Erdoğan kurtarıcısını müsteşar yaptı
Başbakan Tayyip Erdoğan, Efkan Ala’nın İçişleri Bakanı olmasının ardından boşalan Başbakanlık Müsteşarlığı’na eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı ve Başbakanlık Başdanışmanı Fahri Kasırga’yı getirdi.
Fırat Kozok/CumhuriyetErdoğan’ın hemşehrisi olan Kasırga, malvarlığı soruşturması döneminde beraat kararını temyiz etme yetkisini kullanmayarak beraatin kesinleşmesinin yolunu açmıştı. Kasırga’nın, Ergenekon tutuklusu Orgeneral Hurşit Tolon ile yaptığı telefon görüşmesinde görüşmesinde Tolon’dan “Ortadoğu ve Balkanların en yakışıklı paşası” diye karşılık verdiği iddianamenin ek klasörlerine girmişti.
1977 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olan Kasırga, 1978 yılında Rize Hakim adayı olarak staja başladı. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı olarak çalışırken, 3 Ekim 2003’te Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı’na getirildi. 22 Temmuz 2007 genel seçimleri öncesi tarafsız Adalet Bakanı olarak görev yapan Kasırga, Temmuz 2008’e kadar görevini sürdürdü. Kasırga, ardından Adalet Bakanlığı Yüksek Müşaviri ünvanıyla Başbakanlık Başdanışmanı oldu.
Erdoğan’ın kurtarıcılarından
Kasırga’nın Başbakanlık Müsteşarı olmasının ardında ise ilginç bir “referansı” bulunuyor. 2002 yılında Tayyip Erdoğan’ın mal varlığı yargıya taşınmış, Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nca hazırlanan iddianamede Erdoğan’ın Belediye Başkanlığı görevinden ayrılırken verdiği mal beyanı ile AKP Genel Başkanı seçildikten sonraki mal beyanı arasında, 256 milyar 138 milyon lira artış olduğu belirtilmişti. Kasırga, dönemin başsavcı vekili Bekir Selçuk tarafından açılan davada verilen beraat kararını temyiz etmemişti. Kasırga’nın bu girişimiyle hemşehrisi Erdoğan’ın beraati kesinleşmişti.
Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmalara Erdoğan katılmamış, yeni bilirkişi heyeti de ilk incelemeyi yapanların aksine, suç unsuru olmadığı yönünde rapor vermişti. 18 Ekim 2003’de de hakim İbrahim Kozan, Erdoğan hakkında beraat kararı vermişti. 7. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi Kozan daha sonra Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi başkanlığına atanmış ve bu görevden emekli olmuştu.
Alevi-Bektaşi isimlerine de karşı çıktı
Kasırga, Alevi-Bektaşi adıyla dernek kurulmasına da şiddetle karşı çıkmıştı. Kasırga, Alevi-Bektaşi derneklerinin “içeriden ve dışarıdan kışkırtmaya müsait potansiyel tehlike” ve “laikliğe aykırı” oldukları gerekçesiyle kapatılmasını istemişti. Ancak Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, kapatma istemini reddeden yerel mahkeme kararını onayarak derneklere vize vermişti.
Veli Küçük torpil istemişti
Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan emekli Orgeneral Hurşit Tolon’la telefon görüşmesi yaptığı iddiasıyla Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı görevinden alındığı öne sürülen Fahri Kasırga’nın, soruşturma kapsamında tutuklu bulunan emekli Tuğgeneral Veli Küçük’le telefonda görüştüğü iddia edilmişti. Ergenekon iddianamesinin ek klasörlerinde yer alan görüşmede Küçük, Kasırga’ya, “Balkanların en büyük savcısıyla ve en büyük bakanıyla görüşecektim” derken, Kasırga da Küçük’e “Kendileri karşınızda, Ortadoğu ve Balkanlar’ın en yakışıklı paşası” diye karşılık veriyordu. Konuşmanın ilerleyen bölümünde Küçük, köylüsü olan bir genç kızın hakimlik sınavına gireceğini söyleyerek, mülakat konusunda Kasırga’dan yardım istiyor, genç kızın sınava giriş bilgilerini alan Kasırga, “Veli amcası kefil midir?” diye soruyordu. Veli Küçük kefil olduğunu söyleyince, Kasırga da “E biz de kefil oluruz o zaman” diyordu. Küçük de bunun üzerine, “Sen kefil oldun mu biter bu iş” diye karşılık veriyordu.