"Erdoğan meydan okuyor"

İngiliz Financial Times gazetesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın pazar günü "Binlerce protestocuyu sert bir şekilde eleştirerek, Türkiye'de yıllardan beri görülen en büyük gösterilere neden olan çekişmeyi daha da derinleştirdi" diye yazdı.

Gazete, Türkiye'nin "İslam kökenli hükümeti ile laik orta sınıfı arasındaki gerginlik büyüyor" ifadesine yer verdi.

The Guardian, binlerce kişinin Taksim Meydanı'nın kontrolünü eline geçirdikten sonra Erdoğan'ın sosyal medyayı eleştirdiğini yazdı.

Gazete, "Dramatik olaylar ana Türk medyasının yardakçılığını ve hükümetin neredeyse ana medyanın tümü üzerindeki kontrolünü de gözler önüne serdi" diye yazdı.

Independent gazetesi ise olaylarla ilgili bir yorum yazısına yer verdi. Gazete Türkiye'nin rehafının yabancı sermaye akışına bağlı olduğunu, Suriye krizi, İran ve  Irak ile yaşanan çekişmelerin istikrarsızlık yaratıp yatırımcıları korkuttuğunu belirtti.

Independent, "İçerdeki huzursuzluk da bu belirsizliğe eklendiği takdirde, Türkiye'nin siyasi ve ekonomik başarı hikayesi baltalanacak, Taksim Meydanı'ındaki ağaçları ülkenin en az kaygılanacağı konu haline gelecek" diye yazdı.

The Times gazetesi ise krizin tırmanmasına karşın Erdoğan'ın tartışmalı politikaları konusunda en küçük bir taviz dahi vermeye yanaşmadığını belirtti.

Gazete, Erdoğan'ın "bana diktatör diyorlar. Bu naçiz hizmetkarı diktatöre benzetiyorlarsa benim söyleyecek bir sözüm yok" şeklindeki sözlerine yer verdi.

Ancak The Times, Erdoğan'ın aynı zamanda parktaki yıkımla ilgili planlarından vazgeçmediğini, hatta daha da ileri giderek Taksim Meydanı'da bir de cami inşa edeceğini söyleyerek meydan okuduğunu belirtiyor.

BBC ise İstanbul'daki protestocularınBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İslamcılığa doğru kaydığını görerek kızgınlık duyan  genç ve kentli orta sınıf olduğuna dikkat çekiyor.

BBC bunun sadece bir park protestosundan ibaret olmadığını, hükümetin geçtiğimiz hafta alkollü içkilerin satışı ve reklamına getirdiği kısıtlamaların da bunda rol oynadığını ifade etti.

Amerikan basını

New York Times gazetesi pazar günkü baş yazısını Türkiye'ye ayırdı.

Yazıda, "3 gündür süren protestolar Başbakan Erdoğan'ın 10 yıllık iktidarına yönelik en ciddi meydan okuma. Ancak onbinlerce kişiyi sokaklara iten meşru endişeler yanıt bulmadı" denildi.

Haberde, "3 seçim kazanan Erdoğan'ın iktidarı kaybetmesi pek mümkün değil. Ancak bu tehlikeli zamanda, Erdoğan ve partisi ifade özgürlüğüne, barış gösteriler düzenleme özgürlüğüne ve çoğulcu bir toplumun ihtiyaçlarını karşılama niyetine bağlı olduğunu göstermeli" ifadeleri kullanıldı.

The Times dergisi

Dergi, Türkiye’de, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a karşı bugüne dek, basın özgürlüğü, kürtaj yasasına ilişkin yeni düzenlemeler, AKP Hükümeti’nin Suriye ile ilgili tutum ve yaklaşımı, aralarında Genelkurmay Başkanı ve generallerin de bulunduğu subayların hapse atılması, PKK ile olan görüşme ve ilişkiler, alkol satış ve tüketimine ilişkin düzenlemeler gibi konularda çok sayıda protesto gösterisi düzenlendiği hatırlatıldı.

Time Dergisi, İstanbul Taksim’deki Gezi Parkı ile ilgili protestoların bunlardan farklı ve başka bir boyutta olduğu vurgulandı. Gezi Parkı tepkilerinin son yıllarda gerçekleştirilen en büyük protestolardan biri olduğuna değinilen, İstanbul kaynaklı, Piotr Zalweski imzalı yazıda, Türkiye’de çıkan olaylarda polisin aşırı şiddet kullanması yüzünden binlerce kişinin yaralandığı belirtildi.

Başbakan Erdoğan’ın Cumartesi günü yaptığı konuşmada, Taksim ve çevresinin yeniden yapılandırılacağını dile getirdiği belirtilen yazıda, Erdoğan’ın eylemcileri ‘marjinal gruplar’ olarak değerlendirdiği de anımsatıldı ve muhalefete yönelik, "Siz 100 bin kişi toplarsanız, ben 1 milyon toplarım" dediği hatırlatıldı. Yazıda, Türkiye’nin neredeyse yüzde 50’sinin desteğini gören, gücü tekelinde bulunduran bir hükümetin, ekonomide sağladığı başarılara da değinilen TIME dergisinin internet sayfasında, son günlerde yaşana n protestoların Başbakan Erdoğan için ‘bir uyanış çağrısı’ niteliğinde olduğu belirtildi. Time’ın yazısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, üçüncü dönem başbakanlık yapamayacağı için, 2014’te Devlet Başkanı olabilmek için de gerekli anayasal değişiklikleri yapma planları olduğuna da değinilerek şu görüşlere yer verildi:

"Şimdilik, göstericiler genç solcular, laikler, hepsi de hükümet karşıtları, bunların az sayıda dinci tutucular da var. Erdoğan için en büyük tehlike, AKP’nin temelini oluşturan tutucu Müslümanların polis şiddetini görmelerinin ardından protestoculara katılma olasılığı. Hükümetin Taksim’den polisleri çekmesi ve medyayı şimdiye kadar olmadığı kadar kıskaca alması bu yüzden olabilir."

Fransız basını

Fransız Le Monde gazetesinin internet sayfasında da Gezi protestoları ilk haber olmayı sürdürüyor.

Haberde, "Erdoğan durduğu yeri bir adım bile değiştirmedi. En ufak bir taviz bile vermedi" denildi.

Başbakan'ın Topçu Kışlası'nın inşasının yanısıra Taksim'e cami projesini de yeniden gündeme taşıdığı, sosyal medyayı da eleştirildiğindan bahsedildi.

Le Monde, "Başbakan'ın kabul ettiği tek hata, polisin aşırı güç kullanımı oldu" diye yazdı.

(CNNTürk)