Emir Kusturica'ya 'vandallık' suçlaması

Bosna savaşı sırasında tecavüze uğrayan Boşnak kadınlara ''tecavüz olaylarını abartıyorsunuz'' sözleriyle eleştirilen ünlü yönetmen Kusturica'nın, Sokullu Mehmet Paşa'nın yaptırdığı tarihi Drina Köprüsü'nün yakınlarına inşa ettiği hayali "Andriçgrad" kentini, tarihi bir kalenin taşlarıyla inşa etmesi tepkilere neden oldu.

cumhuriyet.com.tr

Bosna-Hersek'in doğusunda bulunan, Sokullu Mehmet Paşa'nın doğduğu kent olan Vişegrad'da Mimar Sinan'a yaptırdığı, UNESCO'nun koruması altındaki ünlü "Drina Köprüsü"nün yakınlarına Emir Kusturica tarafından tarihin çeşitli dönemlerini temsil edecek 50 taş binadan oluşacak "Andriçgrad" adlı "kent projesi" hazırlandı.

Toplam 14 bin metrekareden oluşacak içerisinde Osmanlı, Avusturya-Macaristan ve Yugoslavya Kraliyeti dönemlerinden binaları barındıracak "Andriçgrad" adlı "hayali tarihi kentin" temel atma törenini Kusturica, ayrılıkçı ifadeleriyle bilinen Bosna Sırp Cumhuriyeti Başkanı Milorad Dodik ile Kosova Savaşı'nın 622. yıl dönümü olan 15 Haziran 2011'de gerçekleştirdi.

Daha önce Sırbistan'ın Mokra Gora doğa parkında Drvengrad (Odunkent) adlı bir köy inşa eden Kusturica'nın, Andriçgrad'ı aynı zamanda "Drina Köprüsü" kitabı üzerine planladığı ve Osmanlı'yı kötüleyeceği iddia edilen bir filmin çekimleri için de kullanacağı belirtildi.

Bugüne kadar 11 bin metrekaresi tamamlanan ve yapımı çeşitli tartışmalara neden olan, yaklaşık 13 milyon avroya mal olacak kentin taşlarının bir kısmının Bosna-Hersek'in Trebinye kentinde bulunan Avusturya-Macaristan döneminde inşa edilen Petrinya kalesinden sökülerek getirildiği tespit edildi. Drina Köprüsü'nün genel görüntüsünü bozacak gerekçesiyle "Andriçgrad"ın yapımına karşı çıkan Boşnaklara, ülkedeki Sırplar da söz konusu yapıtta tarihi kalenin taşlarının kullanılması nedeniyle tepki göstermeye başladı.

Ağırlıklı olarak Sırp nüfusun yaşadığı Trebinye kentindeki tarihi miras olarak sayılan Petrinya Kalesi'nden "Andriçgrad" için taş götürülmesi bölgedeki yerel halk tarafından engellendi.
 

'Andriçgrad inşasının bir provokasyondur'

UNESCO'nun Uluslararası Anıt ve Kültür Mirası Komitesi (ICOMOS) uzmanı ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Başmimarı Prof. Dr. Amir Paşiç, Petrinya Kalesi'nden taş alınmasının bir suç olduğunu vurguladı. Tarihi Mostar Köprüsü'nün restorasyonunun fikir yaratıcılarından biri olan Paşiç, Kusturica'nın "bazı siyasi oyunlara girdiğini ve Andriçgrad inşasının bir provokasyon olduğu"nu ifade etti.

"Andriçgrad" gibi hayali kentlerin inşasının Hollywood'dan başladığını belirten Paşiç, "Fakat böyle bir şeyin yapılmasında başka bir şey yıkılmamalıdır. Yani asırlarca var olan tarihi eserlere hiçbir şekilde zarar verilmemelidir. Bu tip eserlere zarar verilmesi bir suçtur ve ilgili makamlar harekete geçmeli. Buradaki asıl sorun, söz konusu projenin siyasi amaçlı gerçekleştirilmesidir" diye konuştu.

Bosna-Hersek'in Drina Köprüsü'nün UNESCO'nun listesine girmesi için büyük çaba sarf ettiğini hatırlatan Paşiç, "Devlet harekete geçmelidir. Bakınız Petrinya Kalesi eğer milli anıt ise onun Andriçgrad'ın inşası adına zarar görmesi önemli bir sorundur" dedi.

'Vişegrad'da yapılanlar soykırımın devamıdır'

Bosna-Hersek'in ünlü akademisyeni Muhammed Filipoviç ise Vişegrad'da hayali olarak inşa edilmeye çalışılan taş kentin binlerce insanın duyguları, tarihi ve kültürü üzerine bir nevi şiddet olduğunu ifade ederek, "Savaş döneminde soykırım yaşayan Vişegrad'da şu anda yapılanlar da bir bakıma soykırımın devamıdır" dedi.

Boşnakların Vişegrad'dan etnik olarak temizlendiğini söyleyen Filipoviç, buradaki anıtların ve tarihi eserlerin kaldırılmasıyla birlikte bu milletin burada yaşadığına dair izlerin bile silineceğini vurguladı.

Andriçgrad'ın inşa edilmesiyle birlikte Vişegrad'ın tarihi yapısına aykırı olan bir unsurun kente konulacağına işaret eden Muhammed Filipoviç, şunları söyledi: "Kusturica bu işi bir nevi intikam almak için yapıyor. Kendisi bir zamanlar ait olduğu Boşnak milletine ve tarihin bir parçasına karşı intikam almak istiyor. Diğer kültür mirasına zarar vererek, yeni bir şey inşa edilmesi vandalizimdir."

Bosnalı Sırpların görüşleri

Trebinye kentinde faaliyet gösteren Alternatif Kulüp adlı sivil toplum örgütünün başkanı Bosnalı Sırp Blajo Stevoviç, Bosna-Hersek'te savaş sonrası, savaşta yapılamayanların tamamlanmasına yönelik bazı gizli anlaşmalar bulunduğunu savundu.

Bu girişimlerin ise savaş sırasında soykırım ve çeşitli suçlarla yapılamayan Boşnakların yok edilmesi amacını taşıdığını ileri süren Stevoviç, "Bu politikanın bir parçası da Andriçgrad. Bütün bu hikayenin özünde İslam'ın ve İslam'a bağlı her şeyin Bosna'dan çıkartılması söz konusudur" diye konuştu.

Söz konusu projenin arkasında "tarihi sahtelerin" yer aldığını söyleyen Stevoviç, "Bu projenin Bosna Sırp Cumhuriyeti tarafından finanse edilmesi tesadüf değil. Sırbistan'ın eski Cumhurbaşkanı ve potansiyel yeni Başbakan Boris Tadiç ve Sırp Bilim Akademisi (SANU) tarafından desteklenmesi tesadüf değildir" ifadelerini kullandı. Andriçgrad'ın inşa edilmesi sırasında birçok yasanın da ihlal edildiğini öne süren Stevoviç, bu olayın en kısa sürede araştırılması gerektiğini vurguladı.

Ayrılıkçı söylemleriyle bilinen Sırp lider Milorad Dodik'in başkanlığını yaptığı SNSD'li Vişegrad Belediye Başkanı Tomislav Popoviç ise Andriçgrad projesinin bütün eleştirilere rağmen devam edeceğini söyledi. Popoviç, "Bu proje tarihin değiştirilmesi için yapılmıyor. Her projenin hem yanlıları hem de karşıtları olur. Bu projenin bölgesel değeri vardır ve onun anlamı Bosna-Hersek'in sınırlarını aşar" diye konuştu. Popoviç ayrıca, Andriçgrad'ın Vişegrad'ın gelişmesi amacıyla inşa edildiğini de ileri sürdü.
 

'Kusturica gibiler, köprüde birkaç bin insanı öldürüp köprüyü yıkabilirler'

Karadağ'ın Monitor haftalık dergisinde "Şeytanın Çırağı" başlıklı metninden dolayı Kusturica tarafından dava açılan Karadağ Meclis Başkanı Ranko Krivokapiç'in Danışmanı ve yazar Andrey Nikolaidis, Kusturica'nın adaleti bir tarafa bırakarak, herşeyin kendisinin istediği gibi olmasına alışık olduğunu ifade etti.

Nikolaidis, "Her şey de istediği gibi olmayınca Kusturica eşkiya gibi davranıyor" dedi. Andriçgrad'ın, Kusturica'nın Ortodoksluğa geçmesiyle Bosnalı Sırp liderlerin özel "şahsi anıtı" olduğunu savunan Nikolaidis şöyle konuştu: "Bu inşa projesi Kusuturica'nın Bosna-Hersek tarihinde bazı değişikliklerin yapılmasına yönelik girişimidir. Bu yüzden Bosna Sırp Cumhuriyeti yetkililerinden de destek alıyor. Bosna Hersek'in bu parçasını yönetenler ise tarihin üzerinde oynatılmasına ihtiyaç duymaktadır. Yapılacak bir şey kalmayınca yalana başvuruyorlar. Yani işin ortak sözcüğü 'yalandır' ve Kusturica ile Bosna Sırp Cumhuriyeti'nin yetkilileri bu işte ortaklar."

Kusturica'nın dünya çapında bilinen bir sanatçı olduğunu da hatırlatan Nikolaidis, "Ancak kendisi ününü Andriçgrad gibi projelerin gerçekleştirilmesi için kullanıyor" diye konuştu. Nikolaidis ayrıca, Andriçgrad'ın tarihi Sokollu Mehmet Paşa Köprüsü'nün yakınında inşa edilmesine ise "hiç şaşırmadığı"nı ifade ederek, "UNESCO'dan bir hamle mi bekliyorsunuz? Srebrenitsalılar BM'nin korunması altındaydı ve neye uğradı? Kusturica ve ortakları Sokollu Mehmet Paşa Köprüsü'nde birkaç bin insanı öldürebilir ve köprüyü yıkabilirler. BM, UNESCO ve uluslararası adaleti temsil eden diğer kurumlar sesini çıkarmaz. Yani bu kurumlardan pek fazla birşey beklemeyiniz" dedi.
 

Tarihçiler şaşkın

Bosna Hersek Federasyonu Anıtlar Koruma Enstitüsü Başkanı Lidiya Miçiç ise Trebinye'deki tarihi Petrinya kalesinin yıkılmasının, taşlarının Andriçgrad'ın inşası için kullanılmasından dolayı şaşkınlık yaşadığını dile getirdi. Miçiç, "Kariyerimde ilk kez siyasi arkası olan veya olmayan yeni bir şeyin inşa edilmesi için tarihi bir anıtın yıkılmasının istendiğini gördüm" dedi.

Osmanlı'nın Bosna'ya gelmesiyle birlikte inşa edilen ülkedeki tarihi kalelerin sayısının yaklaşık 300 olduğunu hatırlatan Miçiç, "Böylesi bir girişimi kayıt altına alıp, bunu yıllarca konuşacağız" dedi.

Bosna Sırp Cumhuriyeti'ndeki meslektaşlarının "yerinde olmak istemediği"ni söyleyen Miçiç, "Onların durumu zor. Üst düzey yetkililerin izniyle bazı şeyler yapılıyor, kültürel miras ve tarih uzmanlarına bir şey sorulmuyor. Uzmanların, kültürel ve tarihi mirası koruması için yasalar yoktur" dedi.
 

'İstediğinizi yazın, iki kere soykırım yapısı olduğunu bile yazın'

Ünlü yönetmen Emir Kusturica, tarihi kalenin taşlarının "AndriçGrad"ın inşasında kullanılması ve buna yönelik tepkilerle ilgili sorusu üzerine, kendisine tepki gösterenlere "hakaret ederek" yanıt verdi.

"Bosnalı akademisyen ve bilim adamlarının kendi düşüncelerini ifade etme konusunda özgür olup olmadığı" şeklindeki soru üzerine ise Kusturica, "Benim bir soykırım yapısını inşa ettiğime söylemelerine hakları var mı ki? Bosna'daki çok etnikli hayatı inşa eden bir şey nasıl soykırım yapısı olur" dedi.

AA muhabirinin, tarihi kaleden taş alınması ve kendisinin bu yöndeki düşüncesini sorması üzerine Kusturica, "Düşüncemi aktarmaya mecbur değilsin. İstediğinizi yazın, inşa ettiğimin iki kere soykırım yapısı olduğunu bile yazabilirsiniz" şeklinde yanıt verdi.