Erdoğan Toprak: Diplomatik kusur var mı?

CHP İstanbul Milletvekili ve eski Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Erdoğan Toprak, İzlanda'da milli takımımıza yönelik yaşanan krizde, diplomatik işbilmezliğin de rol oynadığını söyledi. Toprak, yıllardır Türk vatandaşlarının yabancı ülke hudut kapılarında yaşadığı sıkıntının bu kez ülkeyi temsil eden milli futbolculara yaşatıldığına dikkat çekti. Toprak, "Eğer ilgili kurumlar diplomatik temaslarda bulunup önlem alınmasını sağlasaydı bu olaylar yaşanmazdı" dedi.

Toprak'ın açıklamalarının tamamı şu şekilde:

"Milli takımımızın yaşadığı ve hepimizin üzüldüğü İzlanda krizinde diplomatik kusur rol oynadı. Milli takımımızın İzlanda’ya varış tarihi aylarca önce belli olmasına karşın, Ay yıldızlı kafilemize niçin resmi düzeyde karşılama yapılmadı?

İzlanda’da Büyükelçilik yok, ancak önceki yıllarda Türkiye’nin temsil olduğu etkinliklerde Oslo Büyükelçiliği ev sahipliğini üstlenirdi. Milli takımımızın İzlanda’ya varışında niçin böyle bir karşılama gerçekleşmedi?

Milli takımımız en sancılı günlerin ortasında 2000’li yıllarda her ülkeye özel koruma birimleri ile gider ve hiçbir olay yaşanmadan ülkesine dönerdi. TFF ve Dışişleri Bakanlığı özel güvenlik görevlilerini İzlanda seyahatinde niçin görevlendirmedi?

Milli oyuncularımızın İzlanda havaalanında bekletilmesi aslında Türk vatandaşlarının yıllardır yabancı ülke hudut kapısında yaşadığı çirkin muameleyi gözler önüne sermiştir. Pasaportumuzun çok geçerli olduğunu savunan Dışişleri konuya bu açıdan bakmalıdır. 

Havaalanındaki üzücü olayların İzlanda Milli Takımının önceki yıllarda Konya’da yaşadığı istenmeyen gelişmelerle bağlantısı olabilir mi?

Konya’daki maçlarda İzlanda milli marşının ıslıklanması milli takımımızın başına gelenlere gerekçe mi oldu? Bu bağlamda son Fransa maçı öncesi rakibin ulusal marşının protesto edilmesi ilerleyen süreçte ülkemizi zor durumda bırakabilir. Ülke olarak, "diğer ülkelerin ulusal değerlerine" saygı göstermeli ve aynı saygıyı beklemeliyiz. Ülkemize konuk gelen ulusların marş ve sembollerinin protesto edilmesi, ıslıklanması zihniyeti bir an önce sona ermelidir"