"Ergenekon tertibinin kilidi video kaydında gizli"

İşçi Partisi, Ergenekon adı altında gerçekleştiği iddia edilen örgütlenmenin başlangıç noktası olduğu öne sürülen "Ümraniye Bombaları"nın karakolda çekilen tutanak görüntülerini basın mensuplarına izletti. Daha önce mahkemeye de sunulan görüntülerde polis olduğu belirtilen kişilerin TSK'ye, hâkim ve savcılara sinkaflı küfür ve hakaretleri yer aldı.

cumhuriyet.com.tr

İP Genel Başkan Yardımcısı Avukat Hasan Basri Özbey, bir basın toplantısı düzenleyerek "Ergenekon tertibinin kilidi 'Ümraniye Bombaları bulundu' tutanağında gizli" iddiasında bulundu. Ergenekon davasında yargılanan İP'lilerin avukatlarından Özbey, psikolojik bir harekâtın Türk Ordusu'na darbe aşamasına geldiğini savunurken, "Kuvvayı inzibatiye, karargâhları basarak Türk Ordusu'nun kahraman askerlerini esir etmektedir" dedi.
 

"Sıra kuvvet komutanlarında"

Şimdi sıranın kuvvet komutanlarına geldiğini, Ergenekon savcılarının Türk Ordusunun, milletin gönlündeki itibarını yok etmek, vatanı savunma iradesini zaafa uğratmak için uydurma senaryolarla kuvvet komutanlarını sigaya çektiğini öne süren Özbey, şöyle dedi:
"Bu saldırı, kimi muhatapları tarafından 'hukuka saygı', 'hukuk devletine güven', 'adalet tecelli edecek' perdesi altında büyük bir aymazlıkla sineye çekilmektedir. 'Yargı çözsün' diyenler, çözen savcının teminatları hiçe sayılarak tutuklanmasına göz yummaktadırlar. Türk Ordusu'na ve Türkiye'nin milli güçlerine yönelik bu saldırıda; Türk Yargısı yoktur. Uygulanan Türk Hukuku değildir. Uygulanan Büyük Ortadoğu Projesi'nin F-Tipi Gladyo hukukudur."

Tutanaktaki küfürler

Ergenekon davasında, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespiti Şube Müdürlüğü tarafından çekilen "Ümraniye Bombaları"nın bulunmasına ilişkin video kaydının mahkemece getirildiğini kaydeden Özbey, söz konusu videonun "Olay Yeri İnceleme Tutanağı"nın düzenlenmesi sırasında yapılan kayıtları içerdiğini kaydetti. Basına sunulan video kayıtlarının 2009 Mayıs ayında duruşma salonunda da izlendiğini kaydeden Özbey şöyle devam etti:
"Video kayıtlarındaki ses ve görüntülerden, karakolda bulunan bombaların gecekonduda bulunmuş gibi gösterildiği ve buna göre tutanak düzenlendiği açıkça ortaya çıktı. Bu işin bir yanı. Video kayıtlarının asıl anlamı, Ergenekon tertibinin kilidini ortaya koymasıdır. Ergenekon saldırısının işaret fişeği olan 'Ümraniye Bombaları'nın sözde bulunuşu masalı, sürecin adını ve hedeflerini ortaya koymaktadır."

Video kaydındaki konuşmalardan, davanın adının "bombalar" bulunmadan aylar önce konulduğunun anlaşıldığını öne süren Özbey şu ayrıntıları dile getirdi:

"-Oysa Savcı Zekeriya Öz 21 Ocak 2008'de yaptığı açıklamada Ümraniye'de bomba bulunması üzerine başlatılan soruşturma üzerine 'Ergenekon Örgütü'ne ulaşıldığını ileri sürmüştü. Ergenekon İddianamesi de bu anlatımla başlıyor.

-Şimdi ortaya çıkan bu video görüntüsü, Ergenekon soruşturmasının bir tertip olduğunu ve 'Ergenekon Örgütü'nün önceden kurgulanıp, uydurulduğunu gösteriyor.

-Video kayıtlarında yer alan polis şefinin şu sözleri bunu kanıtlamaktadır. 'Soruşturma, (Ergenekon) olduğu zaman, s...m hakimi savcıyı.'

-Video kaydından da açıkça anlaşılıyor ki, tertipçilerin hedefinde Türk Silahlı Kuvvetleri vardır. Kayıtta yer alan şu konuşmalar bunu bir kez daha ortaya koymaktadır. Bu askeriye askeriye demek., Genelkurmay var bunun altında. , O. ç., Genelkurmay başkanı gerçekten toplumu kutuplara ayırdı., Allahtan hakimler çok iyi.'

-İşte 'bombalar bulundu' tutanağını tutan polis şefleri, bir polis merkezinde, onlarca polisin önünde böyle konuşuyor, yaptıkları işin neyi hedeflediğini tarif ediyorlar. Hemen teşhisi koyup, hınçla Türk Ordusu'nu suçluyorlar."

Video mahkemede de izlendi

İşçi Partili Hasan Basri Özbey, mahkemede de izlenen bu resmi video kaydının, Ergenekon tertibinin şifrelerini ele verdiğini belirtirken, "Genelkurmay'a 'o. ç.' diyen F tipi polislerin icraatları ve hâkimlere ve savcılara 'sinkaf eden' sahte tutanakçılarla yürütülen soruşturmada, iş Türk Ordusu'nun kuvvet komutanlarını sorgulamaya gelmiştir. Kimsenin saldırının vardığı bu boyut karşısında 'hukuka, yargıya güvenelim' gaflet ve dalaletiyle milleti kandırmaya devam etmeye hakkı yoktur. Bu 'iyi niyet' taşlarıyla döşeli yolun varacağı yer 'ihanet' cehennemidir" dedi.