Enver Aysever’in dinlenmesi Meclis gündeminde
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Gazeteci Enver Aysever’in dün Atatürk Havalimanı’ndaki THY Bankosunda yaşadığı ve tüm yolcuların bankodaki konuşmalarının gizli ses kaydının yapıldığını ortaya koyan skandalı tüm ayrıntılarıyla birlikte TBMM’ye taşıdı.
cumhuriyet.com.tr
İşte olayın tüm ayrıntıları
Umut Oran, Enver Aysever ile görüşerek hazırladığı önergelerde, olayın ayrıhntılarını şu şekilde dile getirdi:
“Tarafıma ulaşan bilgilere göre; Gazeteci Enver Aysever, dün (5 Mart 2014) Atatürk Havalimanında Hatay’a gideceği uçağını kaçırma kaygısıyla saat 12.50 sıralarında THY’nin 25. Nolu bankosuna giderek görevli Çiğdem Kılıç’tan yardım istedi. Kılıç’ın anons yapmaması ve Aysever’in uçağı kaçıracaklarını belirtmesi üzerine buraya THY yetkilisi Murat Yeşil geldi. Yeşil’in “sakin olun uçağı kaçırmazsınız” demesi üzerine Aysever, “Hatay’daki programım yanacak. Niçin anons etmediniz uçağa? İnsanları mağdur ediyorsunuz, bunu duyuracağım, THY bunu hep yapıyor” tepkisini gösterdi. Yeşil’in “Beni tehdit mi ediyorsunuz?” demesi üzerine Aysever ise “İnsanları mağdur ediyorsunuz avukatımı çağıracağım ve sizi dava edeceğim” karşılığını verdi. Bunun üzerine THY yetkilisi Murat Yeşil, banko görevlisi Çiğdem Kılıç’a dönerek, “Bankodaki konuşmaları kayıt altına aldık. Kayıtları hazırla mahkemede hesaplaşacağız” talimatını verdi. Aysever ise, “İnsanların bankodaki konuşmalarını gizlice dinleyip, kayıt mı ediyorsunuz? İnsanlar eşiyle dostuyla mahrem konuşmalar da yapabilir burada, bu yaptığınız açıkça fişlemedir, gizli dinlemedir, suçtur” tepkisini gösterdi. Bunun üzerine bir üst THY yöneticisi Mehmet Maşuk da bankoya gelerek Enver Aysever’i “Bir daha THY ile zor uçarsın” diye açıkça tehdit etmiş, o sırada burada bulunan Aysever’in CNN Türk’teki “Aykırı Sorular” programının yapımcısının yanına giderek “Kimin arkasında durduğunuza dikkat edin” şeklinde üstü kapalı tehditte bulunmuştur.”
THY Anonim Ortaklığı’nın yüzde 49,12 oranındaki hissesi Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na, dolayısıyla kamuya ait olan bir kamu kuruluşu olduğunu anımsatan Umut Oran’ın önergesindeki sorular şöyle:
Ne zamandan beri kayıt yapılıyor ve nerede saklanıyor?
- THY hangi tarihten bu yana bankolarındaki konuşmaların ses kaydını yapmaktadır, ses kayıtları hangi noktalarda yapılmaktadır, bunun gerekçesi nedir, kayıt talimatını kim ve ya hangi yönetim birimi vermiştir? Bu talimat yazılı mı sözlü mü verilmiştir?
- THY bankolarında sesin yanı sıra gizli görüntü kaydı da yapılmakta mıdır?
- THY bankolarındaki gizli ses kaydı ve varsa görüntü kaydı nerede, ne kadarlık bir süre için saklanmaktadır, bu kayıtlara kim veya kimlerin ulaşabilme yetkisi vardır?
- Bu kayıtlar hangi amaçla kullanılmaktadır, hangi kişi veya kurumlar için geriye dönük ses/görüntü kayıtları çıkarılarak ilgili yerlere iletilmiştir?
MİT’le ilgisi var mı?
- Bu uygulamanın Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı ile yapılan uçuş/yolcu bilgilerinin online olarak aktarılmasını içeren protokolle bir ilgisi var mıdır?
İçişleri veya Ulaştırma mı istedi?
- Bu uygulama için İçişleri ve Ulaştırma Bakanlıkları ve bağlı birimlerinden THY’ye tavsiye veya talimat gitmiş midir, gittiyse bunun gerekçesi nedir?
- Bu uygulama nedeniyle kolluk kuvvetine yapılan şikâyet var mıdır, akıbetleri ne olmuştur, hangi işlemler yapılmıştır?
Anayasa, TCK ve CMK’ya açıkça aykırı
- Bu uygulama Anayasa’nın “Özel hayatın gizliliği” başlıklı 20 maddesi, Türk Ceza Kanunu’nun “Özel hayatın gizliliğini ihlal” başlıklı 134. Maddesi ile Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun “Teknik araçlarla izleme” başlıklı 140. Maddelerine açıkça aykırı değil midir?
- Bu uygulama uluslararası sivil havacılık uygulama ve kurallarına aykırı değil midir?
Adalet Bakanı talimat verecek mi?
- Bu konuda yetkili savcılığın inceleme yapması için Adalet Bakanı re’sen bir girişimde bulundu mu, bulanacak mı?
- Adalet Bakanı, bu soru önergesini suç duyurusu olarak değerlendirip ilgili/yetkili cumhuriyet başsavcılığına talimat verecek misiniz?
- Bu uygulama nedeniyle daha önce cumhuriyet başsavcılıklarına yapılan şikâyet, suç duyurusu var mıdır, akıbetleri ne olmuştur, her bir başvuru için hangi işlemler yapılmıştır?
- Bu uygulama tam da Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Kanun Tasarısına da aykırılık teşkil etmiyor mu?