Erdoğan: Danıştay'ın Andımız kararı iyi niyetli değil
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay'ın Andımız kararının iyi niyetli olmadığını söyledi. Erdoğan, "Bu metin bu ülkede, ezanı Türkçe okumak, okutmak isteyenlerin eseridir. Bizim andımız İstiklal Marşımızdır ve İstiklal Marşımızla beraber yolumuza devam ediyoruz. İstiklal Marşımızdan daha güzel, güçlü bir ant olabilir mi? Yok. Tartışmalar kararlılığımızı daha da artırdı" dedi.
cumhuriyet.com.tr<video:1130330>
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Davutpaşa Kongre Merkezi'nde Türkiye Gençlik Zirvesi'ne katıldı. Erdoğan'ın konuşmadan satır başları şöyle:
"Cumhurbaşkanlığı politika kurullarından birisinde gençlerle ilgili bir alt kurul oluşturulmasını gündeme alabiliriz. Devletin de toplumun da asli görevi gençleri tanımlamaktan ziyade anlamaya çalışmaktır. Gençlerimizin gelecek endişelerini ortadan kaldıracak politikalar belirlemek en başta gelen görevimiz.
Gençlerimizle sürekli görüşmemiz birbirimizi anlamay açalışmamız şart. Dünyanın baş döndürücü bir hızla değiştiği dönemde gençlere bakış açımızın sabit kalması beklenemez. Gençlerin hızına ayak uyduramazsak geride kalmaya mahkum oluruz. Gençlerimizin kaygı talep ve umutlarını tespit edemezsek onlara yol gösterici görevimizi yerine getiremeyiz.
Değişimi, gençlerimizin beklentilerini önceden görerek politikalarımızı belirlemeliyiz. Gençlerimizle önümüzdeki engelleri kaldırmanın çabası içinde olacaız. Gençlerimizin hayal dünyasını yasaklarla çerçevelemeyi değil genişletmeyi hedefliyoruz. Nüfusunun 4'te birinden fazlası 15-30 yaş arasındaki gençlerden oluşan Türkiye, dünyanın en şanslı ülkelerinden biri.
<video:1130538>
'Oxford'u getirdiniz de gitmedik mi?'
Iğdır, Hakkari'deki bir gencin üniversite okuma şansı olmadığı dönemden biz üniversiteyi onların ayağına götürdük. Hani bir dostumun bir ifadesi var; 'Oxford'u getirdiniz de gitmedik mi?' demişti. Biz bunu yaptık. 81 ilimizin tamamında üniversitemiz var. Şimdi niteliğini artırmamız lazım. Dar gelirli ailelere mensup öğrencilerimizin en sıkıntılı sorunu, harçlardı. Bunu kim kaldırdı, biz kaldırdık. Bu meselenin marjinal örgütler tarafından kullanılmasının önüne geçtik. Ne yaparsan yap bunlar unutuluyor.
Ocak ayından itibaren lisans öğrencilerine 500 TL verilecek. Yüksek lisans öğrencilerine bin lira verilecek. Doktora öğrencilerine bin 500 lira ödenmeye başlanacak. Bunlar bizim iktidarımızı ülkemizde sağladığı gelişmelerdir. Burslu öğrenci sayısı bu yıl 150 bine ulaştı. Gençlerimizde şöyle bir anlayış var. Gerçeği söylemem lazım. İlla burs... Niye burs? Bursun geri ödemesi yok. Be evladım, kredi aldığın zaman faizsiz iş bulmadan da değil. İş bulduktan sonra çok basit taksitlerle ödüyorsun. Bu seni bedavacılığa da alıştırmıyor. Bu milletin gençlerine bu yakışır.
Kılık kıyafet meselesini çözerek üniversite kapılarındaki utanç sahnelerine Allah'a hamdolsun biz son verdik. Kamuda başörtüsü sorununu ortadan kaldırarak gençlerimizin iş hayatında engellerle karşılaşmanının önüne geçtik. Şu anda TSK hariç emniyet dahil başı açık, kapalı ayrımı var mı, yok. Siyasette bürokraside gençlere daha fazla görev vererek size güvenimizin sözde kalmadığını gösterdik. Seçme ve seçilme yaşını 18'e indirdik. Bu, gencime güveniyorum, inanıyorum demektir. Türkiye'nin siyasi, ekonomik, kültürel hayatında gençlerin varlığı her zamankinden fazla hissediliyor.
Andımız tartışması
Danıştay'ın andımız kararı sonrasında gerek sosyal medyada, gerekse kimi yayın organlarında şahit olduğumuz manzaralar açık söylüyorum. Bu konudaki kararlılığımızı daha da artırmıştır. Çünkü bu metin bu ülkede, ezanı Türkçe okumak, okutmak isteyenlerin eseridir. Bu bir. Metne baktığın zaman içerik itibariyle bu milletin kendisini, kültür, medeniyet anlayışını ortaya koyan bir metin değil. Bizim andımız İstiklal Marşımızdır ve İstiklal Marşımızla beraber yolumuza devam ediyoruz. İstiklal Marşımızdan daha güzel, güçlü bir ant olabilir mi? Yok. Ama bunlar böyle çıkarmışlar.
"Yeniden piyasaya çıktılar"
Kimse Türklüğünü inkar etmiyor ki? Ama Türkçülük yapmıyor. Ben Türküm ama Türkçü değilim. Böyle yaparsak dinimiz İslam ile çatışırız. İslam ırkçılığı reddediyor, ırkı reddetmiyor. Bu kararı kimi çevreler baskıcı ideolojilerine yakılmış bir yeşil ışık gibi algıladılar. Milletimize tepeden bakan, milletimizi kömürcü makarnacı diye aşağılayanlar uzun zaman sonra yeniden piyasaya çıktılar.
"Çok zavallı bunlar"
Gazeteci kılıklı provokatörler ekranlarda, yıllardır biriktirdikleri kin ve nefreti kusmaya başladı. Hatta cübbelerini kiraya veren sözde hukukçuların Türkçe ezan zulmünü tekrar dillendirdiklerini şahit oldum. Ana muhalefet partisi de iyice şirazeden çıktı. Çıkmış televizyon kanallarından bir tanesinde diyor ki "O diyor İstiklal Marşını bile bilmez" diyor. Bunu meydanlarda sürekli okudum. Şimdi tekrar okumaya gidersek, der ki "bak okuttum" Çok zavallı bunlar. Hatta kendisi bir keresinde öyle bir yanlışa düştü ki, rezil etti. Şimdi biz değerlerimiz noktasında ne Akif'i bunlarla paylaşırız, ne İstiklal Marşımızı.
Ülkemizde zamana değişime, hayata ve dünyanın gerçeklerine karşı direnmeyi çağdaşlık zanneden fosilleşmiş bir zihniyet vardır. Bugün de var.
"Atatürk'ün mirasını yağmalayanlar da bu çevrelerdir"
Atatürk'ün mirasını yağmalayanlar da bu çevrelerdir. Atatürk'ün resmini kaldıranlar, Atatürk'ün İş Bankası hisselerini gasp edenler de bunlardır. Posta pullarının üzerinden Atatürk'ün resmini, okullardan Atatürk'ün resmini kaldıranlar yine bunlar. Bay Kemal sen bunları bilmiyor musun? Bize unutmak istediklerimizi yeniden hatırlatmaya çalışma. Gençliğimiz bunları bilmiyor, bilmesi lazım. Hele hele Kemalistim diye geçinen gençler var ya onların bunu bilmesi lazım. Neden bu işe sahip çıkmıyorsun?
"Biz ülkesinde ağaç kesenlerden değil ağaç dikenlerden olduk"
Biz ülkesinde ağaç kesenlerden değil ağaç dikenlerden olduk. Ümraniye'de çöplük CHP zihniyetinde patladı, 38 vatan evladı orada öldü. Gençlerin omuz vermediği, sahip çıkmadığı bir davanın başarı şansı yoktur."