Ergenekon'da Güçlükonak katliamı tartışması

Ergenekon davasında tanık eski yüzbaşı Özcan Tozlu ve tutuklu sanık Levent Göktaş, Güçlükonak katliamı konusunda birbirlerini suçladı.

cumhuriyet.com.tr

İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi yerleşkesi bitişiğindeki salonda görülen davanın 218. duruşması yapıldı. Duruşmaya 3.5 yıldır tutuklu yargılanan Cumhuriyet gazetesi yazarı ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın yanı sıra gazeteci Tuncay Özkan, emekli orgeneral Hurşit Tolon’un da aralarında bulunduğu 39 tutuklu sanık katıldı.

Başkan Hasan Hüseyin Özese, önceki gün sinirlendiği için ifadesi yarıda kesilen tanık eski Yüzbaşı Özkan Tozlu’yu kürsüye aldı. Tutuklu sanık Levent Göktaş, Tozlu’nun “Şırnak’ta Güçlükonak katliamı Özel Kuvvetler’de görevli Levent Göktaş’ın ekibi tarafından yapıldı” iddiasını anımsattı. Göktaş, tanık eski Yüzbaşı Özcan Tozlu’nun 1996 tarihinde Şırnak İl Jandarma Merkez Bölük Komutanı olduğuna dikkat çekerek şu soruyu yöneltti: “Dönemin Güçlükonak Jandarma Bölük Komutanı Yüzbaşı Hüseyin Gürocak ‘Bu olay, Jandarma Yüzbaşı Özcan Tozlu ve ona bağlı korucular tarafından yapılmıştır’ açıklaması var, biliyor musunuz?”

Tanık Özkan Tozlu, şunları anlattı:
“Olay yerine gittiğimizde bir korucu ile karşılaştık. Roketatar taşıyordu. 2-3 dakika sıcak sorgu sonucunda anladım. ‘Nereden geliyorsun’ dedim.  ‘Operasyondan geliyoruz. Beni burada bıraktılar, Siirt’e devam ettiler’ dedi. ‘Ne operasyonu? Siz mi yaptınız? Allah belanızı versin’ dedim.”

Levent Göktaş, “Olay 15 Ocak 1996’da olmuş. Aradan 16 yıl geçtikten sonra mı olayın nasıl olduğu aklınıza geldi de, gidip bu konuda terörle mücadele şubesine bilgi verdiniz” diye konuştu.

Tanık Özkan Tozlu, şöyle konuştu: “O devirde kim çıkıp şikayet edebilirdi? Kim bu olayların üzerine gidebilirdi? Kazım Çillioğlu’na ne oldu, Rıdvan Özden’e, Gaffar Okkan’a, Bitlis Paşa’ya ne oldu? Bunlar ortaya çıkacak inşallah.”

Levent Göktaş, Özkan Tozlu’ya şu soruyu yöneltti: “Benim size Çevik Bir imzalı bir NATO’cu bir darbe planından bahsettiğimi, ‘bir şeyler yap dediğimi’ söylüyorsunuz. Sonra Devlet Bakanı Ahat Andican’a,  BBP Genel Merkezi’nde Muhsin Yazıcıoğlu’na ilettim diyorsunuz. Muhsin Yazıcıoğlu benim lise yıllarında çok samimi arkadaşım, ağabeyimdi.  Beraber Ülkü Ocakları’na giderdik. Bunu biliyor muydunuz?”

Tanık Tozlu ise “İyi tanırım, şehit olan yeğeni benim arkadaşımdı. Çocuklarım çocuklarıyla büyüdü” diye konuştu.

Fikret Emek’in soruları

Eskişehir’de annesinin evinde,  çok sayıda patlayıcı ve silah bulunan tutuklu sanık, emekli binbaşı Fikret Emek de tanık Özcan Tozlu’ya çok sayıda soru yöneltti. Tanık Tozlu,  Eskişehir’de 2005 yılında Fikret Emek ile görüştüğünü ifade ederek şu iddialarda bulundu:
“Bana Kürtler’in nüfusunu sordunuz. Mezarları bile saymışsınız, 20 milyon civarında dediniz. Araştırma yapıyormuşsunuz. Ermeniler, Yahudiler, Aleviler, Sünniler... Soy araştırması yapıyormuşsunuz. ‘Azınlıklar iktidar oldu, bir şeyler yapmamız lazım’ dediniz. ‘Lazım’ dediğiniz ne bilemem.”

Emek’in “Maddi delilin var mı” diye sorması üzerine “Levent Göktaş’ın avukatlık bürosunda bulunan 51 No’lu DVD’nin içinde çıktı ya” diye konuştu.

Tanık Tozlu, Fikret Emek’in kendisine “Para çok, malzeme çok, silah çok” dediğini iddia ederek “Ben size yalvardım ‘Annenin evine patlayıcıları koyma, Levent’e geri gönder’ dedim” diye konuştu. Sanık Fikret Emek ise “Sayın Başkan ben Özcan Tozlu’ya patlayıcılardan söz etmedim” diye açıklama yaptı.

Tanık Tozlu, Eskişehir’de F4 uçaklarının yenilenmesi projesi kapsamında İsrailli subayların bulunduğunu anlatarak “Fikret Emek bana bu İsrailli subayların kaldığı yeri sordu. Ben de gösterdim” diye konuştu.

Tanık Tozlu, Fikret Emek’in Eskişehir Otogarı’nda bir kafede 7-8 kişilik ülkücü gruplarla azınlıklar konusunda toplantı yaptığını iddia ederek “BBP İl Başkanı geçen hafta beni tehdit etti. 6 kişiydiler, ‘Namlıya mermi verdiler, bakalım hangisinin mermisi sana nasip olacak’ dediler” iddiasında bulundu.

Gelen Evrak

Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan mahkemeye gönderilen 5 sayfalık raporda ise Zir Vadisi krokisinin üzerindeki yazı ve rakamların tutuklu sanık Mustafa Dönmez’in eli ürünü olduğu yönünde görüş bildirildi.