En sevdiğiniz konseri evde izleyin

Siyasi parti kongreleri lebaleb dolu salonlarda yapılabiliyorsa seyreltilmiş iskemlelerle 3-4 kişilik oda müziği konserleri niye canlı yapılamasın? Müzisyenler çalmayı, müzikseverler canlı dinlemeyi özledi. Kararı beklerken Opus Amadeus Oda Müziği Festivali’nin on yıllık arşivinden seçmeler yayında.

Yazgülü Aldoğan

Pandemi öncesi, konserlere gittiğimiz güzel günlerden biriydi. Mehmet Mesçi’nin organizasyonuyla düzenlenen Oda Müziği Festivali’nin Beşiktaş’taki Deniz Müzesi’nde yapılan konserine gittim. İtiraf ediyorum, Oda Müziği çok sevdiğim bir müzik türü değil. Ama Deniz Müzesi’nde, padişah kadırgalarının arasında, Almanya’dan gelmiş genç müzisyenleri dinleme fikri çok cazip gelmişti. O gece konserden çok keyif aldım, ruhumu vererek dinledim. Mekân seçimi çok önemliydi ve bütün konserler için canım İstanbul’un şahane seçenekleri iyi değerlendirilmişti. Bir sonraki konsere gitmek için yerimi ayırttım. Ne yazık ki güzel günlerin sonuna gelmişiz, pandemi kapıdaydı! Her şey bir anda iptal edildi. Bütün gösteriler, bütün toplantılar! Büyük çabalarla, büyük emekle, parayla düzenlenmiş festival de yarım kaldı. Sadece manevi değil, maddi olarak da büyük kayıptı. Benim bile içime oturduğuna göre kim bilir düzenleyenler ne kadar üzülmüştü... Aradan bir yıl geçtikten sonra tekrar bir araya geldik, Opus Amadeus Oda Müziği ve Org Festivalleri sanat yönetmeni Mehmet Mesçi’ye sorduk:

- İstanbul Uluslararası Opus Amadeus Oda Müziği Festivali bu sene 10. yaşına girdi. Klasik Batı müziği alanında ilgiyle takip edilen festivallerden biri olan Opus Amadeus, pandemi sürecinden geçtiğimiz bu zor günlerde neler yapıyor?

Seneler ve konserler hızla geçti, festivalimiz 10. yaşına girdi. Ülkemizin dünyada da ismini duyurmaya başlamış ender bağımsız klasik müzik festivallerinden olan Opus Amadeus, ilk konserinden itibaren inanç, coşku, sevgi, adanmışlık ve enerjiyle sanatseverleri birbirinden güzel konserlerle buluşturdu. Ancak tüm insanlığı karartan pandemi trajedisi yüzünden canlı etkinlikler yapmak olanaksız olduğundan biz de festivalimizin konser arşivlerimizden özenle seçerek oluşturduğumuz bir program serisiyle 10. yılımızı dijital ortamda dinleyicilerimizle birlikte kutlamaya karar verdik.

‘HER PROGRAM BİR AY YAYINDA’

- Dijital konserleriniz kaç etkinlikten oluşuyor?

Arşiv konserler serisi bir özel etkinlikle birlikte toplam altı konserden oluşuyor. Konserler, ocak ile mayıs arası her bir program bir ay yayında kalacak şekilde hazırlandı. Ayrıca dünyaca ünlü tango müziği bestecisi ve bandoneoncu Astor Piazzolla’nın 100. doğum yılını kutlamak üzere yine arşivimizden hazırladığımız Piazzolla özel konserimizin de müzikseverlerin çok hoşuna gideceğine inanıyoruz.

- Konserlerinize tüm Türkiye’den ulaşım sağlanabiliyor mu?

Evet! Dijital teknoloji sayesinde coğrafi ve mekânsal sınırlar ortadan tamamen kalktığı için arşiv konserlerimizi “Türkiye’nin Dört Köşesi Oda Müziği Neşesi” sloganıyla duyuruyoruz.

- Arşiv konserlerinizde hangi topluluklar yer alıyor?

Opus Amadeus Oda Müziği Festivali, ilk günden bu yana klasik Batı müziğinin tüm dönemlerinden seçkin eserleri sanatseverlerle buluşturmaya özen gösterdi. Mayıs sonuna kadar devam edecek arşiv konserler serimizde de ortaçağdan Rönesans’a, baroktan romantiklere ve az sayıda olsa da günümüz müziğine, farklı dönemlere ait pek çok eser sanatseverlerle buluşuyor. Arşiv konser programlarımızda ise ülkemizin beğeniyle takip edilen topluluklarının ve sanatçılarının yanı sıra Avrupa’nın pek çok ülkesinden muhteşem oda müziği grupları yer alıyor.

- Arşiv konserlerinize nasıl ulaşılabilir?

Sanatseverler Biletix üzerinden konserlerimize ulaşabilir. Görüntü ve ses kalitesi anlamında da çok güzel bir program paketi müzikseverleri bekliyor. Arşiv konserlerle ilgili tüm detaylara ise opusamadeus.com adresinden ulaşılabilir.

‘İYİMSERLİĞİMİZİ KORUYORUZ’

- Seyircili canlı konserlerin ne zaman başlayacağına dair bir öngörünüz var mı? Özellikle sizin konserleriniz geniş mekânlarda seyreltilmiş iskemlelerle yapılabilir. Kongreler nasıl yapılıyorsa 4 kişilik bir oda orkestrası da çalabilir pekâlâ.

Bu sorunuza cevap vermek üstelik de koronavirüsün mutantlarıyla da zorlu mücadelenin başladığı şu zamanlarda cevap vermek çok güç olsa da iyimserliğimizi koruyoruz ve şuna kesinlikle inanıyoruz: Dünyamızın içinde bulunduğu çok zor zamanlara rağmen ülkemizin kültür hayatına katkıda bulunan festivaller ve etkinlikler en kısa zamanda sanatseverlerle yeniden buluşarak güzellikler üretmeye kaldıkları yerden devam edecek.