Eren Erdem'in tutuklanması önlenebilir miydi?

CHP’li Eren Erdem 27’inci dönemde milletvekili olmamasına rağmen tutuklandığı tarihte parlamento görevi devam ediyordu. Buna rağmen nasıl tutuklandı? Sorunun yanıtını Yargıtay eski Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu verdi.

cumhuriyet.com.tr

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Eren Erdem İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından “FETÖ’ye üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etme” suçlamasıyla tutuklandı. Eren Erdem tutuklandığında milletvekiliydi. Milletvekili dokunulmazlığı olmasına rağmen tutuklanan Eren Erdem’in milletvekilliği TBMM Başkanı belirlenene kadar devam ediyordu. Peki Eren Erdem buna rağmen nasıl tutuklandı?

Yargıtay eski Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu soruyu yanıtladı.

 2016’DA ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ

 Anayasanın 14’üncü maddesi kapsamına giren suçlar dışında milletvekilleri TBMM kararı olmadan yargılanamıyor. Ancak Eren Erdem yeni Meclis başkanı belirlenene kadar milletvekilliği haklarını kullanabilmesine rağmen tutuklandı. Eminağaoğlu, 2016 yılında anayasada dokunulmazlıklar konusunda yapılan değişiklik nedeniyle, 20 Mayıs 2016 tarihinden önce işlenmiş suçlardaki dokunulmazlıklar kaldırıldığını hatırlatarak Selahattin Demirtaş, Enis Berberoğlu gibi Eren Erdem’in de tutuklanabildiğini belirtti.

 “TBMM’YE OPERASYON”

 Eminağaoğlu’na göre bu tutuklama TBMM’ye yargı üzerinden operasyon niteliği taşıyor. 2016 yılındaki Anayasa değişikliğine dayanarak 27’inci dönem milletvekilleri de yasanın çıktığı tarihten önceki suçlamalar nedeniyle yargı karşısına çıkabilir, tutuklanabilir ve ceza alabilir. Hukukçu Eminağaoğlu “Yargı bağımsız olmayınca, daha nice tehlikeli bir durumların ortaya çıkmayacağı söylenemez…” diyerek yeni dönem için uyarılarda bulunuyor.

 Eminağaoğlu’nun konuya ilişkin yaptığı açıklamanın tamamı:

AKP, 2016 ve 2017’de dahil her zaman her istediği konuda hukuku gözetmeden anayasa değişikliğine gitti. Bu anlayışı yansıyınca anayasadaki kavramlar, anayasa hukukunun temeli alt üst edildi.

 Konuyu daha önceden kısa ve öz cümlelerle açıklamak olanaklıyken, bu nedenle durumu ortaya koymak için sözü biraz uzatmak gerekiyor.

 1961 Anayasasında yer alan, "Yenilenmesine karar verilen Meclisin yetkileri, yeni Meclisin seçilmesine kadar devam eder” hükmü 1982 Anayasasında da yer alırken, bu hüküm 2017 Anayasa değişikliğinde kaldırıldı. Bu değişiklik 30 Nisan 2018 tarihinde yürürlüğe girdi. Gerekçesinde de yasama ve yürütmenin aynı çerçevede düzenlendiği ifade edildi.

 Cumhurbaşkanı Seçim Yasasının 2012’de çıkan ilk metninde ve 2018’de yeniden düzenlenen maddesinde de korunan hükümde, görev süresi dolan Cumhurbaşkanının yeni Cumhurbaşkanı göreve başlayıncaya kadar görevinin süreceği belirtildi. Bu konuda anayasaya açık bir hüküm konulmadı.

 Devlet organlarının devamlılığı gereği, seçimler nedeniyle Cumhurbaşkanlığı makamında da TBMM’de de boşluk ortaya çıkmaması gerekiyor.

 Anayasada milletvekillerinin göreve başlarken yemin edecekleri belirtiliyor. TBMM İçtüzüğünde de yeni seçilen milletvekillerinin sıfatlarından kaynaklı hakları kullanabilmeleri için yeminin zorunlu olduğu ifade ediliyor.

 2017 Anayasa değişikliği öncesi, eski milletvekillerinin hakları ve sıfatları yeni TBMM başkanlık divanı oluşturulmasına kadar sürüyordu. Bu son anayasa değişikliği karşısında eski milletvekilleri ile ilgili aynı şeyi söylemek yine olanaklı olup, en azından eski milletvekillerinin bu hak ve sıfatları TBMM’nin seçimden sonra İçtüzük gereği çağrısız toplanıp milletvekillerinin yemin ederek göreve başlayacağı ilk birleşime kadar kuşkusuz sürüyor.

 Bu toplantı yapılmadığı için Eren Erdem’in 26 ncı dönem milletvekilliği sıfatı ve bu sıfatından kaynaklı hakları henüz sürüyor. Durum böyle olunca Eren Erdem nasıl tutuklanabildi sorusunu da yanıtlarsak;

 2016 yılında anayasada dokunulmazlıklar konusunda yapılan değişiklik nedeniyle, 20 Mayıs 2016 tarihinden önce işlenmiş suçlardaki dokunulmazlıklar kaldırıldı. Aynısını 12 Eylül darbecileri 1 no.lu bildirileri ile yapmış iken, darbecilerin yaptığını yapan bir TBMM söz konusu oldu...

 Bu anayasa değişikliği karşısında da, 2017 yılında Berberoğlu ve Demirtaş’tan sonra, 2018 yılında da Eren Erdem ayrı bir TBMM kararına gerek olmadan tutuklandılar.

 Eren Erdem, hakkında dava olsa da, yeni dönemde aday gösterilmese de, 24 Haziran genel seçimleri yapılmış olsa da, yeni TBMM henüz toplanmadığı için 26 ncı dönemden kaynaklı dokunulmazlığı devam ederken, 2016 yılındaki bu anayasa değişikliği kapsamında kalan 20 Mayıs 2016 öncesindeki olaylardan dokunulmazlığı kaldırılmış olduğundan mahkemece tutuklanabildi.

 2016 yılındaki anayasa değişikliği, TBMM’ye karşı yargı üzerinden operasyonu olanaklı kıldı.

 Yaşananlara bakınca, üstelik yeni seçilenler dahil halen milletvekilliği devam eden herkese de, sizin 20 Mayıs 2016 öncesi bir suçunuz varmış, bu nedenle dokunulmaz değilsiniz de denilebilir.

 Yargı da bağımsız olmayınca, daha nice tehlikeli bir durumların ortaya çıkmayacağı söylenemez…