Erkan Oğur Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi'ndeydi
İstanbul birçok özelliğinin yanında ayrıca ülkemizin belli başlı kültür sanat olaylarının yaşandığı kentimiz. Zaman zaman yetişmekte zorlanıyor insan.
cumhuriyet.com.trYeni açılan Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi gibi birçok etkinliğin gerçekleştirildiği yeni mekânları tanıdıkça ilerisi için doğrusu ümitleniyoruz. Tıpkı son dört beş senede hayata geçirilen özel müzelerdeki çabanın plastik sanat ortamına yayılışı gibi. Şehir merkezinden uzak bölgelere taşınan kültürün o bölge insanı ile kolayca buluşmasına kuşkusuz olumlu bakıyoruz.
Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde cumartesi gecesi Erkan Oğur ve İ. H. Demircioğlu konseri vardı. Ağızlarına sağlık içtenlikle. Türkülerimizin yaşamımızla örtüşen değerleri barındırdığını, hayatı türkülerle anlatmanın dramatizasyonunu bu kez onlarla tattık. Oğur’un bir tarzı var: eseri çalmadan önce onu güzelce tanıtıyor. Trabzon’dan, Selanik’e, Elazığ’dan İstanbul’a uzanmak, yani her seferinde başka diyarlara gitmek, başka insanlarla tanışmak, dünyaları keşfetmek onunla hiç zor değildi.
Yörelerimizde sazla sözle yaşanmış onca birikim var, onlara türkülerimizle, deyişlerimizle ulaşmak Anadolu’yu iyice hissetmekle de bağdaşıyor. Sanatçının ise doğduğu büyüdüğü yöreden etkilenip üretmesi çok doğal. Böylesi daha içtenlikli ve daha etkileyici oluyor. O gece T. Saylan Kültür Merkezi’nde salonu dolduran yüzlerce izleyici bunu hissetti. Yolculuğa çıkmanın başlangıç noktasında ise Pir Sultan Abdal ve Aşık Veysel vardı. Türk folk müziğinden başlayarak insani değerlerin güzelliğine, hümanizme, erdemin aranışına koyulduk. Birden baktık, ne söylüyor Oğur: “Şimdi bu türkü de bundan sonra kurulacak 2. Amerikan hükümetine gitsin… “Zeynebim” ise tüm kadınlara ve genç kızlara yollandı.
Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde nitelikli konserler, tiyatrolar izleyeceğe benziyoruz. Program ve hazırlıklar, çalışan kişilerin olayı sevecenlikle benimsemelerini gösteriyor.
Durumu Türkan Saylan’ın yıllar önce kız çocukları okutmaya baş koyuşuna benzettim, yol uzundu, ümitsizliğe kapılmadan çalışılmalıydı. Bu merkez Anadolu yakası insanımıza kültür sanat adına olumlu yaklaşım sergileyecek gibiydi. Merkezden çalışmaların giderek gelişeceği ümidiyle ayrıldım, başarılar diliyorum.