Erdoğan'ın sarayı Atatürk Evi'ni de yutuyor
Atatürk Orman Çiftliği içine yapılan Erdoğan’ın Sarayı mahkeme kararları ve kamuoyu tepkisine rağmen yayılmayı sürdürüyor. Saray’ın güvenliği gerekçesiyle arazi içindeki Atatürk Evi de tarihi SİT alanı olmaktan çıkarıldı.
Sertaç EşBu kapsamda Ankara 1 No’lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 10 Eylül 2015 tarihinde aldığı 2678 numaralı kararla AOÇ’deki Atatürk Evi, Tarımcı Atatürk Meydanı ve daha önce yıkılan Metin Emiroğlu İlkokulu’nun bulunduğu bölgeler tarihi sit alanı olmaktan çıkarıldı. Karara kurulun Yenimahalle Belediyesi üyesi Ayşe Betül Uyar’ın dışında muhalefet eden olmadı.
Bu karara karşın Atatürk Evi ve Marmara Köşkü binası tescilli olduğu için bu binalar yıkılamıyor veya bir değişiklik yapılamıyor. Ancak alınan kararla özellikle daha önce Saraya gelecek yabancı konuklar için konaklama yeri olarak MİT’ten alınan ve Cumhurbaşkanlığına kiralanan Marmara Köşkü’nün çevresinde çok sayıda değişiklik yapılabilecek. Buna göre tescilli olan Marmara Köşkü’ne karşın tarihi sit alanı olmaktan çıkarılan çevresindeki Marmara Havuzu, İzmir Köşkü ve köşke ile havuza adını veren Marmara Su Deposu’na ne gibi işlem yapılacağı bilinmiyor.
Hepsi sakat
Alınan karara tepki gösteren Ankara Barosu Yönetim Kurulu üyesi Cemalettin Gürler, “Bu tür kurullar önemli kararlar alır. Çünkü verdiği kararlar esas olarak toplumun geçmişiyle geleceği arasındaki bağın inşasına ilişkindir. Ülkenin kurucusunun adını taşıyan, şehrin başkent olmasının özelliklerini barındıran tarihi özellikleri olan yerlere ilişkin bir günde karar vermek en azından ciddiyetle bağdaşmıyor. Kurulun gündemsiz önüne getirilen şey hakkında yeterince veri olmadan karar vermesi bu kurulların hepsini sakat hale getiriyor” dedi.
Gürler, karar alınması istenen yerin büyüklüğünün belli olmadığını, istemin ölçeksiz ve koordinatsız kroki ile yapıldığını belirterek, “Sınırlar net belli değil. Verilen karar muhatapların istediği gibi üzerinde tasarruf edebilmesinin yolunu açıyor. Karar denetlenebilir değil. Bugün de elbet bir gün tarih olacak. Şimdi yapılan yerleşke bir süre sonra, bugün hakkında karar alınan yerlere dönüşecek. O zaman da biz bu yöntemle alınan kararlara karşı çıkacağız. Sorun hukuksuzluklar” değerlendirmesini yaptı.