Erdoğan, CHP'li Altay'ı hedef aldı: Milletimiz bunun hesabını sorar

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin ‘Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, CHP’li Engin Altay’ı hedef alarak, “Milletimiz bunun hesabını vakti geldiğinde sorar. Hukuk bu konuların adli taraflarıyla ilgili olarak elbette kendi üzerine düşeni yapacaktır. Bize düşen bunun faturasını CHP'nin üzerine koymaya devam etmektir” dedi.

cumhuriyet.com.tr

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin ‘Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu. 

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle: 

“İlk günden güne teşkilatlarımızda yer almış ve istikrarını bozmamış kişilerin bir araya gelmesini sağlamak mecburiyetindeyiz. Kırarak dökerek değil, birleştirerek, kucaklayarak, bütünleştirerek işe başlamazsak hedeflerimize ulaşamayız. Önce kendi içimizdeki arkadaşlarımızın gönlünü kazanamazsak milletimizin gönlüne hiç giremeyiz. Üye sayımızını 11 milyonu geçmesi kadar, bu insanları kutlu davamızın savunucusu hale getirmemiz de önemlidir. AK Parti olarak 2023 seçimlerine güçü bir teşkilat ve vizyonla hazırlanmayı planlıyoruz. Kritik öneme sahip 2023 seçimlerinde Cumhur İttifakı'yla birlikte hem Cumhurbaşkanlığı hem Meclis'te zaferle çıkacağız. Bizim hizmet ve eser siyasetimiz seçimden seçime değil yılın her günü çalışmayı gerektirir. Bu anlayışla günün 24 saati ve haftanın her günü milletimizin içinde olacak tek tek her bir insanın desteğini alacağız. 

AK Parti, İçişleri Bakanlığı'na verilen alelade dilekçeyle kurulmuş sadece isim, amblem ve binadan ibaret bir parti değil. AK Parti, milletimizi tarafından kurulan, sahibi de millet olan bir partidir. Burası siyasi, sosyal, ekonomik kurumu değil hizmet ocağıdır. Yaptığımız ve yapacağımız her şeyin merkezinde milletimiz vardır. İşine dört elle sarılmayan kimsenin AK Parti'de başarılı olma şansı yoktur. Önce kendi kadrolarımızın, ardından üyelerimizin tamamını onlarla birlikte de tüm toplumu kucaklayacak bir parti ortaya koyacağız. 

Son toplantımızda CHP'deki taciz, tecavüz, hırsızlık ve ahlaksızlık furyasına dikkat çekerek CHP yönetiminin bu tablo karşısında yüzlerinin kızarmadığını paylaşmıştım. Bu skandallarının üzerinden 2 ay geçmesine rağmen hala 3 maymunu oynuyorlar. CHP Genel Başkanı, görmedim, duymadım, konuşmadım taktiğiyle bu meseleyi unutturmaya çalışıyor. Çoğu iftira olan benzer meselelerde ortalığı birbirine katan sosyal medya silahşörleri ve güya STK'lar mesele CHP olunca sus-pus kesildiler. Kimin mağdurdan yana olduğu kimin de bunun istismarını yaptığı ortaya çıkmıştır. CHP cenahı aynı yüzsüzlüğü sokaklarda rastgele çekilen fotoğraf kareleri üzerinden miletimizi karamsarlığa sürüklemeye çalışıyor. Her seferinde büyük bir pişkinlike yalanlarında ısrar ediyorlar. Kendilerine destek vermediklerini düşündüklerine yönelik hem ahlak hem akıl sınırlarını zorlayacak seviyeye ulaşmıştır. CHP'ye oy vermeyen öğretmene öğretmen, polisi polis, hakimi hakim, rektörü rektör saymıyorlar. Her hafta bir başka memur grubunu tehdit ediyorlar.  Kendi yanlarında yer almayan işçiye, sporcuya, sanatçıya sınır tanımıyorlar. Bu zihniyet işi ülkemizin güzide bir sanatçısının TV programına misafir olarak katılanları linç etmeye kadar vardırdı. 

Bu partinin yöneticilerinden biri çıkıp başçavuşundan uzman çavuşuna kadar diyerek kahraman ordumuzun mensuplarına saldırdı. Tabii bunlar geçmişte vesayetin karşısında hazır olan rektöre, savcıya alıştılar. Şimdi bu ülkenin tüm kamu görevlilerinin devletin ve milletin emrinde görev yaptığını görünce tahammül edemiyorlar. Şimdi astsubayları ve uzman çavuşları menzile aldıklarına göre muvazeneyi iyice kaybettiler. Neymiş? Bunların hepsi AK Parti militanı olmuş. Bunlara en güzel cevabı emekli bir astsubayın yüreğinden kopan şu ifadeler veriyor: Ben başçavuşum, ben uzman çavuşum, ben ülkemin bütünlüğünde gözü olanlara karşı militanım. Ben ezana dokunan dillerin karşısında, askerimi, polisimi, çocuklarımı şehit edenlerin karşısında militanım. Çok şükür ülkemin ve milletimin militanıyım. Peki siz kimin, neyin militanısınız? Biz de bu kardeşimiz gibi soruyoruz. Bu milletin hakimine, askerine, polisine, öğretmenine laf edenler, siz kimin ve neyin militanısınız? 

Bölücü örgütün siyasi uzantılarıyla kol kola yürüyenler, Ankara'dan İstanbul'a kol kola yürüyenler siz kimin ve neyin militanısınız? Türkiye'yi yurt dışına şikayet edenler siz kimin ve neyin militanısınız? Girdiği her seçimde 2 kişiden 1'inin oyunu alanlara bu ithamı yapanlar, kendilerinin hangi islerle neler çevirdiğini milltetimizin bilmediğini mi sanıyorlar? Seçimlerde gizli ittifaklar kurdukları terör örgütü güdümlü partileri milletin görmediğini mi sanıyorlar? Parti teşkilatlarını ve belediyelerini saran hastalıklı zihniyetlerinden kendi mensupları bile rahatsızken milletimizin bunu hafızasına kaydetmediğini mi sanıyorlar? Milletimiz bunun hesabını vakti geldiğinde sorar. Hukuk bu konuların adli taraflarıyla ilgili olarak elbette kendi üzerine düşeni yapacaktır. Bize bunun faturasını CHP'nin önüne koymaya devam etmektir.”