemaatler, elektrik ve su faturalarını ödemek zorundadır.

• Gayrimüslim cemaatler bazı nefret suçu vakaları bildirmişlerdir. Televizyon dizileri ve filmlerde dahil, medyada yer alan antisemitizm ve nefret söylemi cezalandırılmamıştır. Azınlıklara karşı bir hoşgörüsüzlük kültürü mevcuttur.

• Gayrimüslim Türk vatandaşların sorunlarına gereken titizliğin gösterilmesi yönünde ilgili tüm makamlara talimat veren Mayıs 2010 tarihli Başbakanlık genelgesi her zaman tutarlı bir şekilde uygulanmamıştır.

• Tüm gayrimüslim cemaatlerin ve Alevilerin, yersiz kısıtlamalar olmaksızın faaliyet gösterebilmelerine yönelik olarak AİHS ile uyumlu bir hukuki çerçeve henüz oluşturulmamıştır.

• Tüm çağrıları rağmen Heybeliada ruhban okulu hâlâ kapalıdır. Ermeni Patrikhanesi’nin, üniversitede Ermeni diline ve din adamlarına yönelik bir bölüm açılması önerisi beş yıldır sonuçlanmamıştır.

• Nüfus cüzdanı gibi şahsi belgelerde, bazı ayrımcı uygulamalara ya da İslam dininden başka bir dine geçerek nüfus cüzdanlarını değiştirmek isteyen kişilere yerel görevlilerin baskıda bulunmasına yol açan, dinle ilgili bilgiler yer almaktadır. Kimlik kartlarında din hanesinin bulunmasının, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlal ettiğine dair AİHM’nin 2010 tarihli kararı hâlâ uygulanmamıştır.