EMO: Enerji politikaları iflas etti
Elektrik Mühendisleri Odası, Türkiye’nin doğalgaz sıkıntısıyla başlayan ve ardından iletim hatlarındaki yetersizlik ve arızalarla büyüyen enerji krizi ile bir yanda karanlık diğer yanda pahalı enerji ikilemi arasında salındığını ileri sürerek “Enerji politikaları iflas etti” dedi.
DHA
Açıklamada, EPDK’nin 1 Ocak 2017 tarihinden itibaren yürürlüğe koyduğu yeni tarifede genel aydınlatmaya yapılan yüzde 21.3’lük zammın kaynağını oluşturan enerji bedeli ile dağıtım bedelindeki artışların soru işaretleri yarattığı vurgulandı.
"YÜZDE 29.4'LÜK ZAM DAĞITIM ŞİRKETLERİNİ ETKİLEMİYOR"
EMO’nun yaptığı çalışmaya göre, genel aydınlatma tarifesinde yapılan yüzde 29.4 zam dağıtım şirketlerini etkilemiyor;ancak, zamlı bedel halktan toplanan vergilerden bütçe oluşturan bakanlık ve belediyeler tarafından ödeniyor. Bu durumda halktan aydınlatma için ikinci kez kesinti yapılıyor.
EMO açıklamasında, "Çünkü, elektrik faturalarıyla Belediye Tüketim Vergisi adı altında yapılan tahsilat ile aydınlatma bedelini ödeyen halktan ayrıca kesilen genel vergilerden de İçişleri ve Enerji Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesi aracılığıyla aydınlatmaya kaynak aktarılıyor" denildi ve şu değerlendirme yapıldı:
“Yerli kömür santrallarından yüksek fiyatlı elektrik satın alan TETAŞ’ın maliyeti karşılayabilmesi için elektrik satış fiyatlarını artırması gerekiyor. Ancak TETAŞ’ın fiyat artışının; dövizle borçları nedeniyle sürekli veryansın halindeki dağıtım şirketlerinin üzerinde bırakılmaması için kullanıcıların faturasına yansıtılması gerekiyor. Zaten yaşanan ekonomik krizin derinleşmesi riski nedeniyle sanayi faturasında ve başkanlık sistemi için Anayasa değişikliği yapmaya çalıştığı bir ortamda konut faturasında elektrik fiyatlarını artırmak istemeyen iktidar 'dahiyane' bir çözüm buldu. TETAŞ üzerinde örtülü olarak 'görev zararı' oluşturuldu; yeni tarifeyle de bu görev zararının yine örtülü olarak “genel aydınlatma” faturaları üzerinden halktan kesilen vergilerle ödenmesi sağlandı.”
EMO açıklamasında, "enerji politikalarının iflas ettiği" ileri sürülerek, "Enerjideki kalem oyunlarına son verilmesi, kamunun çıkarlarını koruyacak bir yapılanma ile enerji sisteminin yönetilmesi gerekiyor" denildi.
"YÜZDE 29.4'LÜK ZAM DAĞITIM ŞİRKETLERİNİ ETKİLEMİYOR"
EMO’nun yaptığı çalışmaya göre, genel aydınlatma tarifesinde yapılan yüzde 29.4 zam dağıtım şirketlerini etkilemiyor;ancak, zamlı bedel halktan toplanan vergilerden bütçe oluşturan bakanlık ve belediyeler tarafından ödeniyor. Bu durumda halktan aydınlatma için ikinci kez kesinti yapılıyor.
EMO açıklamasında, "Çünkü, elektrik faturalarıyla Belediye Tüketim Vergisi adı altında yapılan tahsilat ile aydınlatma bedelini ödeyen halktan ayrıca kesilen genel vergilerden de İçişleri ve Enerji Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesi aracılığıyla aydınlatmaya kaynak aktarılıyor" denildi ve şu değerlendirme yapıldı:
“Yerli kömür santrallarından yüksek fiyatlı elektrik satın alan TETAŞ’ın maliyeti karşılayabilmesi için elektrik satış fiyatlarını artırması gerekiyor. Ancak TETAŞ’ın fiyat artışının; dövizle borçları nedeniyle sürekli veryansın halindeki dağıtım şirketlerinin üzerinde bırakılmaması için kullanıcıların faturasına yansıtılması gerekiyor. Zaten yaşanan ekonomik krizin derinleşmesi riski nedeniyle sanayi faturasında ve başkanlık sistemi için Anayasa değişikliği yapmaya çalıştığı bir ortamda konut faturasında elektrik fiyatlarını artırmak istemeyen iktidar 'dahiyane' bir çözüm buldu. TETAŞ üzerinde örtülü olarak 'görev zararı' oluşturuldu; yeni tarifeyle de bu görev zararının yine örtülü olarak “genel aydınlatma” faturaları üzerinden halktan kesilen vergilerle ödenmesi sağlandı.”
EMO açıklamasında, "enerji politikalarının iflas ettiği" ileri sürülerek, "Enerjideki kalem oyunlarına son verilmesi, kamunun çıkarlarını koruyacak bir yapılanma ile enerji sisteminin yönetilmesi gerekiyor" denildi.