'Erdoğan'ın ziyareti sırasında LNG zirvesi'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev ile Kremlin Sarayı'ndaki toplantıda Güney Akım Doğalgaz Boru Hattı'nın "kaderini" ele aldığını ve Rusya'nın son yıllardaki en önemli projesinin başarısızlıkla sonuçlanabileceği hesapları yapmaya başladığı bildirildi.
cumhuriyet.com.trRusya'nın saygın ekonomi gazetelerinden Kommersant'ta Erdoğan'ın dün Moskova'daki temaslarıyla ilgili yayımlanan haberde, Kremlin'de dün Erdoğan ve Medvedev arasındaki görüşmenin gündem maddelerinden birinin Güney Akım'ın kaderinin tayiniyle ilgili olduğu belirtilerek, Moskova'nın Güney Akım'ın maliyetini düşürecek ve aralarında sıvılaştırılmış gaz da (LNG) dahil alternatif projeler üzerinde çalışmaya başladığı kaydedildi.
Kremlin'de dün yapılan heyetlerarası görüşmelere katılan Rusya Başbakan yardımcısı İgor Seçin, Kommersant'a yaptığı açıklamada, Rusya'nın Güney Akım Doğalgaz Boru Hattı'nı Karadeniz'in altından geçirme fikrinden vazgeçebileceğini belirterek, ''Hükümet şu anda Güney Akım'ın maliyetini en minimuma indirmek için değişik projeler üzerinde çalışmakta. Karadeniz'de LNG tesislerinin kurulması buna (Güney Akım'a) ilave bir yöntem veya alternatif bir yol olabilir'' dedi.
Seçin, Türk tarafının geçen yıl kasım ayında göndereceğini söylediği inşaat iznini hala göndermediğini ve bunun yerine Gazprom'a sismik ve jeolojik araştırma izni gönderdiğini ifade ederek, ''Biz bu ertelemenin nedenlerini anlayamıyoruz. Türk partnerlerimiz Gazprom'un bu proje için istediği bir dizi belgeyi henüz temin etmediğini söylüyorlar. Ama Gazprom bunları veremez çünkü söz konusu boru hattının geçeceği yerlerde Gazprom'un araştırma yapabilmesi için izinler daha yeni verildi'' diye konuştu.
Haberde, Erdoğan ve Medvedev'in dün 2 saat olarak öngörülen görüşmelerinin yaklaşık 5 saat sürdüğünü ve görüşmenin sonunda sadece toplumsal forum oluşturulması ve iki ülke devlet televizyonları arasında işbirliğini öngören anlaşmaların imzalandığına işaret edilerek, Medvedev'in Seçin'e Ankara ile bu konudaki görüşmeleri devam ettirmesi talimatı verdiği kaydedildi.
Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in Sözcüsü Dimitriy Peskov da yaptığı açıklamada, Karadeniz'de LNG tesislerinin kurulması fikrinin Güney Akım projesine uygun bir öneri olduğunu ancak Güney Akım'ın hayata geçirilmesi konusunda aşılamayacak engellerle karşılaşmaları halinde sıvılaştırılmış gazın boru hattının alternatifi haline gelebileceğini söyledi.
RusEnergy şirketi ortaklarından Mihail Krutihin de Kommersant'a yaptığı değerlendirmede, Türkiye'nin Güney Akım'ın kara suları içinden geçecek bölümünün inşaatı için hala izin vermemesinin Rusya'yı alternatif yollar aramaya zorladığını belirterek, Ankara'nın daha önce bu konudaki izni en kısa sürede çıkaracağı söz verdiğini ve bunun karşılığında da Rusya'nın Samsun-Ceyhan petrol boru hattının inşasını kabul ettiğini ifade etti.
Krutihin, Moskova'nın Güney Akım'dan çekilme tehdidinin Türk tarafına baskıda bulunma amacı taşıdığına inandığını belirterek, ''LNG tesisleri inşaatıyla ilgili tüm blöfler Türklere yönelik. Daha önce havuçla teşvik etmeye çalışırken şimdi sopayı gösteriyorlar. Ankara'nın Moskova'nın bu manevrasının son derece farkında. Rusya ne olursa olsun Güney Akım'dan vazgeçemez çünkü bu Avrupa ülkeleriyle boru hattının inşaatı için bir çok anlaşma yapan Putin için çok ciddi bir imaj kaybı olur. Türkler Moskova'yı daha fazla taviz vermeye zorlayacaklar. Mesela gaz fiyatının ve 'al ya da öde' şartının seviyesinin düşürülmesi gibi. Her halükarda bu konudaki müzakereleri son derece uzun sürecek'' ifadelerinu kullandı.
Rusya gaz fiyatında ve "al ya da öde" formülünde ısrarlı
Başbakan Erdoğan ve Medvedev'in başkanlığında dün yapılan Üst Düzey İstişare Konseyi (ÜDİK) toplantısında doğalgaz fiyatının indirimi ve ''al ya da öde'' formülünün esnetilmesi konuları geniş yer tutarken, Rus tarafı sözleşmenin mevcut hükümlerinin uygulanması konusunda ısrar etti.
Botaş ve Gazprom yetkililerinin de Moskova'ya yaptığı uzun ve zorlu görüşmelerde Rus tarafı gaz fiyatının indiriminin ve ''al ya da öde'' şartının esnetilmesinin ancak karşılığında başka bir taviz alınmasıyla mümkün olabileceği mesajını verdi.
Medvedev de Erdoğan ile birlikte görüşmelerden sonra düzenlediği ortak basın toplantısında, sözleşmenin mevcut hükümlerinin uygulanmasında ısrarcı olduklarını, bu konudaki farklı yaklaşımların ise ancak karşılıklı olabileceğini vurguladı.
Edinilen bilgiye göre, Rus tarafı Güney Akım'ın Türkiye tarafından geçen bölümüne izin verilmesi şartını koştu. Ancak, Avrupa'nın gaz kaynaklarını çeşitlendirme projesinin en büyük kozu olduğuna inandığı Nabucco'nun üyesi olan Türkiye'nin Güney Akım'a izin vermesi son derece güç görünüyor.
Gazprom, yetkilileri, AB adayı ve Nabucco üyesi Türkiye'nin bu konudaki pozisyonunu anladıklarını ancak Nabucco'nun Güney Akım'ın rakibi olmadığı, çünkü Nabucco konusunda henüz kaynak sağlama konusunda somut bir yapının ortaya çıkmadığına dikkati çekiyor.
Uzmanlar, henüz proje aşamasından öteye geçemeyen Nabucco'nun Türkiye'nin Güney Akım inşaatına izin vermesi halinde tamamen ortadan kalkacağını belirterek, Türkiye'nin hem Rusya ile pazarlık payını yükseltmek hem de zaten hayata geçeceğine inanılmayan projenin ortadan kalkmasına vesile olan ülke pozisyonuna düşmek istemediğini kaydediyor.
Erdoğan ve Medvedev, Moskova'da anlaşmazlıkla sonuçlanan gaz konusundaki görüşmelerin devam ettirilmesi için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Rusya Başbakan Yardımcısı Seçin'e talimat verdi.
Samsun-Ceyhan petrol boru hattı
Türkiye ve Rusya'nın dünkü görüşmelerde üzerinde uzlaşamadığı bir diğer konuyu da Samsun-Ceyhan petrol boru hattı oluşturdu.
Boğazların yükünü hafifletmek isteyen Türkiye Samsun-Ceyhan petrol boru hattını hayata geçirmek isterken, Rusya, geçiş ücretlerinin pahalı olduğunu belirterek projeye soğuk yaklaşıyor.
Uzmanlar, iki ülke arasında bu konudaki en büyük sıkıntıyı petrol boru hattının sahipliği konusundaki görüş ayrılığının oluşturduğunu vurgulayarak, Rusya'nın boru hattının sahiplik hissesinin çoğunluğunu istediğini ancak Türkiye'nin de topraklarından geçecek boru hattının kontrolünü bir başka ülkeye bırakmak istememesi nedeniyle bu isteğe kesinlikle karşı çıktığına dikkati çekiyor.
Rus yetkililer, dün bu konuda Rus basınına yaptıkları açıklamada, Montrö anlaşmasına göre boğazlardan tanker gönderme haklarının bulunduğunu ve bu haklarını kullanacaklarını söyleyerek, ''Burgaz-Dedeağaç'ın askıya kaldırılmasıyla tek alternatifimiz Samsun-Ceyhan petrol boru hattı değil. Başka alternatiflerimiz de var. Nitekim Montrö'ye göre boğazlardan gönderebileceğimiz gemi miktarı da son derece net" ifadesini kullandı.
Türk diplomatik kaynakları da Samsun-Ceyhan ve doğalgaz konusundaki anlaşmazlıkların devam ettiğini doğrulayarak, bu konudaki görüşmelerin bitmediğini ve iki ülke yetkililerinin görüşmeleri sürdüreceğini kaydetti.
Kaynaklar, ''Eskiden olsa bu tip sorunlar iki ülke basınında kriz şeklinde verilirdi. Ancak iki ülke ilişkileri, öyle bir boyuta geldi ki aramızda çözülemeyecek hiç bir sorun yok. Rusya-Türkiye ilişkileri her türlü sorunu çözebilecek bir seviyede'' değerlendirmesine yer verdi.
Medvedev'den Türk müteahhitlere övgü
Medvedev'in dün başbakan Erdoğan onuruna verdiği çalışma yemeğine TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurittin Özdebir, Yenigün İnşaat'ın Murahhas Üyesi Edip Edip Yenigün ve Renaissance İnşaat Grubu Başkanı Erman Ilıcak da katıldı.
Dimitriy Medvedev, Türk iş adamlarının Rusya'daki özelleştirme ihalelerine daha aktif şekilde katılmasını isteyerek, özellikle Türk inşaat şirketlerinin imza attığı başarılı projeleri övdü.
Medvedev, Türk firmalarının 2014 Kış Olimpiyat Oyunları'nın yapılacağı Soçi'deki inşaat ihalelerine daha aktif katılmasını istedi.
Medvedev'den Rus ucakları önerisi
Bu arada, Medvedev dün yapılan görüşmelerde, Rusya ve Türkiye arasında havacılık alanındaki ilişkileri de geliştirmek istediklerini, Rusya'nın uçaklar geliştirdiğini, Türk tarafının bu uçaklara ilgi göstermesini umduğunu söyledi.
Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkileri her alana yayarak daha da geliştirmek istediklerini vurgulayan Medvedev, Türkiye'deki özelleştirme ihalelerine Rus şirketlerinin de daha aktif katılmasını istediklerini vurguladı.
Görüşmeler sonunda Geri Kabul Anlaşması ve iki ülke yurttaşlarının karşılıklı olarak vizesiz seyahatini öngören notaların teatisinin yapılmasıyla iki ülke vatandaşları 17 Nisan'dan itibaren vizesiz döneme başlayacak.