Erkan Baş'tan AKP'ye bildiri ve darbecilik yanıtı: Bunlar 12 Eylül darbesinin özbeöz evladıdır...

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, AKP’nin 'darbe' çıkışlarına Meclis’te düzenlediği basın toplantısında yanıt verdi. Emekli 104 amiralin yayınladığı bildiriye ilişkin konuşan Erkan Baş, iktidarın ‘mağdura’ oynadığını ifade ederek, “Ülkede darbeci arayan varsa bakması gereken yer bu iktidardır. Öyle laf olsun diye söylemiyorum. Bunlar 12 Eylül darbesinin özbeöz evladıdır” dedi.

cumhuriyet.com.tr

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, TBMM’de haftalık basın toplantısı düzenledi. Konuşmasında Türkiye gündemine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulunan Baş, ‘Montrö Bildirisi’ yayınlayan emekli 104 amiralin, AKP ve küçük iktidar ortağı MHP tarafından ‘darbecilik’le suçlanmasını değerlendirdi.

Gündemin oldukça sarsıntılı bir süreçten geçtiğini belirten TİP Genel Başkanı, “Türkiye, 3 Nisan gece yarısından bu yana 104 emekli amiralin yayımladığı bildiriyi konuşuyor. Dün Türkiye İşçi Partisi olarak bu konuya ilişkin görüşlerimizi derli toplu bir şekilde kamuoyuyla paylaştık.  Bu konudaki değerlendirmelerimize geçmeden önce o açıklamamızda söylediğimiz bir şeye dikkat çekmek istiyorum” dedi.

‘BİZ BU FİLMİ DAHA ÖNCE GÖRMÜŞTÜK’

Erkan Baş, TİP’in 104 amiralin ‘darbecilik’le suçlanmasına ilişkin dün yayınladığı bildirisini okurken, “Biz bu filmi daha önce görmüştük. Ama artık kanmıyoruz” şeklinde konuştu:

“Demokrasi, adalet, bağımsızlık, özgürlük ve laikliği tehdit eden odak bellidir: Saray Rejimi.

Saldırılara direnen herkes “darbeci”, “terörist” ilan edilerek bir korku iklimi yaratılmak istenmektedir.

Biz bu filmi daha önce de gördük.

Kendi planlarını hayata geçirmek için “darbe” yaygarası koparanların kimler olduğunu, yargının bir silah olarak kullanılmasının nasıl sonuçlara yol açtığını biliyoruz.

Tüm yurttaşlarımıza sesleniyoruz:

En temel haklarımıza ve değerlerimize bir saldırı varsa, direniş meşrudur.

Saray Rejimi’ne direnenler kazanacaktır!”

‘BUNLAR DARBE MÜPTELASIDIR’

Basın toplantısının devamında uyuşturucu kullandığı sırada görüntüleri ortaya çıkan AKP’li Kürşat Ayvatoğlu’na ilişkin de konuşan Erkan Baş, Ayvatoğlu’nun yalnızca uyuşturucu ekseninde tartışılmasının yanlış olduğunu söyledi.

Baş, “Geçen haftaki konuşmamda Kürşat’tan bahsetmiştim. Daha çok kokain müptelası olarak bilinen AKP’li genç Kürşat…

Kürşat’ın sadece uyuşturucu madde ekseninde tartışılması yanlıştır. Açıklamalarında şu var:

Ortaya çıkan şu; bu Kürşat adlı genç AKP’nin yarattığı bu tip, güç müptelasıymış, para müptelasıymış.

Müptela bağımlı demek.

Buradan açıkça ilan etmek istiyorum:

Bugün Türkiye’yi bu müptelalar, bağımlılar yönetmektedir.  Bunlar güç, bunlar para, bunlar koltuk müptelasıdır. Ve bunlar darbe müptelasıdır!” dedi.

‘DARBECİ ARAYAN VARSA İKTİDARA BAKSIN’

Konuşmasında AKP hükümetinin on yıllardır mağdura oynadığını belirten TİP Genel Başkanı, “20 yıllık iktidarı o kadar sık ve çok mağdur oluyor ki; açlık sınırı altında ücrete mahkûm edilen işçi, dükkanını açamayan esnaf, tableti alamadığı için derse katılamayan öğrenci, faturasını ödeyemeyen yoksul halk, işsiz kalan öğretmen adayına, aşı sırası bekleyen vatandaşa mağdur olma sırası bir türlü gelmiyor” şeklinde konuştu.

“Ülkede darbeci arayan varsa bakması gereken yer bu iktidardır” diyen Erkan Baş şunları kaydetti:

“İşler biraz kötü mü gidiyor hemen koro devreye giriyor; darbe tehdidi var!

Birileri itiraz mı ediyor, aynı koro devrede; darbe yapacaklar!

Halk hakkını mı arıyor, aynı merkez bağırmaya başlıyor… Bunlar terörist!

Ülkede darbeci arayan varsa bakması gereken yer bu iktidardır. Öyle laf olsun diye söylemiyorum.

Bunlar 12 Eylül darbesinin özbeöz evladıdır! Biz içerideyiz ama fikirlerimiz iktidarda diyen MHP bu iktidarın ortağıdır! Ekliyorum; Kenan Evren mezarda ama fikirleri iktidarda! Kenan Evren’in hayalleri AKP iktidarında gerçek oldu!”

‘HALK İRADESİNİN AYAKLAR ALTINA ALINMASI RUTİN OLDU’

AKP’nin darbecilik çıkışlarına karşı kayyumları ve milletvekillerinin cezaevlerine gönderilmesini hatırlatan Erkan Baş, “AKP iktidarında halk iradesinin ayaklar altına alınması bir işleyiş rutini oldu” dedi.

Baş, “Sayısız belediyeye kayyum atayan, üniversiteleri kayyumlarla esir alan bu iktidar. Seçilmiş milletvekillerinin cezaevlerine atılması, halkın temsiliyetinin gasp edilmesi bunların eseri!” ifadelerini kullandı:

“TBMM’ye, akademiye, yargıya darbe indiren, her yeri hukuksuz biçimde ele geçirip kafasına estiği gibi kararlar aldıran bu iktidar, neyin darbesini tartışıyoruz! Darbecilik iması ile millet iradesinin sadece cumhurbaşkanında olduğu fikri yerleştirmek istenmektedir. Bunu asla kabul etmeyeceğiz!

‘AKP KENDİSİNE KARŞI ÇIKAN HER KESİMİ DÜŞMAN BELLİYOR’

Değerli basın emekçileri, iktidarın tartışmanın eksenini kaydırmasına karşı halkımızı uyarmayı bir görev biliyoruz.

Öncelikle bu bildiri, altındaki imza emekli amiraller olduğu için başka bir yönden tartışılmaya çalışılıyor ama şunun şurasında daha birkaç yıl önce üniversiteleri tırpanlamalarına vesile olan Barış Akademisyenleri bildirisini hatırlatmak istiyoruz. Sadece bir bildiriye imza attığı için bu ülkede daha sonra imza atanlar, eklenenler hariç 1128 akademisyen üniversitelerden atıldı, gözaltına alındı, hapsedildi!

Onlar da mı darbe yapacaktı?

Demek ki mesele darbe filan değil, AKP kendisine karşı çıkan toplumun her kesiminden insanı düşman belliyor ve duruma uygun bir gerekçe uydurarak hedef haline getiriyor.

Türkiye’nin esas meselesi budur! Bizim teslim olmayacağımız budur.”

‘TÜRKİYE’DE ANAYASA’YI AYAKLAR ALTINA ALAN İKTİDARDIR’

Konuşmasında emekli amirallerin bildirisine karşı ‘hükümetin’ yanında olduklarını açıklayan Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın yanı sıra Boğaziçi Üniversitesi’ne ‘kayyum rektör’ olarak atanan Melih Bulu’nun “Milli iradenin yanındayız” çıkışına da değinen TİP Genel Başkanı şunları söyledi:

“Jandarma Genel Komutanlığı Kanarya Sevenler Derneği mi?

Sahil Güvenlik Komutanlığı Taraftar topluluğu mu?

Siz Genel Kurmay Başkanı’nı daha istifa etmeden alıp Bakan yapan parti değil misiniz?

Atanmış Boğaziçi rektörü ‘Milli iradenin yanındayız’ diyor… Sen RTE izin vermeden nefes almaya cesaret edemeyecek bir insansın.

Görevdeki Yargıtay üyesi, bağımsız ve tarafsız yargının en yüksek organlarından birinin üyesi canlı yayınlara çıkıp değerlendirme yapıyor…

Kadıköy İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü bile açıklama yapıyor.

Tekrar ediyorum, Türkiye’de Anayasa’yı ayaklar altına alan iktidardır.”

‘BU ÜLKENİN YURTTAŞLARI SİZE RAĞMEN AKLI, BİLİMİ VE LAİKLİĞİ SAVUNACAK’

“Laiklik kaldırılsın diyen emekli askeri danışman yapıp sabah-akşam konuşturan kim?

Laikliği kaldıralım diyen bir başka imamı Ayasofya’ya oturtup kendi milletvekillerine karşı bile fetvalar yayınlatan kim?

Yüzbinlerce çocuk ve ailesi, imam hatip dışında okuyacak okul bulamıyor.

AKP döneminde mahkeme kararlarına dini referanslar girmiş, iktidar   tüm özgürlüklere, özellikle işçilere, kadınlara gençlere savaş açmış...

Tarikatlar tüm devlet kurumlarını ve orduyu yuva yapmış, yıllarca FETÖ’nün önünü açtın, şimdi Kurdoğlu’nun, Menzil’in, her türlü gerici örgütlenmenin önünü açıyorsun. Bunlara sen silah verdin.

Sen laikliği, özgürlüğü, ayaklar altına alacaksın, sonra darbe tehdidi var diyecekler ve biz de susacağız öyle mi?

Hayır bu ülkenin milyonlarca emekçisi size rağmen aklı, bilimi, laikliği savunacak!”

‘DIŞ GÜÇLERİN İŞBİRLİKÇİSİ SİZSİNİZ’

Basın toplantısında AKP iktidarının ‘dış güçler’ çıkışlarını ‘masal’ olarak değerlendiren Erkan Baş, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

“İktidarın dilinde bir de dış güçler masalları var. Masal diyorum çünkü bu ülkeyi emperyalizme bağımlı hale getiren AKP’nin devamcısı olduğu zihniyettir. AKP ise bunu zirveye taşıyan partidir.

Daha iktidara gelmeden ABD’ye gidip icazet alan AKP’den söz ediyorum.

Irak’ta ABD’nin peşine takılmaya çalıştı. ABD askerleri için dua etti!

BOP’un eş başkanıyım dendi.

İncirlik’teki üs yerli yerinde duruyor.

Başkomutanıyım dediğin ordu NATO ordusu.

Suriye’de ABD’nin peşine takıldı.

Şimdi de ABD Karadeniz’de istediği gibi at oynatacak ona uygun tutum almaya bakıyorlar.

Ama dış güçler…

Dış güçlerin daha doğrusu sizin söylemeye bile korktuğunuz doğru tanımla emperyalistlerin bir işbirlikçisi varsa o da sizsiniz!”

‘BU ÜLKENİN GÜNDEMİNDE DARBE YOK DEVRİM VAR!’

Konuşmasının devamında AKP hükümetinin panik içerisinde olduğunu belirten Erkan Baş “Bu ülkenin gündeminde darbe yok. Bu ülkenin gündeminde devrim var devrim!" şu açıklamayı yaptı:

“İktidar panik içinde. Paniğini anlıyorum. Niye mağduriyet edebiyatı peşinde olduğunu çok iyi biliyorum. Can çekişen, yoksulluk ve virüs belası altında kaderine terk edilmiş halkın üzerine basıp yükselmek istiyorlar. Ama bu kez başaramayacaklar!

Ben sana söyleyeyim:

Bu ülkenin gündeminde darbe yok.

Bu ülkenin gündeminde devrim var devrim! Halk artık senin ağlamalarına kanmıyor.

Hodri meydan!

Bu ülkenin emekçilerini, yoksul halkını sana ezdirmeyeceğiz. Laikliği ayaklar altına alamayacaksınız! Kanal İstanbul’u yapamayacaksın! Atatürk Orman Çiftliği’nde yaptığın o Kaçak Saray var ya, onun yerinde sincaplar dolaşacak. Ve bütün bunlar öyle çok uzun yıllar sonra olmayacak. Göreceksin! Göreceğiz!”

‘SARAY’IN DEĞİRMENİNE SU TAŞIDINIZ’

Basın toplantısının devamında “Bir çift söz de sözde ulusalcı kesime söylemek istiyorum” diyen TİP Genel Başkanı, “Biz sosyalistiz kardeşim. Bizim gözümüzde her ulus değerlidir.  Bir ulusun diğerinden üstünlüğü filan yoktur.  Memleketimizi ve tüm dünyayı severiz. Tüm dünya halklarının özgür eşit adil şekilde yaşamasını isteriz. Ama sizler, güya ulusal çıkarlar filan diyerek yıllardır bu Saray’ın değirmenine su taşıdınız” ifadelerini kullandı.

Baş şunları kaydetti:

“Terör, Mavi Vatan filan diye sizin ağzınıza bir parça bal çaldılar, laikliğin ayaklar altına alınmasına, özgürlüklerin yok edilmesine, emekçilerin uğradığı yıkıma eyvallah dediniz!

Güya stratejiden, jeopolitikten filan bahsedersiniz!

Daha olaylara bütünlüklü bakamıyorsunuz!

Bu ülke halklarının hepsinin derdine bir bütün olarak bakamayan, kardeşlikle bağımsızlığın, emekle özgürlüğün bağını kuramayan Saray’a hizmet eder!

Ve maalesef ettiniz!

Umarım birileriniz akıllanır da emeğin tarafına geçer. Yoksa kaybeden siz olacaksınız.”

‘TÜRKİYE’NİN AYDINLIK GELECEĞİNİ HEP BERABER KURABİLİRİZ’

Konuşmasının son bölümünde Türkiye’nin en büyük sorunun AKP-Saray Rejimi olduğunun altını çizen Erkan Baş, “İnanıyoruz ki, biz yan yana gelip güçlerimizi birleştirip, halkın kendisini bir kuvvet olarak bu iktidarın karşısına dikersek hem bu iktidardan kurtulur hem Türkiye’nin aydınlık geleceğini hep birlikte kurabiliriz” dedi.

Baş şunları söyledi:

“Bu ülkenin gençleri, kadınları, bin bir zorlukla yaşamaya çalışan milyonlarca emekçi, eğer AKP&Saray rejiminden bir an önce kurtulmak istiyorsak, kendi gücümüze güvenmeliyiz.

Bu düzenin sınırları içinde bir karşı duruşun yeterli olmadığı, yeterli olmamak bir yana iktidarın ömrünü uzattığı her örnekte bir kez daha görünüyor.

Bizim çağrımız, bu iktidardan bir an önce kurtulmak isteyen milyonlarca yurttaşımıza Türkiye İşçi Partisi bu büyük kurtuluş mücadelesinin ancak ve ancak sizlerin katılımıyla zafere ulaşabileceğini, bunun artık sadece mümkün değil aynı zamanda zorunlu olduğunu söylüyor.”