Erkeklerin sorunu erken boşalma, kadınlar ise isteksiz

Türk Androloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Selahattin Çayan, cinsel sorun yaşayan çiftlerin mutlaka bir hekimden destek almaları gerektiğini söyledi.

cumhuriyet.com.tr

Yapılan araştırmalara göre ülkemizde en sık görülen cinsel fonksiyon bozuklukların başında erkeklerde erken boşalma, kadınların ise cinsel istekte azalma geliyor. Türk Androloji Derneği Genel Sekreteri ve Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Çayan, cinsel işlev bozukluklarının çiftler arasında önemli sorunlara neden olduğunu, bu nedenle mutlaka bir hekimden yardım almaları gerektiği önerisinde bulundu.

Türk Androloji Derneği’nin Türk erkekleri üzerinde yaptığı bir araştırmaya göre her 5 erkekten biri erken boşalma sorunu yaşıyor, erkeklerin yüzde 75’i hayatlarının bir döneminde erken boşalma sorunundan yakınıyor. erkekler ayrıca sertleşme yetersizliği ve cinsel arzuda azalmalardan yakınırken, kadınlar ise cinsel isteksizlik, uyarılmada azalma, ıslanma azalması ve cinsel ilişkide görülen ağrı gibi problemler yaşıyor. Prof. Dr. Selehattin Çayan, cinsel işlev bozukluklarının her yaşta ortaya çıkabileceğini belirterek “Bu hastalıkların hem erkeklerde hem de kadınlarda ileri yaşlarda görülme sıklığı artmaktadır. Özellikle erkeklerde genç yaşlarda erken boşalma sorunu daha fazla görülürken, ilerleyen yaşlarda sertleşme yetersizliği ve yaşlılıkta buna ek olarak cinsel istekte azalma problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadınlarda orgazm problemi daha genç yaşlarda daha sık görülürken ilerleyen yaşlarda menopozun da eşlik etmesiyle uyarılma sorunu ve cinsel arzuda azalma daha sık olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi. Cinsel fonksiyon bozukluğu yaşayanların tedavisinin bir takım ilaçlarla yapıldığını anımsatan Çayan, bu sorunlarnı çiftler arasında önemli problemlerin yaşanmasına neden olduğunu, böyle bir durumda bu rahatsızlığın giderilmesi gerektiğini anlattı. Cinsel işlev bozuklukları yaşayan Türk erkeklerinin yalnızca yüzde 10’unun hekime başvurarak tedavi arayışına girdiğine dikkat çeken Çayan, özetle şunları söyledi:

“Kalan yaklaşık yüzde 90’ı sorunu için bir hekime başvurmamıştır veya yardım almayı düşünmekle birlikte bu eylemi gerçekleştirememiştir. Tedaviye başlamadan önce çiftlerin beklentileri belirlenmeli ve altta yatan cinsel işlev bozukluklarından hangisinin olduğu belirlenerek tedaviye geçilmelidir. Çünkü bazı bozuklukların tedavisinde psikoterapi fayda sağlarken sertleşme yetersizliği veya bazı erken boşalma tipinde ilaç tedavisi daha faydalı olabilmektedir. Sertleşme yetersizliğinin ağır tiplerinde çeşitli cerrahi yöntemleriyle (damar ameliyatları veya penis protezleri) çiftlerin memnuniyeti sağlanabilmektedir. Örneğin erken boşalma sorunu yaşayan erkeklerin eşlerinin yüzde 43 oranında bu durumu rahatsızlık verici ve cinsel tatmine zarar verici olarak gördükleri belirtilmiştir. Yine sertleşme yetersizliği yaşayan erkeklerin partnerlerinin büyük çoğunluğunda orgazm problemi yaşanmaktadır. Erken boşalma ve sertleşme problemi yaşayan erkeklerin çok büyük bölümü bu hastalıklar hakkında bir sağlık biriminde tedavi arayışına girmeden, veya cinsel yönden tatmin olamayan kadınlar bu sorunlardan eşlerinden mahkeme yoluyla ayrılarak kurtulmayı deniyorlar. Hem kadın ve hem de erkeklerde görülen cinsel işlev bozukluklarından organik kaynaklı olanlarının tedavileri çok uzun dönem sürmektedir. Bazı durumlarda kombinasyon tedavisi veya birden fazla branş hekiminin tedaviye katılmasıyla sorun çözülebilmektedir. ”