Erdoğan'a Zübük benzetmesi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, "Hıdır" yanıtını partisinin grup toplantısında verdi. CHP Genel Başkanı, "Bana kimse Recep Bey diyemez. Diyeceksiniz ki bu Recep Beyler en çok nerede görülür. Size bir ipucu vereyim. Aziz Nesin'in Zübük kitabını okursanız, orada görürsünüz" dedi.

cumhuriyet.com.tr

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun hedefinde Başbakan vardı. Başbakan Erdoğan'ın bütçe görüşmeleri sırasında kendisine yönelttiği eleştirilere yanıt veren CHP Genel Başkanı, "Önce Başbakan'ı kutlayayım, adımın Kemal olduğunu öğrenmiş, kafasında yer etmiş, daha da yer edecek. Kemal onun beyninde markalaşacak" dedi.

"Sözde bana Hıdır diyerek küçümsemeye çalışıyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Bu ülkede her insanımın adı benim için onurdur. İster Ali deyin ister Kemal deyin ister Kerem deyin ister Muhammed deyin ister Ömer deyin. Her insanımın ismi benim için onurdur. Kemal adının yanında herhangi bir yurttaşımın isminin verilmesinden onur duyarım. Recep Bey belki bundan alınabilir ama ben alınmam" dedi.

Hıdır'ın tarifini yaptı

Anadolu'da onlarca Hıdır Baba türbesi olduğuna dikkat çeken CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:

"Bir şey bilmesini isterim. Anadolu'da onlarca Hıdır Baba türbesi var. Sayın Başbakan bilmez mi acaba, o anne babalar çocuklarına niye Hıdır adını takmışlar. Hıdır'ın ne olduğunu Başbakan biliyor herhalde. Aslı Hızır'dır. Anadolu'da Bozatlı Hızır derler. Başbakan bunları unuttu. Başbakan Çamlıca'da etrafı çift duvarla örülü villasında oturuyor. Hıdır adını niye küçümsüyorsunuz, Hıdır'ın günahı ne?"

Başbakan'ın halktan koptuğunu savunan CHP Genel Başkanı, partisinin grup toplantısından şu teklifi sundu:

"Bütçe konuşmasında benim kooperatif evime de takılıyor. Bir Kemal sözü daha veriyorum ona. Gelsin, Çamlıca'daki evle onu değiştirelim, söz veriyorum o Çamlıca'daki evi Kızılay'a bağışlayacağım, söz Kemal'in sözü. Ama bir şey hatırlattı bize. Biz halkın sorunlarına Hızır gibi yetişeceğiz."

Anadolu'da herkesin kendisine isim verebileceğine dikkat çeken CHP Genel Başkanı, "Başımın üstüne ama bir şey söyleyeyim. Ama bana kimse Recep Bey diyemez. Çünkü Recep Bey halkını kandıran adam demektir. Recep Bey siyasete yırtık ayakkabı ile girip siyasette dünyalığını yapan adam demektir. Çünkü Recep Bey millete din, iman edebiyatı yapıp fakir fukaranın kul hakkını yiyen adam demektir. Çünkü Recep Bey, yolsuzluklara kol kanat geren adam demektir. Ama bana Recep diyebilirler. Recep Bey ayrı Recep ayrı" dedi.

Zübük'ten gönderme

"Diyeceksiniz ki bu Recep Beyler en çok nerede görülür?"
diye soran CHP Genel Başkanı,"Size bir ipucu vereyim. Aziz Nesin'in Zübük kitabını okursanız, orada görürsünüz" dedi.

Kılıçdaroğlu'ndan yeni belge

"Başsavcı çıktı dedi ki, kimin elinde belge varsa getirsin. Allah aşkına o savcının görevi ne, belgeyi toplayacak o değil mi? Bizden belge istiyor" diyen CHP Genel Başkanı, "Olur bir belge göstereyim. Bakın şu belge; ihbarı yapan kişinin kendi el defteri. Nereye ne kadar para almış, kimden ne kadar almış, ne zaman almış, parayı kimlere dağıtmış, bunları el deftere yazmış tek tek" dedi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Peki, merak ediyorum mahkeme dosyasında olan bu el defteri hiç soruşturuldu mu? Hayır. Peki, insaf dinin yarısıdır diyordu Başbakan. Allah aşkına bu dinin tamamı değil mi? Adam el yazısıyla yazmış. Diyor ki, parayı şöyle aldık, miktar şu kadar, şu zamanda aldık diyor. Paranın bir kısmını da diyor; Anakent Belediye Başkanı'nın akrabası da kuyumcu oraya götürdük, verdik diyor. Benim bildiğim bütün kuyumcularda kamera var. Peki, hiç bu savcının aklına gelip şu kamerayı getirin, gerçekten bu adam oraya gitti mi, gitmedi mi, soruyor mu? Hayır, efendim niye sorsun. İnsaf, insaf, böyle bir şey olabilir mi, vicdanınız kurusun."

26 tane iddia olduğunu, ancak 12'sinin hiç soruşturma konusu yapılmadığına dikkat çeken CHP Genel Başkanı, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı'nın televizyonlara çıkarak, "O iddiayı ortaya atan belediye işçisinin eğer bir tanesi doğrunun yanında geçerse istifa ederim" dediğini hatırlatarak, şöyle dedi:

"Ama bilmediği bir şey var. Benzer bir olay bir başka mahkemede görüşülüyordu. Mahkeme bir bilirkişi tayin etmişti. Bilirkişi heyeti o iddia sahibinin bütün iddialarını doğruluyordu. Niye istifa etsin. Arkasında kapı gibi Recep Bey var. Yolsuzluklardan sorumlu Recep Bey."

"Mülkiye müfettişi görevlendir"

"Küçük bir belediye düşünün, CHP'li belediye. Bir şikayet geliyor oraya hemen mülkiye müfettişleri gidiyor" diye konuşan CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:
"Kayseri çalkalanıyor. Niye mülkiye müfettişi görevlendirmezler. Görevlendir. Korkudan görevlendiremiyorlar. Ya bir şey tespit edilirse. Bir şey değil, çok şey tespit edilir. Savcı görevini yapsın. Babanın da ifadeleri var. Hiç bakılmıyor bunlara. Toplanan rüşvetler yargıya intikal edilince bir kısmı iade ediliyor. Kim ödüyor bu parayı? Daha da önemlisi bir belediyenin mührü yıllardır rüşvet toplayan adamın cebinde geziyorsa, sen belediye başkanlığı koltuğunda nasıl duruyorsun."

CHP Genel Başkanı, Başbakan'a da, "Recep Bey unvanını sürdürmek istiyorsan sessizliğini koru. Ama yok Recep Bey bana yakışmıyor, ben Tayyip Beyim halktan yanayım, kul hakkını yiyenlerden hesap soracağım diyorsan mülkiye müfettişlerini görevlendir" diye seslendi.

Kayseri'deki yerel gazetelerde Belediye Başkanı'na destek çıkan tam sayfa ilanların yer aldığına dikkat çeken CHP Genel Başkanı, "Bu parayı kim ödedi? Kimse çıkıp cevap vermedi. Bizim sorumuz İngilizce, Fransızca değil. Yüreklerinde Allah korkusu olsa bu olayın üzerine giderler" dedi.

Kılıçdaroğlu, mal varlığı konusunda da Başbakan'a, şu çağrıyı yaptı:
"Benim malvarlığım CHP Genel Merkezi internet sitesinde yer alıyor. O malvarlığının aynısı TBMM arşivindedir. Sayın Başbakan'ın TBMM'ye verdiği mal varlığının aynısını AKP'nin internet sitesinde yayınlanmasını bekliyorum. Düzgün adamsa, aynısını.İsim isim, yer yer. Ben nasıl gösteriyorsam sen de öyle göster arkadaş. Madem temiz siyaset diyoruz, bakalım gösterebilecek misin, bakalım yüreğin var mı?"