Ermiş: İnsan Ruhuna Derinden Bir Bakış

Halil Cibran’ın 1923 yılında yayımlandığından beri her kuşaktan okurun ilgisini çekerek muazzam bir popülerliğe kavuşan eseri Ermiş, Ayşe Berktay tarafından dilimize çevrilerek Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Modern Klasikler dizisinden yayımlandı.

cumhuriyet.com.tr
 
Lübnan asıllı Amerikalı şair, felsefe yazarı ve ressam Halil Cibran’ın, yayımlandığı günden beri çok sevilen ve bugün de popülerliğinden hiçbir şey yitirmeyen yapıtı Ermiş, hoşgörü ve sevginin biçimlendirdiği, onurlu bir insan yaşamı üzerine hazine değerindeki öğütlerden oluşuyor.
 
 
 
El  Mustafa, on iki yıl boyunca sürgün olarak yaşadığı kentten ayrılma vakti geldiğinde,
 
geride bıraktığı halk ondan kendisine hitap etmesini ister. Surları arasında uzun geceler geçirdiği bu uzak ve “zamansız” kentten kendisini alıp götürmek için gelen gemiye binmeden önce halk tarafından sorulan soruları yanıtlar.
 
 
 
Aşk, evlilik, ölüm, suç, sevinç, keder, yasalar, özgürlük ve yaşama dair daha pek çok konuda sorulara verdiği yanıtlar, Ermiş El Mustafa’nın bütün insanlığı tek bir zincir olarak gören felsefesini ve bilgeliğini gözler önüne serer. İnsanlığın en derin özlemlerini, korkularını ve beklentilerini ortaya koyan son derece derinlikli bir “nesir şiir” çıkar ortaya.
 
 
 
Zira insana dair hiçbir şey Halil Cibran’a yabancı değildir.  Ermiş’in 1923’ten beri defalarca yeniden basılmasının, bugüne dek elliden fazla dile çevrilmesinin nedeni belki de budur.     
 
 
 
Kitaptan:
 
“İnsan için tüm amaçlarını susuzluktan çatlamış dudaklara ve tüm yaşamı bir çeşmeye dönüştüren bir armağandan daha büyüğü yoktur kuşkusuz. Benim şerefim ve ödülüm işte bu armağanda yatıyor. Ne zaman içmek için çeşmeye gelsem, diri suyun kendisini susamış bulmamda… Ben onu içerken o da beni içer.” (Sayfa 49)